Hava Durumu

Korona milyonerleri

Yazının Giriş Tarihi: 15.12.2020 08:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.12.2020 08:10

Korona belasıyla cebelleştiğimiz nisan ayından bu yana milyoner sayımız tam 96 bin artmış. Milyoner abilerin ablaların ekim ayı sonu itibariyle sayısı 322 bin 225 olmuş. Geçen yıl kelle sayısı olarak sadece 225 bin 441 imişler.

Korona dönemini gayet iyi geçirmiş olmalılar. Milyoner dediysem, milyonu anca geçtiler sanılmasın. Ortalama mevduatları 6.5 milyon TL civarında.

Üstelik yüzde 55'i dövize bağlamış parayı.

Ne zaman milyoner sayısı ile alakalı bir haber okusam adaşım eski başbakan Adnan Menderes'i hatırlarım.

Rahmetlinin hayaliydi: 'Her mahallede bir milyoner yaratmak!'

Memlekette 32 bin mahalle, 18 bin de köy var. Topla 50 bin ediyor.

Yani, her mahalle veya köyde 6-7 milyoner sayısına ulaşmışız milletçe.

Ne gurur, ne mutluluk.

'Yoksulluk Türkiye için sorun olmaktan çıktı' diyen hanım bakan bu tarafa (eliyle gösteriyor) bakarak konuştu demek ki.

Gerçekten de bu tarafa bakınca, hele de milyonerlerin ortalama mevduatlarının 6 milyondan fazla olduğunu düşününce, bana da sorsalar, kafamı o tarafa çevirip tabii ki, 'ülkede yoksulluk yok, o da neymiş canım' falan derim.

15 milyon insanın kamu yardımlarıyla ancak doyduğunu, ancak ayakta durduğunu görmezden gelirim.

Böylece geldik mi iktisat eğitimi sırasında öğrendiğimiz 'Lorenz Eğrileri' muhabbetine.

Efendim, Max Otto Lorenz isimli yakışıklı abimin icat ettiği bu eğriler, bir ülkedeki gelir dağılımı adaletsizliğini şey ederler.

Lorenz'in hesap kitap edip bulduğu çizgiler, ne kadar eğriyse, durum o kadar keldir o ülke için.

Hasılıkelam, milyoner sayısı arttı diye sevinenin veya yoksulluk yok diyenin bu eğrileri düz gördüğünden şüphelenmek lazım.

Çünkü, az gelişmişlikle gelişmişlik arasındaki fark bu eğriler marifetiyle ölçülüyor:

Kitabi muhabbeti bırakıp sadede gelirsek, gelişmiş ülkede milyoner de az oluyor, yoksul da.

Az gelişmiş ülkede ise, her ikisi de epeyce fazla.

YOĞUN BAKIMDA LİDERİZ

Korona günlerinin başında tırnak içinde 'samimi' açıklamaları nedeniyle herkesin takdirini kazanan ve fakat ilerleyen günlerde, vaka yerine hasta sayılarını verdiği ortaya çıkınca bir miktar güven erozyonuna uğrayan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca...

Bütçe görüşmelerinde Meclis kürsüsünde, kaybettiği güveni tekrar toplayacak bir konuşma yaptı.

Türkiye'nin 100 bin kişiye düşen yoğun bakım yatak sayısında 40.3'le dünya liderliğini ele geçirdiğini açıkladı.

Sizi bilmem, ben gurur, mutluluk ve kıvançla izledim.

Evet beyler bayanlar!

Geçenlerde vaka sayısında bir ara Dünya ve Avrupa şampiyonu olmuş, milletçe moral motivasyonumuz yerlere düşmüştü ya.

İşte şimdi düştüğümüz yerden kalkma vakti.

Bizdeki yoğun bakım yatak sayısı kimsede yok.

(Almanya, ABD gibi ülkelerde 28- 29 falan 100 bin kişiye düşen yoğun bakım yatağı sayısı. 12-15 civarında Avrupa ortalaması.)

NE YAPSAN BEĞENMEZLER

Şimdi ne yapsan beğenmez kimi kesimler, 'iyi de birader, yoğun bakım bu işin terminal hali, köprüden önceki son çıkış yani. Yoğun bakımdan sonra gidecek başka basamak yok. Önemli olan o aşamaya gelmemek. Demek ki bizde durum ne kadar kötü ki, çoğu yatağı yoğun bakım yatağına dönüştürmek zorunda kalmışız' diye düşünebilir, daha kötüsü bu konuda bıdı bıdı edebilir.

Bu kesimler bıdı bıdıya devamla, 'pandemi sonrası ne yapacağız bu kadar yoğun bakım yatağını. Sağlık turizmine açalım desek, yoğun bakım yatağının bu sektörde karşılığı yok. Durumu kötü hasta kalkıp bir de Türkiye'ye mi gelecek' diyebilirler.

Çünkü bu muhalif kesimleri sayılarla, oranlarla, istatistiklerle mutlu etmenin imkanı yok. (Çok denedik, olmuyor!)

UMUDUMUZ VAR, GENÇLİĞİMİZ VAR

Koronaymış, geçim derdiymiş, esnafın hali perişanmış, Merkez Bankası'nın 125 milyar dolarlık rezervinin yerinde yeller esiyormuş, miş muş, miş muş.

Ne gam!.. Bursaspor 2 maç üst üste kazandı, o uydurma penaltıyı saymazsak gol yememeye de başladı. Çok atan, iyi oynayan, oynadıkça açılan bir takımımız var. Daha mühimi, geleceğe dönük umudumuz var, gençliğimiz var!

Hep söylerim, Bursaspor bu kentin 'gülümseme barometresi' diye.

Sıralamadaki yerimiz çok iyi değil ama olsun, keyfimiz yerinde.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.