Kupadan da uzaklaştık

Dün akşam da maçın büyük bölümünde tribündekiler hop oturdular hop kalktılar...
İlk yarısı Fenerbahçe'nin üstünlüğü ile geçse de...
Gökhan Gönül'ün attığı golle soyunma odasına gittiler...
Maçın ikinci yarısı yağmurun şiddetini arttırmasıyla birlikte Bursaspor'da neredeyse bütün oyuncularıyla rakip sahada ve ceza alanının içinde atak üstüne atak geliştirdi...
Semeresini de gördüler Pinto bomboş kaleye önünde bulduğu topu gönderince hem kolay bir gol atmış oluyordu hem de beraberliği sağlıyordu...
Baskı devam edince Gökhan Gönül kaleci Mert Günok anlaşmazlığında top kaleye girince, Gökhan Bursaspor'un galibiyet gölüne imza atmış oldu...
Buraya kadar her şey normal giderken Ertuğrul Sağlam devreye giriyordu; Ferhat Kiraz' taç çizgisine paralel aldığı topla yeni bir atağın başlangıcına hızla giderken Serdar Kesimal'ın faulle karışık topu almasına Yunus Yıldırım'ın devam demesi ,Ertuğrul Hocayı çileden çıkardı ve kendini tribünde buldu...
Ne olduysa bundan sonra oldu... Sonradan oyuna giren Cristan Baroni ve Moussa Sow resmen sazı ellerine aldılar hem oynadılar hem de çaldılar. Takımları adına birer gol atarak üç puanı alıp gittiler...
Benim dikkatimi çeken!
Müthiş yağmur yağıyor... Batalla köşe atışı kullanıyor.Ertuğrul hoca gölü hissetmiş gibi kulübeden teknik alana çıkıyor.Pozisyon kale sahasında karambolda Pinto topu önünde buluyor.Gol geliyor...
Hoca kulübeye giriyor.
Sonra bir daha kulübeden çıkıyor. Bu seferde Gökhan kendi kalesine atıyor...
Sonra nemi oluyor;
Yunus Yıldırım Hocayı tamamen kulübeden gönderince bu sefer peş peşe Fenerbahçe’nin iki golü geliyor...
Tılsım hocada herhalde!
Bitiş düdüğünde Tahacan Velioğlu, Batuhan Altıntaş ve Okan Deniz sahadaydılar...
Bir tek buna sevindim...