Jeoloji Mühendisleri Odası Haberleri - Son Dakika Jeoloji Mühendisleri Odası Haber Güncel Gelişmeler

JMO Güney Marmara Şube Başkanı Yıldız, Gebze’deki çöken binaya ilişkin konuştu

Kocaeli’nin Gebze ilçesinde 7 katlı bir bina çökmüş, aynı aileden 5 kişi enkaz altında kalmıştı. O aileden geriye yalnızca 18 yaşındaki kızları Dilara Bilir sağ kurtulabildi. Facianın ardından gözler binanın zemin ve yapı güvenliğine çevrildi. Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Güney Marmara Şube Başkanı Mehmet Yıldız, konuya dair açıklamalarda bulundu. Kocaeli Jeoloji İl Temsilciliği’nin bölgeye giderek konuyla ilgili incelemelerde bulunacağını ve teknik bir çalışma yürüteceklerini açıklayan Yıldız, “Yapının, bir: yapısal özelliklerinden kaynaklı sorunlar nedeniyle, iki: zeminden kaynaklı jeolojik problemler nedeniyle, üç: hem yapı hem zemin kaynaklı daha karmaşık sebeplerle çökmüş olabileceği değerlendirilmektedir. Zeminden kaynaklı birçok problem bu sonuca yol açmış olabilir. Oturma ve çökme durumu söz konusu olabilir.” dedi. Yıldız, “Bölgenin jeolojik özellikleri; killi zemin, daha alt seviyelerde kireçtaşı katmanları ve bu kireçtaşlarında sismik boşlukların olma ihtimali bu çöküşe sebebiyet vermiş olabilir. Ayrıca bölgede devam eden bir metro inşaatı bulunmaktadır. Bu inşaat hangi teknik yöntemle yapıldı; TBM ile delme yöntemi mi yoksa patlatma yöntemi mi uygulandı, bu sürecin nasıl yürütüldüğü ve izlenip izlenmediği de önemli bir etkendir. Bu ve benzeri birçok faktör, detaylı incelemeler sonucunda değerlendirilerek kesin sonuca varılacaktır.Bu süreç daha detaylı çalışmalar gerektirmektedir. Bizler de bu konunun takipçisi olacağız.” şeklinde konuştu.

JMO Güney Marmara Şube Başkanı Yıldız: Sındırgı depremi, 10 Ağustos’taki sarsıntının ikizi niteliğinde

Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Güney Marmara Şube Başkanı Mehmet Yıldız, 27 Ekim Pazartesi akşamı Balıkesir Sındırgı’da 6.1 büyüklüğünde yaşanan ve çevre illerde de hissedilen depreme dair değerlendirmelerde bulundu. Yıldız, 10 Ağustos’ta aynı bölgede 6,1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini, o depremden sonra 12 bini aşkın artçının yaşandığını belirterek, “27 Ekim akşamı meydana gelen deprem de yine 6,1 büyüklüğünde, yerin yaklaşık 6 kilometre derinliğinde ve geniş bir alanda hissedildi. Öncesinde bölgede farklı büyüklüklerde çok sayıda deprem olmuştu.” dedi. “AYLARCA SÜREBİLİR” Artçı sarsıntıların devam edeceğini aktaran Yıldız, “Son iki gün içinde 250’nin üzerinde farklı büyüklüklerde deprem meydana geldi ve bu süreç bir-iki günle sınırlı değil. Bu deprem fırtınası aylarca sürebilir. Odak mekanizması çözümlerine baktığımızda, yine aynı özellikleri taşıyan bir normal fay üzerinde gerçekleştiğini görüyoruz. Kısacası, 10 Ağustos’taki depremin bir nevi ‘ikizi’ diyebiliriz.” şeklinde konuştu. “ORTA BÜYÜKLÜKTE DEPREMLER NORMAL” Yıldız, bu depremleri Marmara depremiyle doğrudan ilişkilendirmenin doğru olmayacağını, ancak olası Marmara depremi riskinin ortadan kalktığı anlamına da gelmediğini açıkladı. İki farklı mekanizmanın olduğunu ifade eden Yıldız, “Birincisi, büyük ve yıkıcı depremler üreten doğrultu atımlı faylar. Bunlar geniş alanda etkili ve yüksek büyüklüklü depremler oluşturur. İkincisi ise daha küçük ölçekli, düşey hareketli (normal fay) sistemlerdir. Bu bölgede de o türden bir fay söz konusu. Yani Batı Anadolu olarak tanımlayabileceğimiz bu alanda kuzey-güney yönlü bir açılma rejimi var. Bu nedenle bölgede zaman zaman sığ odaklı, küçük ve orta büyüklükte depremler yaşanması normaldir.” dedi. “RİSKLİ BİNALAR HIZLICA TESPİT EDİLMELİ” Yıldız, erken tespit ve müdahalenin öneminin altını çizerek, “Güney Marmara Şubemiz; Yalova, Balıkesir, Çanakkale ve Bursa illerini kapsıyor. Dün akşamdan beri oradaki temsilcilerimizle sürekli iletişim hâlindeyiz. Neyse ki can kaybı yaşanmadı. Daha önceki depremler sonrası Sındırgı bölgesindeki hasarlı binalar tespit edilmiş ve boşaltılmıştı. Bu da erken tespit ve müdahalenin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Yıkılan 4 binadan kimsenin zarar görmemesi, bu tedbirlerin doğru zamanda alınmasından kaynaklandı. Bu nedenle, riskli binaların hızlıca tespit edilip gerekli önlemlerin alınması çok önemli. Bu adımlar, olası bir Marmara depreminde bile kayıpları ciddi oranda azaltacaktır. Panik ve bilgi kirliliği, vatandaşların doğru hareket etmesini zorlaştırıyor. Depremde de bazı yaralanmalar, eşyaların devrilmesi veya panikle yapılan hatalar nedeniyle meydana geldi. Resmî açıklamalara göre yaralanan 20’nin üzerindeki vatandaşımızın tamamı taburcu edildi.” diye konuştu.

Bursa'daki TOKİ konutlarının neden yıkıldığı belli oldu!

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Güney Marmara Şubesi, Mustafakemalpaşa ilçesindeki Lalaşahin TOKİ Konutları hakkında BAOB’ta basın toplantısı düzenledi. Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Güney Marmara Şube Başkanı Mehmet Yıldız, projenin Ağustos 2022’de ihale edildiğini, 2022 yılı sonlarında çalışmalara başlandığını söyleyerek söz konusu alanla ilgili Planlar ve Zemin ve Etüd Çalışmaları TOKİ Başkanlığı tarafından ihale yaptırıldığını açıkladı. “FİRMA TARAFINDAN TESPİT EDİLMİŞTİR” 683 konut (58 Blok), 13 dükkan, 1 okul ve 1 cami olarak planlanan projede bir çok istinat yapısının da bulunduğunu aktaran Yıldız, “Proje devam ettiği süreçte 6 Şubat 2023 tarihinde asrın felaketi olarak anılan Kahramanmaraş Depremleri meydana gelmiş, bu sebeple ülke genelinde çalışmalar durdurulmuştur. Nisan ayında çalışmalar başlamış olup, proje tamamı revize edilerek, zemin etüt bu basın konutlarında 2 blokta kayma, oturma ve hasarlar meydana gelmiş ve bu durumun zemin kaynaklı olduğu firma tarafından tespit edilmiştir. Ayrıca blokların alt kotunda bulunan istinat yapıları yerine fore kazık uygulamasının daha uygun olacağı (hafriyat alınmadan uygulanabilir olması) ifade edilmiştir. Bu süreçte üst kotta bulunan T2A-10 ve T2B-12 blokların temelleri atılmış, kaba inşaat seviyeleri ise yüzde 50’nin üzerindedir. Gerekli yazışmalar ve kontroller sonrasında temel alt zemin problemi olan blokların yapımı iptal edilmiş, istinat yapıları yerine fore kazıklı iksa sistemleri olacak şekilde proje revize edilmiştir. Mevcut durumda 56 Blok (konut), 13 dükkan, 1 okul ve 1 cami yapımına devam edilmiştir.” dedi. “ZEMİNDEKİ HAREKETİN DURDUĞU ANLAŞILDI” Eylül 2023 sonrasında Jeoloji mühendislerinin çalışmalara dahil olduğunu ve fore kazıklı iksa sistemleri oluşturulmaya başlanı aktaran Yıldız, “Proje ve uygulama sürecinde üniversitelerden uzman hocalar da bu sürece projeye dahil edilmiştir. Yani ortada bir problem oluşmuş ve çözüm sürecine geçilmiştir. İksa sistemleri için boyları 163 adet 65’lik ve 648 adet 100’lük olmak üzere toplam 811 adet (14.000 metre) fore kazık bazı bölgelerde istinat yapıları inşa edilmiştir. Zeminde oluşabilecek hareketleri takip edebilmesi ve gerekli aksiyonların alınabilmesi adına toplam 27 adet inklinometre ölçüm kuyusu da eş zamanlı olarak oluşturulmuştur. Yine bu zaman aralığında su altı yıkımı tamamlanan ve T2A-10 bloğunun temel altına enjeksiyon uygulaması yapılmıştır. Son olarak Ağustos 2025 tarihinde inklinometre okumaları yapılmış ve sonuçlar arasında üniversite hocalarının da olduğu teknik ekibe gönderilmiştir. Zemindeki hareketin durduğu anlaşılmıştır.” şeklinde konuştu. “SON ÇARE YIKIM KARARI ALINMIŞ” Yıldız, artık kayma sonucu yapısal hasar gören T2A-10 bloğu için güçlendirme çalışmalarına geçileceğini, proje teslim süresinin de hızlandırılacağını belirterek, “Bu bloktaki yaklaşık 25 cm.’lik oturma farkı için yapının teknik bir uygulama ile temel altından yükseltilmesi planlanmıştır. Ancak bu çalışma için temel seviyesine inildiğinde teknik ve ekonomik açıdan uygun olmaması sebebi ile son çare olan yıkım kararı alınmış ve bu hafta başı yıkım işlemi tamamlanmıştır. Proje son halinde 55 Blok (konut), 13 Dükkan, 1 Cami, 1 Okul şeklinde gelmiş bulunmaktadır. Diğer blokların yapısal bir risk taşıyıp taşımadığı ise bir üniversite tarafından oluşturulan heyet ile incelenmekte ve kısa süre içinde sonuç raporları ilgililer tarafından açıklanacaktır.” dedi. “GÜVENLİ BİR ŞEKİLDE KAVUŞMALARINI TEMENNİ EDİYORUZ” Sonuç olarak Eylül 2023 tarihinden itibaren takip edilen süreci kamuoyuna net bir şekilde aktardıklarını ifade eden Yıldız, “Yapılan inklinometre çalışmaları sonucunda bölgede tehlike arz edecek bir deplasman gözlemlenmemekte olduğu anlaşılmıştır. Zemin açısından mevcut durum itibariyle bu önemli bir bilgidir. Yapısal kısım ile ilgili üniversitenin vereceği rapor ile projede hak sahibi olan vatandaşlarımızın güvenli bir şekilde konutlarına kavuşmasını temenni ediyoruz.” diye konuştu.

TOKİ'nin Bursa'daki projesine fay itirazı! Yüzlerce konut yapılacaktı

Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi kapsamında Bursa'nın 12 ilçesinde TOKİ eliyle depreme dayananıklı binlerce konut inşa edilmesi kararlaştırılmıştı. 12 ilçeden biri olan Kestel'in Seymen mahallesine inşa edilecek 712 konutun, proje alanının imar planları Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bursa İl Müdürlüğü tarafından askıya çıkarılmıştı. 332, 333, 379, 386, 388, 389, 950, 1289, 1302, 1303 ve 1304 numaralı parseller ile bir kısım tescil dışı alanı (204 bin metrekare) kapsayan plan değişiklikleri hakkında flaş bir gelişme yaşandı. Bu gönderiyi Instagram'da gör Bursa Hakimiyet (@bursahakimiyetcomtr)'in paylaştığı bir gönderi İTİRAZ GELDİ: "COPY PASTE" RAPOR HAZIRLANDI bursahakimiyet.com.tr'nin, "Bursa'da tarım arazilerinin ortasındaki dev alan için imar kararı!" ve "TOKİ'den Bursa'ya 712 konut daha! Planlar askıya çıktı, gözler ihalede..." başlıkları haberleri sonrası TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası'ndan dikkat çeken bir hamle geldi. Oda, TOKİ'nin hazırlattığı 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği, 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve Değişikliği ile 1/1.000 ölçekli Uygulama İmar Planı ve Değişikliği Plan Açıklama Raporlarının gerçeğe aykırı bilgiler içerdiğini ve "copy paste" bilgiler içerdiğini öne sürdü. İtiraz metninde, Türkiye Diri Fay Haritasının imar planı değişikliği yapılan parsellere ilişkin bölümlerin, haritanın yayınlanmasından sonra yapılan bilimsel çalışmalar ile bu alana ilişkin yayınlanan bilimsel makalelein plan açıklama raporu içinde değerlendirilmediği kaydedildi. Üç plan açıklama raporunu da incelediklerini belirten Oda, rapor içerisinde plan değişikliği yapılan alanın Türkiye Diri Fay Haritasında yeri, konumu, diri faylarla olan ilişkisine ilişkin tek bir değerlendirme yapılmadığını, bölge üzerinde yapılan bilimsel ve teknik çalışmaların hiç birinin dikkate alınmadığı hatta bilinçli ve kasıtlı olarak gerçeğe aykırı biçimde bölgenin, "düşük derece tehlikeli deprem bölgesi" içinde kaldığına dair değerlendirmede bulunulduğunu öne sürdü. "PROJE ALANI FAYIN ÜZERİNDE" İDDİASI Söz konusu parsellerin, Kuzey Anadolu Fay Zonunun güney kolu üzerinde yer aldığını iddia eden Oda, Prof. Dr. Gürol Seyitoğlu'nun çalışmalarını işaret etti. Kasım 2023 tarihinde AFAD Başkanlığı tarafından düzenlenen, "On Yılın Ardından Ulusal Deprem Araştırma Porgramı (UDAP) Çalıştayı'nda Prof. Dr. Gürol Seyitoğlu'nun sunduğu "Bursa Civarında Deprem Kaynağı Olabilecek Diri Fayların Jeolojik ve Jeo Fizik Yöntemlerle Saptanması" başlıklı bildiri ve Journal of Structural Geology dergisinde yayınlanan makalede yer alan haritalarda belirtilen fay zonları ile Türkiye Diri Fay Haritasında yer alan fayların, imar planı değişikliği yapılan alanı kapsadığı ifade edildi. Söz konusu haritaların, proje alanının Kayapa-Yenişehir Fayı üstünde olduğunu kanıtladığı belirtildi. (Beyaz kısımlar proje alanını, siyah çizgiler Türkiye Diri Fay Haritasında yer alan fay hatlarını, pembe çizgiler ise AFAD projesindeki fay hatlarını temsil ediyor) Öte yandan Bölgesel Jeoloji-Türkiye Diri Fay Haritasındaki konumuna bakıldığında imar planı değişikliği yapılan alanın büyük bir kısmının sıvılaşmaya yatkın alüviyal zemin birimleri üzerine oturduğu da öne sürüldü. "SORUŞTURMA AÇILSIN" Plan açıklama raporlarının önemli bir kısmının gerçeğe aykırı olduğunu savunan Oda, bölgenin deprem tehlikesinin gizlendiği ve kamuoyunun yanıltılmaya çalışıldığından endişeli olduklarını bildirdi. Raporu gerçeğe aykırı olarak düzenleyenler hakkında soruşturma açılmasını talep eden Oda, olası bir deprende can ve mal kaybının önlenmesi amacıyla plan değişikliğinin iptalini istedi. Bölgede yer alan faylar üzerinde ayrıntılı ve uluslararası standartlara uygun paleosismolojik araştırmalar ile sahaya özgü deprem davranış analizlerine dayalı imar planlama esas jeolojik-jeoteknik ve mikrobölgeleme etüdü ile yapılmadan herhangi bir imar planı düzenlemesi, plan veya plan değişikliklerinin yapılmaması gerektiğini ifade eden Oda, aksi takdirde arsa ve arazi rantı üzerinden imar bilgileri çerçevesinde konum değerlendirilmesi ve sonucunda ilerde telafisi imkânsız zararlara yol açabileceği ifade edildi. 30 günlük askı sürecinin ardından yapılan itiraz karara bağlanacak. Odanın itiraz metni TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Alan'ın imzasıyla kamuyouna duyuruldu. İHALE YAKINDA SONUÇLANACAK 712 konut, 1 cami ve 5 dükkanlı ticaret merkezi yapımı için 27 Haziran günü ihale yapılmıştı. İhaleye gelen tekliflerin değerlendirme sürecinin tamamlandığı öğrenildi. TOKİ'nin kısa süre içinde ihaleyi kazanan firmayı açıklaması bekleniyor. İhaleyi kazanan firma, konutları tünel kalıp sistemiyle inşa edecek. İnşaatların ise 600 günde tamamlanması hedefleniyor.

#Jeoloji Mühendisleri Odası

JMO Güney Marmara Şube Başkanı Yıldız, Gebze’deki çöken binaya ilişkin konuştu

JMO Güney Marmara Şube Başkanı Yıldız: Sındırgı depremi, 10 Ağustos’taki sarsıntının ikizi niteliğinde

Bursa'daki TOKİ konutlarının neden yıkıldığı belli oldu!

TOKİ'nin Bursa'daki projesine fay itirazı! Yüzlerce konut yapılacaktı