Tedavi edilmeyen penis eğriliği bakın neye yol açıyor!
Tedavi edilmeyen penis eğriliği bakın neye yol açıyor!
Erkeklerde ürolojik problemler, her yaşta ortaya çıkabiliyor. Bazı sorunlar ileriki yaşlarda, bazıları ise ağırlıklı olarak genç erkeklerde görülüyor. Bunlardan biri ereksiyon sırasında peniste ağrı ile kendini belli eden, doktora başvurmak için 6 aydan fazla gecikme olursa ereksiyon kaybı görülmesine yol açabilecek penis eğriliği; bir diğer adıyla Peyronie Hastalığı. Diğer yandan 30 yaşından sonra istisnasız tüm erkeklerde erkeklik hormonu testosteron her yıl yüzde 1 oranında azalıyor. Bunu kontrol etmek için yılda bir kez kandaki hormon seviyelerinin kontrol edilmesi, gerekirse tedaviye başlanması gerekiyor. Uzmanlar, erkeklerdeki en önemli ürolojik sorunların başında gelen penis eğriliği, prostat kanseri, andropoz ve varikosel hakkında önemli bilgiler verdi.
Haber Giriş Tarihi: 24.02.2022 10:06
Haber Güncellenme Tarihi: 24.02.2022 10:06
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursahakimiyet.com.tr
Erkeklerde ürolojik problemler, her yaşta ortaya çıkabiliyor. Bazı sorunların ileriki yaşlarda, bazılarının ise ağırlıklı olarak genç erkeklerde görüldüğünün altını çizen Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, erkeklerdeki en önemli ürolojik sorunlar olan penis eğriliği, prostat kanseri, andropoz ve varikosel hakkında önemli bilgiler verdi.
Erkeklerde testosteron hormonunun azalması nedeniyle ortaya andropoz, kendini unutkanlık, hafıza kaybı, konsantrasyon güçlüğü, uykusuzluk, testislerde küçülme ve kısırlık, libido ve cinsel arzu azalması, sıcak basması, kıllanmada azalma, kemik yoğunluğunun azalması, osteoporoz ve vücut yağında (özellikle göbek bölgesinde) artışla belli ediyor.
"Andropozdan kaçış yok" diyen Ürolog Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, 30 yaşından sonra istisnasız tüm erkeklerde erkeklik hormonu testosteronun her yıl yüzde 1 oranında azaldığını belirtiyor.
Yapılan çalışmalarda 70-80 yaş aralığındaki erkeklerin yüzde 30’unda orta ciddi eksiklik, yüzde 50’sinde ise hafif düzeyde testosteron düşüklüğü saptandığını söyleyen Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu durumun sperm bitmesi anlamını taşımadığının altını çiziyor.
"80 yaşındaki bir erkek bile çocuk sahibi olabilir"
Erkeklerde spermin bitmediğini, 80 yaşındaki büyük bir erkekte bile yeterince sperm bulunacağını ve çocuk sahibi olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Eskiçorapçı, “Yaşla beraber testoteron seviyeleriniz ve özellikle serbest testosteron seviyeniz azalacaktır. Bu azalma her zaman cinsel fonksiyonları tamamen durdurmaz. Bununla beraber cinsel istek ve fonksiyonlarda azalma olacaktır. Bunu kontrol altında tutmak için yılda bir kez kanda testosteron seviyesi baktırmayı ve gerekirse tıbbi yardım almayı özellikle 40 yaş sonrası tüm erkekler için cinsel fonksiyonları makul düzeyde tutmak açısından öneririm" diyor.
Penis eğriliği tedavi edilmezse ereksiyon kaybına neden oluyor
1743’te Fransız berber-cerrah Francois Gigot de la Peyronie tarafından tanımlanan ve bu tarihten sonra da Peyronie Hastalığı olarak bilinen penis eğriliği, peniste anormal açılanma ve bükülmeyle, ereksiyon sırasında peniste oluşan ağrıyla kendini belli ediyor.
Hastalığın süresi uzadıkça ve özellikle 6 ayı geçtikçe penisin zarının anatomik yapısında ciddi ve geri dönüşsüz değişiklikler meydana geleceğine dikkat çeken Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, "Doktora başvurmak için 6 aydan fazla gecikme olursa ereksiyon kaybı görülebilir. Zira penisin dış zarı(tunika albuginea) 6 aydan sonra elastikiyetini ve ereksiyonda görevli damarları sıkıştırma ve kanın peniste hapsolmasını sağlama fonksiyonunu yitirir. Bu fonksiyon kaybı da sonuçta penis eğriliğinin yanında daha ciddi bir problem olan ereksiyon fonksiyon kaybına sebep olur. Yani eğrilik için doktora başvurmakta geç kalınırsa ereksiyon da kaybedilebilir. Bu durumda ilaçla tedavi olma şanslarını kaybeden hastalar ameliyat olmak zorunda kalırlar" diyor.
Peniste eğrilik en sık 40 yaşından sonra görülüyor
Peyronie hastalığının en sık 40-70 yaşlarda ve özellikle 50’li yaşlardan sonra görüldüğünü anlatan Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu hastalığa yüksek kolesterol, şeker-diyabet hastalarında ve hipertansiyon ve beta bloker ilaç tedavisi alan erkeklerde daha sık rastlandığını da belirtiyor.
Prof. Dr. Eskiçorapçı, bununla beraber, penise uygulanan işlemlerde, sonda takılması ve kamera ile yapılan taş ameliyatlarında, prostat lazer ameliyatlarından sonra nadiren de olsa eğrilik görülebileceğini ifade ediyor.
Erken dönemde teşhis edildiğinde hastalığın ilaçla tedavi edilebileceğini hatırlatan Prof. Dr. Eskiçorapçı, ayrıca plak içine iğne ile yapılan intralezyonel enjeksiyon tedavilerinin de yine erken dönemde %60-70 civarında başarı gösterebileceğini belirtiyor.
Varikosel daha çok genç erkeklerde görülüyor. İleri derecesi kısır yapıyor!
Erkeklerde sıkça görülen hastalıklardan biri da varikosel… Testis damarlarının varisleşmesi olarak açıklanabilecek bu hastalık, en sık 15-25 yaş arası erkeklerde görülüyor. Varikoselin %80-90 oranında solda görüldüğünü belirten Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu durumun nedenini şöyle açıklıyor:
Sol taraftaki damarların şah damarı (venakava) yerine böbrek damarına bağlanır. Bu durum yerçekimi etkisi ile birleşince mekanik olarak kanın geri dönüşünü etkiler ve kanın testis damarlarında göllenmesine sebep neden olur.
Varikoselin kesin bir nedeni bulunmadığını söyleyen Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu hastalığın sperm üretimini etkilemediğini ve sanılanın aksine çocuk yapma ihtimalini düşürmediğinin altını çiziyor.
Varikoselin bacakta meydana gelebilen varisli damarlara çok benzediğine dikkat çeken Prof. Dr. Eskiçorapçı, “Bazı hastalarda genişleyen damarlar o kadar belirgindir ki dışarıdan bakıldığında bir torba içindeki solucanlara benzer. İleri derece varikosellerde daha fazla kısırlık ihtimali görülür. Daha da nadir olmakla beraber varikosel kan akımını bozarak testisi küçültür ve fonksiyonlarını bozabilir. Yüzde 1-2 gibi çok nadir görülen bu durum ciddi sonuçlar doğurabilir ve acil müdahale gerektirir" diyor.
GEÇMEYEN TESTİS AĞRISINA DİKKAT!
Varikoselin ilaçla bir tedavisi bulunmadığını hatırlatan Prof. Dr. Eskiçorapçı, geçmeyen testis ağrısı ya da kısırlığa sebep olan varikosel varsa ameliyat yapıldığının altını çiziyor. Çoğu hastanın varikosel ile yaşayabileceğini belirten Prof. Dr. Eskiçorapçı, tüp bebek tedavisi öncesinde spermleri artırmak için de varikosel ameliyatı uygulandığını ve bu ameliyatın tedavinin başarısını artırdığını ifade ediyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Tedavi edilmeyen penis eğriliği bakın neye yol açıyor!
Erkeklerde ürolojik problemler, her yaşta ortaya çıkabiliyor. Bazı sorunlar ileriki yaşlarda, bazıları ise ağırlıklı olarak genç erkeklerde görülüyor. Bunlardan biri ereksiyon sırasında peniste ağrı ile kendini belli eden, doktora başvurmak için 6 aydan fazla gecikme olursa ereksiyon kaybı görülmesine yol açabilecek penis eğriliği; bir diğer adıyla Peyronie Hastalığı. Diğer yandan 30 yaşından sonra istisnasız tüm erkeklerde erkeklik hormonu testosteron her yıl yüzde 1 oranında azalıyor. Bunu kontrol etmek için yılda bir kez kandaki hormon seviyelerinin kontrol edilmesi, gerekirse tedaviye başlanması gerekiyor. Uzmanlar, erkeklerdeki en önemli ürolojik sorunların başında gelen penis eğriliği, prostat kanseri, andropoz ve varikosel hakkında önemli bilgiler verdi.
Erkeklerde ürolojik problemler, her yaşta ortaya çıkabiliyor. Bazı sorunların ileriki yaşlarda, bazılarının ise ağırlıklı olarak genç erkeklerde görüldüğünün altını çizen Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, erkeklerdeki en önemli ürolojik sorunlar olan penis eğriliği, prostat kanseri, andropoz ve varikosel hakkında önemli bilgiler verdi.
Erkeklerde testosteron hormonunun azalması nedeniyle ortaya andropoz, kendini unutkanlık, hafıza kaybı, konsantrasyon güçlüğü, uykusuzluk, testislerde küçülme ve kısırlık, libido ve cinsel arzu azalması, sıcak basması, kıllanmada azalma, kemik yoğunluğunun azalması, osteoporoz ve vücut yağında (özellikle göbek bölgesinde) artışla belli ediyor.
"Andropozdan kaçış yok" diyen Ürolog Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, 30 yaşından sonra istisnasız tüm erkeklerde erkeklik hormonu testosteronun her yıl yüzde 1 oranında azaldığını belirtiyor.
Yapılan çalışmalarda 70-80 yaş aralığındaki erkeklerin yüzde 30’unda orta ciddi eksiklik, yüzde 50’sinde ise hafif düzeyde testosteron düşüklüğü saptandığını söyleyen Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu durumun sperm bitmesi anlamını taşımadığının altını çiziyor.
"80 yaşındaki bir erkek bile çocuk sahibi olabilir"
Erkeklerde spermin bitmediğini, 80 yaşındaki büyük bir erkekte bile yeterince sperm bulunacağını ve çocuk sahibi olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Eskiçorapçı, “Yaşla beraber testoteron seviyeleriniz ve özellikle serbest testosteron seviyeniz azalacaktır. Bu azalma her zaman cinsel fonksiyonları tamamen durdurmaz. Bununla beraber cinsel istek ve fonksiyonlarda azalma olacaktır. Bunu kontrol altında tutmak için yılda bir kez kanda testosteron seviyesi baktırmayı ve gerekirse tıbbi yardım almayı özellikle 40 yaş sonrası tüm erkekler için cinsel fonksiyonları makul düzeyde tutmak açısından öneririm" diyor.
Penis eğriliği tedavi edilmezse ereksiyon kaybına neden oluyor
1743’te Fransız berber-cerrah Francois Gigot de la Peyronie tarafından tanımlanan ve bu tarihten sonra da Peyronie Hastalığı olarak bilinen penis eğriliği, peniste anormal açılanma ve bükülmeyle, ereksiyon sırasında peniste oluşan ağrıyla kendini belli ediyor.
Hastalığın süresi uzadıkça ve özellikle 6 ayı geçtikçe penisin zarının anatomik yapısında ciddi ve geri dönüşsüz değişiklikler meydana geleceğine dikkat çeken Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, "Doktora başvurmak için 6 aydan fazla gecikme olursa ereksiyon kaybı görülebilir. Zira penisin dış zarı(tunika albuginea) 6 aydan sonra elastikiyetini ve ereksiyonda görevli damarları sıkıştırma ve kanın peniste hapsolmasını sağlama fonksiyonunu yitirir. Bu fonksiyon kaybı da sonuçta penis eğriliğinin yanında daha ciddi bir problem olan ereksiyon fonksiyon kaybına sebep olur. Yani eğrilik için doktora başvurmakta geç kalınırsa ereksiyon da kaybedilebilir. Bu durumda ilaçla tedavi olma şanslarını kaybeden hastalar ameliyat olmak zorunda kalırlar" diyor.
Peniste eğrilik en sık 40 yaşından sonra görülüyor
Peyronie hastalığının en sık 40-70 yaşlarda ve özellikle 50’li yaşlardan sonra görüldüğünü anlatan Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu hastalığa yüksek kolesterol, şeker-diyabet hastalarında ve hipertansiyon ve beta bloker ilaç tedavisi alan erkeklerde daha sık rastlandığını da belirtiyor.
Prof. Dr. Eskiçorapçı, bununla beraber, penise uygulanan işlemlerde, sonda takılması ve kamera ile yapılan taş ameliyatlarında, prostat lazer ameliyatlarından sonra nadiren de olsa eğrilik görülebileceğini ifade ediyor.
Erken dönemde teşhis edildiğinde hastalığın ilaçla tedavi edilebileceğini hatırlatan Prof. Dr. Eskiçorapçı, ayrıca plak içine iğne ile yapılan intralezyonel enjeksiyon tedavilerinin de yine erken dönemde %60-70 civarında başarı gösterebileceğini belirtiyor.
Varikosel daha çok genç erkeklerde görülüyor. İleri derecesi kısır yapıyor!
Erkeklerde sıkça görülen hastalıklardan biri da varikosel… Testis damarlarının varisleşmesi olarak açıklanabilecek bu hastalık, en sık 15-25 yaş arası erkeklerde görülüyor. Varikoselin %80-90 oranında solda görüldüğünü belirten Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu durumun nedenini şöyle açıklıyor:
Sol taraftaki damarların şah damarı (venakava) yerine böbrek damarına bağlanır. Bu durum yerçekimi etkisi ile birleşince mekanik olarak kanın geri dönüşünü etkiler ve kanın testis damarlarında göllenmesine sebep neden olur.
Varikoselin kesin bir nedeni bulunmadığını söyleyen Prof. Dr. Eskiçorapçı, bu hastalığın sperm üretimini etkilemediğini ve sanılanın aksine çocuk yapma ihtimalini düşürmediğinin altını çiziyor.
Varikoselin bacakta meydana gelebilen varisli damarlara çok benzediğine dikkat çeken Prof. Dr. Eskiçorapçı, “Bazı hastalarda genişleyen damarlar o kadar belirgindir ki dışarıdan bakıldığında bir torba içindeki solucanlara benzer. İleri derece varikosellerde daha fazla kısırlık ihtimali görülür. Daha da nadir olmakla beraber varikosel kan akımını bozarak testisi küçültür ve fonksiyonlarını bozabilir. Yüzde 1-2 gibi çok nadir görülen bu durum ciddi sonuçlar doğurabilir ve acil müdahale gerektirir" diyor.
GEÇMEYEN TESTİS AĞRISINA DİKKAT!
Varikoselin ilaçla bir tedavisi bulunmadığını hatırlatan Prof. Dr. Eskiçorapçı, geçmeyen testis ağrısı ya da kısırlığa sebep olan varikosel varsa ameliyat yapıldığının altını çiziyor. Çoğu hastanın varikosel ile yaşayabileceğini belirten Prof. Dr. Eskiçorapçı, tüp bebek tedavisi öncesinde spermleri artırmak için de varikosel ameliyatı uygulandığını ve bu ameliyatın tedavinin başarısını artırdığını ifade ediyor.
GÜNÜN EN ÇOK OKUNAN HABERLERİ
BAKMADAN GEÇME...
POPÜLER VİDEOLAR