Beyinsizlik özür değil!

Çocukken, Napolyon dendiğinde, TomMiks’in atından söz edildiğini sanırdım. Büyüyünce öğrendim ki Napolyon, ‘para, para, para’ diyen bir Fransız generali ve akabinde de imparatoruymuş.

(Bir de Napolyon kirazı var, bilirsiniz)

Geçen gün internette eşelenirken gözüme ilişti.

Napolyon, tamı tamamına 138 tane özlü söz söylemiş.

Bir- ikisi hariç çoğu ‘üç para’ etmez!

Abi’nin en güzel lafı şu:

‘Eğer dünya tek bir ülke olsaydı, başkenti İstanbul olurdu.’

Kendi abimin sandığım bir lafın da O’na ait olduğunu öğrendim bu arada:

‘En kısa yol, bildiğin yoldur.’

Dedim ya en fazla 3 lafı dikkate değer diye.

Sonuncusu şöyle:

‘Beyinsizlik sadece politika mesleğinde özür sayılmaz.’

‘BEN TÜRKİYE’YİM!’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘dünyada her kim bu kardeşinize saldırıyorsa, Türkiye’ye saldırıyor demektir. Her kim Ak Parti’yi kötülüyorsa aslında Türkiye’yi hedef alıyor demektir’ dedi.

Sadeleştirilince şu çıkıyor ortaya:

‘Ben Türkiye’yim, Türkiye Ak Parti’dir!’

El çabukluğu ve pratik zeka diye buna derim.

Bundan sonrasını muhalefet düşünsün!

Kendileriyle özdeşleşmiş bir ülke bulmak zorundalar artık.

Türkiye kapıldı.

YALANCILIK SUÇLAMASI

Erdoğan, ‘Gezi hadisesi yaşanırken camilerimiz yakıldı’ dedi.

Liberal Demokrat Parti eski genel başkanıCem Toker bu lafa açık açık muhalefet etmiş ve şu soruları sormuş:

- Yakılan camilerin isimlerini..

- Adreslerini..

- Yangınlara müdahale eden itfaiye gruplarının yeri, saati ve kayıtlarını..

- Ve yangınlar sonrası camilerde oluşan hasarın görüntülerini de yayınlar mısınız?

Bu sorularla Toker, sayın Cumhurbaşkanını yalancılıkla suçluyor bence.

Kimsenin cami yakmadığını ima ediyor.

(Öyle görünüyor ki bu yazı umduğumdan uzun olacak. Burada keselim aynı konuya aşağıda devam edelim.)

YAKILMADIĞINI SEN KANITLA

Evet, ne diyorduk, Cumhurbaşkanını savunmak bana düşmez ama bana kalırsa Cem Toker, Cumhurbaşkanından yakılan camilerin fotoğraflarını isteyeceğine,‘yakılmadı’ iddiasınıkendi kanıtlamalı.

Bunun için ülkedeki 89 bin 259 camiyi tek tek dolaşmalı..

Hiçbirinin yakılmadığını içerden- dışardan fotoğraflarını tek tek çekerek kanıtlamalı.

Hadi bakalım, hodri meydan!

Ne oldu, 89 bin küsur camiyi tek tek gezmek zor diğ mi?

He, iyi valla, koskoca Cumhurbaşkanı o kadar işin gücün arasında bir de sana yakılmış cami fotoğrafı mı bulacak?

(Öte yandan Toker bu sorularıyla, ‘Dünyada her kim bana saldırıyorsa Türkiye’ye saldırıyor demektir’ şeklinde tanımlanmışbir suçlamanın öznesi olmuyor mu? Bu da ayrı konu.)

MUHLİS BEY DE GİTTİ

Logosunun altında ‘pazar günleri çıkar’ yazan Gırgır, gençliğimin Ankara’sına cumartesi günleri gelirdi. Cumartesi sabahları, gazete bayisine, bayiden önce gitmişliğimiz çoktur.

Gırgır’ın bana göre ileri üçlüsü, Avanak Avni, Utanmaz Adam ve Muhlis Bey’di. Forvet arkası da, En Kahraman Rıdvan.

Bir onbir çıkar derseniz, Yavlum Mithat’ı, Arap Kadri’yi, Zalim Şevki’yi, Kelek Osman’ı falan da kadroya alırım.

Daha sonra çalıştığı Hürriyet’te yarattığı Press Bey’i de çok sevmiştim. Ne de olsa meslektaşım!

Yukarıda isimlerini ‘bold’ yazdığım karton karakterlerin yaratıcısı Latif Demirci 61 yaşında hayatını kaybetti. Bizimle hemen hemen aynı yaşlarda bizim için çiziyor oluşu, ne kadar şaşırtıcı.

Üzerimizde ne çok emeği olduğunu, yüzüne karşı söylemeyi çok isterdim.