Sadece iki haftada tüm illerde arttı! Korkutan tablo, yüzde 95 onları vurdu

Sağlık Bakanı Koca, 17-23 Temmuz tarihleri arasında iller bazında her 100 bin kişide görülen haftalık Kovid-19 vaka sayılarını açıkladı. Kurban Bayram öncesinde başlayan hareketliliğin henüz yansımadığı ancak etkilerini hissettirdiği yeni haritaya göre, her 100 bin kişideki vaka sayısı tüm illerde arttı.

İL SAYISI DA ARTTI

Üç büyük şehirde artış 10 puanı buldu. 10-16 Temmuz haftasında 100 bin kişide vaka sayısı İstanbul'da 75.12'den 88.19'a; Ankara'da 57.95 oran 69.13'e; İzmir'de ise 24.46 olan vaka sayısı 33.43'e yükseldi. Her 100 bin kişiye düşen vaka sayısı 100'ün üzerinde olan illerin sayısı bir haftada 5'ten 14'e yükseldi.

Önceki hafta vaka sayısı 100'ün üzerinde olan Ağrı, Van, Bitlis, Siirt ve Diyarbakır'a; Bingöl, Iğdır, Elazığ, Trabzon, Giresun, İçel, Kırıkkale, Konya ve Eskişehir eklendi. Haftalık vaka sayısı en yüksek 14 il yaklaşık 748 vaka ile Siirt, 224'er vaka ile Diyarbakır ve Ağrı, 203 vaka ile Bitlis, 143 vaka ile Giresun, 131 vaka ile Kırıkkale ve Bingöl, 126 vaka ile Van, 118 vaka ile Iğdır, 113 vaka ile Eskişehir, 110 vaka ile İçel, 108 vaka ile Trabzon, 104 vaka ile Konya, 102 vaka ile de Elazığ olarak sıralandı.

Geçen hafta 10-16 Temmuz haftasına göre "vaka yoğunluğunda" yüzde 304'lük artış kaydeden Kilis, vaka artış oranında ilk sırada yer alırken, Kilis'i yüzde 232.66'lık artışla Gümüşhane, yüzde 158.85'lik artışla Edirne izledi. Bu üç ili yüzde 112'lik artışla Hatay ve Sinop, yüzde 102'lik artışla Iğdır takip etti. Kilis'te haftalık vaka sayısı 8'den 34'e, Gümüşhane'de 12'den 40'a, Edirne'de 25'ten 63'e yükseldi.

AŞI ÇAĞRISI YAPTI

Vaka sayısı en çok artan illerin çoğu aşılama oranı en düşük illerin yer aldığı "kırmızı kategoride" bulunuyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Salgını kontrol altında tutma gücümüzü zora sokmayalım. Aşı olup tedbirlere uymak zorundayız. Son bir haftada vaka sayısı en çok artan illerimiz; Siirt, Diyarbakır, Bitlis, Giresun ve Iğdır. Vaka sayılarındaki artış ve aşılanma oranları arasında ilişki var. Aşı olup tedbirlere uyun" dedi.

YÜZDE 95'İ AŞI OLMAYANLAR

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dün artan Kovid-19 vaka sayıları ve aşı programının değerlendirildiği Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklama yaptı. Son 2 haftada vaka sayılarında çok hızlı bir yükseliş yaşandığını belirten Koca, "Kısıtlama günlerine geri dönmeyi hiç birimiz hiçbir surette tekrar yaşamak istemeyiz. Buna mecbur kalacağımız bir seyir şuan için yok. Ama olmayacağı anlamına gelmez" dedi.

Şu anda aktif vakaların yaklaşık yüzde 87'sinin aşısının tamamlanmamış kişiler olduğunu açıklayan Koca, "Mevcut aktif vakalar içinde tam aşılı olup hastalığa yakalananların oranı yüzde 5'den az. Hastanede yatan hastalarımızın yüzde 95'i de aşısı tamamlanmamış kişiler" bilgisini aktardı.

"Zorunlu uygulamalar" tartışmasına da değinen Koca, "Bilimsel verilerden elde edilecek sonuçlara bakmadan atılacak adımlar eksik olacaktır. Yaptığımız çalışmaların bilime ve kanıta dayalı sonuçları özel tedbirler almayı gerektirirse bunu yapmaktan imtina etmeyiz. Ancak, herkes yapıyor, herkes istiyor diye bir adım atmayacağız" diye konuştu.

VAKA SAYISI 22 BİNİ GEÇTİ

Türkiye'de dün 257 bin 474 Kovid-19 testi yapıldı, 22 bin 291 kişinin testi pozitif çıktı, 76 kişi hayatını kaybetti. İyileşenlerin sayısı ise 4 bin 197 oldu. Günlük Koronavirüs Tablosu'na göre, dün birinci, ikinci ve üçüncü doz toplam 1 milyon 77 bin 627 aşı uygulandı.

18 yaş üstü nüfusta birinci doz aşı uygulananların oranı yüzde 64,74, ikinci doz aşı uygulananların oranı yüzde 40,53 olarak kayda geçti. Türkiye'de bugüne kadar yapılan aşı sayısı, 40 milyon 185 bini birinci doz, 25 milyon 155 bini ikinci doz, 4 milyon 418 bini üçüncü doz olmak üzere 69 milyon 759 bini yükseldi.

'KİŞİSEL ÖZGÜRLÜK DEĞİL'

Öte yandan salgının başından bu yana virüsten korunmak için en etkili yolun maske, mesafe ve hijyen olduğu belirtiliyor. Ancak geliştirilen Kovid-19 aşıları sayesinde virüsten korunmak mümkün. "Aşı olun" çağrısını sık sık yineleyen bilim insanları, vaka sayısının artışa geçtiği son günlerde maske ve sosyal mesafe kurallarının ihlal edildiğini belirtiyor.

Hava sıcaklıkların da artmasıyla birlikte hem açık hem kapalı alanlarda maskenin çıkarıldığına şahit oluyoruz. Türkiye'nin birçok ülkesinde maskesizleri görmek mümkün.

Vaka sayısının tekrar artış trendine geçtiği İstanbul'da da hem sosyal mesafe hem de maske hiçe sayılıyor. Uzmanlar, aşı karşıtlarının yanı sıra maske karşıtlarının da ortaya çıktığını söylüyor.

Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Bengi Başer, maskesiz gezilmesinin "hastalığa davetiye" anlamına geldiğini belirterek, şunları dedi: "Aşı ve maske karşıtlarının bir takım sosyal haklardan yararlanması da doğru değil. Toplum sağlığı açısından düşündüğümüzde, aşı olmayan kişilerin, 'kişisel özgürlük' argümanı öne sürmeleri kabul edilemez.

Issız bir adada yaşamıyoruz. Toplum sağlığını tehlikeye atanlara karşı bir takım kısıtlamaların gündeme getirilmesi kaçınılmaz bir zorunluluktur. Şayet çift doz aşılanmış vatandaşlarımızın oranı genel nüfusun yüzde 70'ine ulaşmış, vaka sayıları artmamış olsaydı, açık havada maske takılmasına gerek kalmayacaktı. Ancak geldiğimiz noktada bu uygulama çok güç."

'İKNA MÜMKÜN DEĞİL'

Son günlerde ortaya çıkan manzaranın ağır sonuçları olacağını da dile getiren Prof. Dr. Başer, "İnsanlar maskesiz ve mesafe kuralını hiçe sayarak açık veya kapalı alanlarda dip dibe bulunuyorlar.

Açık havada olmak virüsün bulaşmayacağı anlamına gelmiyor. Delta varyantının bulaşma hızı ortadayken bu gevşeme endişe verici.

Maske ve aşı karşıtlığının bilimsel dayanağı olmadığı gibi, bu yoldan giden kişilerin psikolojik, sosyolojik durumları mercek altına alınmalı. Aşı ve maske karşıtlığı artık paranoid, saplantılı fikirlere kapılan kişilerin argümanı olarak karşımızda duruyor. Bu kişileri ikna etmemiz mümkün değil. Öyleyse onların istediği gibi hüküm sürmelerini engellemek toplum ve halk sağlığı için elzemdir" diye konuştu.

Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Duran Tok da aşı karşıtları ve maske takmayanların pandemiyle mücadeleye sekte vurduğuna dikkat çekerek, kuralsızlığa işaret etti: "Normalde yani toplumsal bağışıklık oranı yakalanmış, vaka sayısı yükselmemiş olsa yazın birkaç metre mesafe kuralı ile açık havada maskelerin çıkartılması gündeme gelecekti.

Maalesef insanlar her yerde yine yan yana ve kuralsızlık biçimde eski alışkanlıklarını devam ettiriyorlar. İnsanlarımızın büyük kısmı sanki hiçbir şey yokmuş gibi davranıyorlar. Toplumsal gevşemenin bedelini 1 hafta sonra göreceğiz.

İnsanlarımız kademeli normalleşmeyi pandeminin bitişi olarak algılıyor. İki doz aşılı olanlar bile diğer insanlarla aralarında 2 metre mesafe bırakmadığı takdirde maskelerini çıkartmamalı.

Toplu durma, dip dibe olma alışkanlığımızdan vazgeçmeden bu işin üstesinden gelmemiz çok zor. Maskenin işe yaramadığını söyleyenlerin mantıklı kişiler olduğunu düşünmüyorum. Delta varyantı çok hızlı bulaşan bir tür. Maskenin koruyuculuğu büyük ölçüde devam ediyor."

'KABUL EDİLEMEZ'

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy da, maske zorunluluğunun Delta varyantının hızla yayıldığı bugünlerde gevşetilmeden uygulanması gerektiğini vurgulayarak, şu uyarılarda bulundu: "Şayet açık havada, kimsenin olmadığı bir ortamda yalnız başınaysanız maskenizi çıkartabilirsiniz.

Ancak bunun dışında özellikle, toplu ortamlarda maske takmamak, felakete neden olur. Bayram tatili münasebetiyle gittiğimiz yerlerde birçok insanın maske takmadığını gördük.

Birçok insan kişisel gerekçelerle maskesini çıkartıyor ancak bu kabul edilebilir bir durum değil. Sayfiye yerlerinde ciddi sıkıntı görüyoruz. Maske karşıtları için yorum yapmaya bile gerek duymuyorum. Akıl dışılıklarla uğraşacak vaktimiz olamaz."

DEĞİŞMEYEN BAHANE...

Sosyal mesafe ve maske kuralının hiçe sayıldığı İstiklal Caddesi ve farklı noktalarında konuştuğumuz vatandaşlar "Hava sıcak, bunalıyoruz" diyerek maske takmadıklarını söylüyor.

Bazıları da toplu taşımada ve insan kalabalığının daha az olduğu yerde maske kullanmadığını belirtiyor. Tabii bir de aşı olup maskesini çıkaranlar var. İki doz aşısını yaptırdıktan sonra maskesini çıkaran başka bir vatandaş da "İkinci doz aşımı yaptırdığımdan beri kendimi daha güvende hissediyorum.

Aşının onuncu gününden itibaren yüzde 85 koruduğunu duydum. Yüzde 15'te yakalanırsak gider evde yatarız. Bence herkes aşısını olsun. Hastalık bir an önce biter. Bu maskeden de kurtuluruz" diyor.