Hava Durumu

Küçük Amerika büyük Türkiye

Yazının Giriş Tarihi: 08.11.2020 08:53
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.11.2020 08:53

Gezegen ahalisi olarak bir ABD Başkanlığı sürecini daha eda etmiş olmanın haklı gururuyla yazıyorum. Beyaz Saray sahibini buldu, Oval Ofis sakinini!

Benden 2 yaş küçük Kamala Harris bacının, Joe Biden'den emaneti alacağı güne kadar 4 yıl rahatız artık.

Bana göre ve sanırım birçok kişiye göre de, ABD Başkanlık seçim süreci Türkiye'deki seçim süreçlerine benzer fotoğraflar verdi. (Harita bile neredeyse aynı)

Oyların çalındığı iddiası mı istersiniz, tek devlet, tek millet, tek bayrak muhabbetleri mi?

Ağız dalaşına varan, sokak ağzıyla muhalefete ayar veren politikacı tipleri mi istersiniz, yoksa koronayı ciddiye almayıp miting yapmaları mı?

Seçim henüz tamamlanmadan yapılan 'biz kazandık/ sandıklara sahip çıkalım' muhabbetlerini mi istersiniz, yoksa mahalle mahalle gezip erzak paketi dağıtılmasını mı?

Hakikaten çok benzerlikler izledik, gördük.

Eskiden, bilhassa politikacılara suikast falan düzenlenmesini, derin devlet işlerini vs kastederek Türkiye'ye 'küçük Amerika' denirdi. Küçük büyüğü taklit eder hesabı. Bence artık bu terminoloji revize edilmeli.

Şekilde görüldüğü gibi küçük büyüğü değil, büyük küçüğü taklit ediyor.

Dolayısıyla, 350 milyonluk Amerika, seçim sathı mailinde yaşananlara bakılırsa, 'büyük Türkiye' oldu aslında.

BU ADAMA YÜZDE 48!

Trump hispanikleri sevmiyor. Meksika sınırına duvar örüyor. Siyahilerin orantısız polis şiddetine maruz kalmasını kınayamıyor.

Sadece belli bir dini kesimin, sadece belli bir mezhebine yakın olduğunu gizleyemiyor. Irkçı olduğunun anlaşılmasından bile çekinmiyor.

Yani hem etnik hem dini ırkçı ama...

Öyle veya böyle yüzde 48 oy alabiliyor.

Bu insan malzemesiyle, bu sosyolojik envanterle bir ülke nasıl süper güç oluyor, hakikaten merak konusu. Çek sifonu!

İKİ MAVRA

ABD seçimiyle alakalı en iyi iki sosyal medya mavrası..

Bir, CHP'li Mahmut Tanal, oy torbalarının üzerinde yatarken çektirdiği fotoğrafı, Biden ve Trump'u etiketleyerek 'geleyim mi?' notuyla paylaşmış.

İki, Zaytung'un son dakika haberi şöyle:

'ABD'deki mahkemelerden istediğini alamayan Trump seçimin iptali için İstanbul İl Seçim Kurulu'na başvurdu.'

DEDESİNİN TORUNU

Depremle alakalı CHP zihniyeti bıdı bıdı edip duruyordu.

Sağ olsun Cumhurbaşkanımız öyle bir cevap verdi ki, bundan sonra da depremle ilgili ağızlarını açsınlar da görelim. Dedi ki Erdoğan:

'1939'daki Erzincan depreminde CHP Sözcüsü Faik Öztrak'ın dedesi İçişleri Bakanı'ydı.'

Yani, 'sen İzmir'le alakalı hesap soracağına, önce dedenin döneminin hesabını ver' demeye getirdi.

Nasıl? Bence müthiş. Hatta dahiyane.

Bu 'geriye giderek ipucu arama ve bulma, akabinde de ayar verme ameliyesi'ni baz alacak olursak, 2002- 2020 döneminin ne zaman eleştirilebileceğini, parmak hesabı yaparak bulabiliriz.

1939'dan 2000'e 61 yıl, 2000'den sonrası 20 yıl, ne etti 81 yıl.

Hasılı, İzmir'le ilgili bakan-başbakan eleştirecekler, kusura bakmasınlar 2101'e kadar bekleyecekler.

SOMA ÖRNEĞİ

Erdoğan böyle bir hesabı Soma'daki maden faciasında da yapmış, İngiltere, Fransa, Japonya gibi ülkelerde (1800'lü yıllarda) yaşanmış maden facialarını örnek göstermişti. Japonya ile ilgili verdiği örnek yakın yıllardandı, 1914'ten.

Yani, 'Her ülkede maden faciası yaşanıyor, hem de gelişmiş ülkelerde bile' bundan daha güzel nasıl söylenir bilemiyorum.

CeHaPe zihniyeti, bu şahane örnekler karşısında büyük ihtimal kilitlendi dondu kaldı!

DEVLET (H)AKLI

Deprem hususunda bir diğer övgüyü de Dr. Devlet Bahçeli'den esirgemeyelim.

Dedi ki, 'Keşke riskli binalarda oturmak tercih edilmeseydi..'

Evet ya, niye kimsenin aklına gelmedi bu..

Riskli bina, risksiz bina ayrımı yapamayan halkımızı (sizi bilmem) ben de ayıplıyorum!

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.