Cesaretin kadar varsın

Kendi sahasında kaybetmeyen, kazanan Gençlerbirliği karşısında Bursaspor sürpriz bir sonuç aradı. İlk yarının sonlarına doğru attığı iki golle yakaladı gibi gözüktü ama Gençlerbirliği oyunu bırakmadı ve takım oyununu yardımlaşmayı alanları iyi kullanarak doğru, hatasız paylaşmalar yaparak maçın bitimine doğru attığı iki golle beraberliği yakaladı...
Sestak 15 dakikada 4 kez yere düştü. Her maçta böyle!
Ama Pinto'ya çok güzel bir top kesti. Pinto da fiziğine uygun yükseliş, zamanlama ve vuruşla affetmedi... “Hoş geldin Pinto”
Şut atarsan gol atma şansın olur. Atmazsan olmaz, konuşulmaz, istenmez, beklenmez...
N'Diaye buna ciddi bir örnek...
Şut atıyor. En azından deniyor. Hatırlıyorum son 3 maçta kaleyi bile bulmayan en az 10 şutu var...
Ne dedik!
Önemli değil.  Vur kardeşim özgüvenin gelişsin...
Ne oldu!...
Sestak'ın kısa pasında sol ayağıyla öyle bir vurdu ki inanın haftanın golü olur...
İki gol atmışsın. “İkinci yarıda da gol atar bu takım” diye düşünürken, ne oldu da hiç varlık gösteremeden Özgür ve Yasin'den peş peşe goller yendi...
Pinto oyundan mı düştü?
Batalla hiç mi varlık gösteremedi?
Hadi Adem Koçak Svensson değişikliğini saymayalım. İlk iki oyuncunun değiştirilmesinin sebebi ne?
Batalla top mu kaybetti?
Hatalı paslar mı verdi?
Ya da Pinto atılan topları kötü mü kullandı?
Bu soruların cevaplarını aramak lazım...
Ankara'dan bir puanla dönmek kötü mü? Asla...
Kazandığını cömertçe harcamak iyi değil...
Cesur olmak lazım...