Siyaset kime karşı yapılır?

Sokaktaki vatandaş veya politikayla ilgisi seçmen olmaktan öte gitmeyen düz sade vatandaş öyle sanır ki, siyaset partiler arası bir mücadele.
Siyasetle az buçuk ilgilenmiş herkes ise gayet iyi bilir ki siyaset, parti içi bir mücadele şekli.
Hiçbir AK Partilinin büyük bir derdi yoktur yani CHP'liyle. CHP'linin de AK Partiliyle.
Dolayısıyla, söz konusu olan siyasetse eğer, parti içindeki isimlere karşı mücadele ediyorsun demektir. (Dönemin ağzı laf yapan ve fakat boyu o kadar da uzun olmayan bir siyasetçisi, AK Parti'de, kentleşme, kent mimarisi, kent kültürü, kent demokrasisi üzerine hatırı sayılır bir konuşma yaparken... Onu dinleyenlerden biri yanındakinin kulağına eğilip, 'Adam 10 cm daha uzun olsa hepimizi yatırıp yatırıp öper!' diyor. Çünkü konuşanı, olası ve müstakbel rakibi gibi görüyor. 'Helal olsun, bizim partide ne kültürlü ne bilgili, ne güzel konuşan insanlar var' demiyor!)
Kıyıcı, yıkıcı, yok edici olmadığı sürece, parti içi demokrasi, partileri zinde tutan, partilileri dinç tutan bir aktivite. Muharrem İnce ile Tuncay Özkan arasında son tahlilde yaşanan 'sıradan', 'kaba', 'iftiracı', 'ispat etmeyen şerefsizdir' gibi lafların da tüketildiği polemiğe bakarak söylüyorum. Partililer, aynı partiye mensup olduklarını aklıllarından hiç çıkarmamalı.

Tek iktidar yok çok iktidar var!
Memlekette tek iktidar yok. Çok iktidar var. Devleti ele geçirenler birinci iktidara sahipler. Siyasi partilerin de her biri kendi çapında iktidar odakları. Onların da içinde yönetim var, yönetime muhalif olanı var. Bu açıdan bakıldığında, sendikalar, odalar, dernekler, kulüpler, kooperatif yönetimleri hatta apartman yönetimleri de kendi çapında iktidar odakları.
Sadece içinde bulunduğu kurum veya kuruluşun başına geçme hülyasıyla yaşayan insanlar yok mu sizin de çevrenizde? Buralardaki mücadele de tek sözcükle açıklanabilir bence: Siyaset.

İnce siyaset
Bu yazıyı yazdığım sırada 'CHP'de kurultay olsun' diyen imzacıların sayısı henüz kurultay yapılacak sayıya ulaşmamıştı. Delegelerin notere gitmesi beklentisiyle geçti gün.
Bu arada Muharrem İnce gitti notere ve şunu 'taahhüt' etti millete:
'Cumhurbaşkanı adayı olur ve seçimi kaybedersem partiyi olağanüstü kurultaya götüreceğime söz veriyorum.'
İşte İnce siyaset!
'Hafızayı beşer nisyan ile maluldür' ama dijital çağ unutmaz. Adam seçim kaybettiği halde koltuğa yapışırsa, dönemin sosyal medyasına kutu gibi mavra!

Hep sıcaklardan...
Önce İYİ Partili Koray Aydın, Meral Akşener diyeceği yerde 'Liderimiz Devlet Bahçeli' dedi. Sonra Bursaspor Başkanı Ali Ay, yeni transfer Allano Lima'yı tanıttığı basın toplantısında 'Adriana Lima' dedi. Böylece sıcak havanın dil ile beyin arasındaki ilişkiyi bozduğu tescillendi.