Liderini aşı tavrından tanı

Fransa'nın sağlık bakanı, aşı için sıramı bekleyeceğim diyor, bizimki hemen oluyor. Aşıyı olduktan sonra Çince konuşmaya başladığına ilişkin harika video var, izleyin, gülme garantili.

Şansölye Merkel'e soruyorlar aşı olacak mısınız diye, o da sırası geldiğinde olacağını açıklıyor.

Bizde sistem, 'bal tutan parmağını' olduğu için ve 'sıra bekleme' gibi bir halk kültürümüz olmadığı için, olan olana.

Hadi liderleri anladık, MKYK üyeleri ne ya!?

Aşı olmayı teşvik içinse, bana yararlı oldu gerçi!

Aşıya karşı soğuktum, AKP MKYK'dan arkadaşlar aşı olunca, 'hımm' dedim içimden yarın gidip aşımı olayım hemen!

(İlkokulda ecza dolabından sorumlu sağlık kolu başkanlığı yapmışlığım var desem, aşıda öncelik verirler belki)

Kampanya talep az, arz fazlaysa yapılır!

Ortada sınırlı sayıda aşı olduğu halde, sanki çok fazla aşı varmış da, halk aşı olma konusunda tereddüt yaşıyormuş gibi kampanya yapıyorlar.

Liderler ve aşı konusunda da bir homojenlik sağlayamadık, iyi mi?

Tuhaflıklar envaiçeşitti.

AKP lideri kalabalık bir konvoyla gitti.

Bahçeli gitmedi, aşıyı makamına getirtti.

Akşener liderler olsun lafını fırsata çevirdi.

Kılıçdaroğlu, ki bizim toplum parmağını yalamayanlara uyuzdur, 'vatandaş Kemal' olarak sırasını bekleyeceğini açıkladı.

Bu fotoğraf, aşıda doğu-batı farkı.

Örnek davranış orada sıranı beklemek, bizde öne atlamak.

(Öte yandan, bizden değildir aşı olurken fotoğraf çektirmeyen.)

GARABET GÜNLER..

Türk idare ve yargı sisteminin, Türk siyasi ve basın hayatının çok acayip bir döneminin tam içinden geçiyoruz. Yakın gelecekte çok konuşulacak bir yığın saçmalığı, bizzat yaşıyoruz.

Misal mi?

Kimi davalar aylarca hatta yıllarca sürerken, kimi şıp diye karara bağlanıyor.

Kimi belediyelerde eski döneme ilişkin yolsuzluk dosyalarına el konuyor, bunlarla ilgili haberlere erişim yasağı getiriliyor, erişim yasağına ilişkin haberlere de erişim yasağı getiriliyor.

Esnaf kepenk kapatmış, millet tek ekmeğe muhtaç, ama bakıyorsun 'itibarda tasarruf olmaz' yatırımları tam gaz. Kıyılar Diyanet'e tatil köyü yapmak için, yazlık saray yapmak için yağmalanıyor, göller imara açılıyor. Yüzlerce maden arama firmasına verilen ruhsatlar marifetiyle güzelim ormanlar katlediliyor.

Nereye el atsan elinde kalıyor bir süreç, içinde olduğumuz.

Tek eksiğimiz vardı, eli silahlı sopalı haydutlar epeydir gazeteci, siyasetçi pataklamıyordu sokak ortasında, o da oldu.

WHATSAPP PİSTON AŞAĞI

Necip milletim WhatsApp'ın verileri kullanma ihtimaline öyle bir kıllandı, sözleşme olayına öyle bir 'piston aşağı' muamelesi çekti ki, kaçarken toz kaldıran arkadaşlarım oldu. 3 milyon kaçak var. Son 10 günde 42 milyon olan kullanıcı sayısı 39 milyona düşmüş.

Çocuklar yapmayın ya!..

Neyiniz var da neden çekiniyorsunuz! Vakti zamanında da benzer bir 'telefonlar dinleniyor' muhabbeti vardı, çevremde kim var kim yok, dinlendiğinden emindi, şifreli konuşmak için cambazlık bile yapanlar vardı.

Şu mudur yani, ele geçirilecek diye korktuğunuz belge:

'Eve gelirken yoğurt al Selami'

'Beslenme alışkanlıklarımızı açık etme Naciye!'