Uzay madenciliği altını ucuzlatır mı?

Yıl 2032. Malatya, Arapkir.
Takı töreninde sıra kendisine gelen elti, çeyrek altını gelinin boynundaki kurdeleye taktığı sırada görümcenin küçümseyen bakışını fark etti ve yanından geçerken kendine hakim olamayarak lafını soktu:
'Taktığım, uzay altınıydı şekerim.'
Bu girizgahı fütüristlik olsun diye değil. Eli kulağında bir realiteye işaret etmek için yazdık.
Çin, uzaya gönderdiği robotlarla göktaşlarını armut gibi toplayıp, onları ya yere indirip üzerlerindeki madenleri çıkarmayı, yapamazsa da, o taşları bir araya toplayıp -tıpkı Ay gibi- yörüngeye oturtup, madencilik faaliyetini orada sürdürmeyi planlıyormuş.
Amann, uzayın taşından ne olur demeyin.
For eksampıl NASA'nın uzay aracı göndererek üzerindeki madenleri çıkarmak istediği asteroidin (göktaşı) ekonomik değeri 10 bin katrilyon dolar. 2022'de uzay aracını bu amaçla yukarı gönderecek abilerin gittiği para bu! (Google'a Türkiye bütçesi yaz, paranın azametini gör!)
Elalem bu işlere kafa patlatırken, bizim 16 fizik sorusundan sadece 0.4 tanesini çözüyor olmamız ne acı değil mi?
Fizik hocası Marem 'Ben uzay madenciliği diyorum' derken, tam olarak bunları anlatmaya çalışıyormuş demek. Anlayamadık gördün mü adamı!
Biz ilgilenmesek de konuyla, konu bir biçimde bizi de ilgilendirecek büyük ihtimalle. Çünkü, uzayda bulunacak değerli madenler, arz fazlası sebebiyle fiyatları bir miktar aşağı mutlaka çekecek.
Yani, yazının başındaki öykülü giriş, şu fakir yazarın züğürt tesellisinden ibaret.

Jennifer'in düşen donu, buyur sana cillop konu!
Geçen gün gazetede her biri kendi çapında moda ikonu kız arkadaşlarla laflıyoruz. Mevzu döndü dolaştı şu dizleri yırtık kot pantolonlara geldi. Dedim ki özetle: 'Hiçç laga luga yapmayın. Moda olmasaydı eğer, hangi güç sizi yırtık pantolonla sokağa çıkarabilirdi!'
İyi demişim değil mi? İyi demişim çünkü moda ayağına daha ne zalimlikler yapılacak memleketin 17-45 yaş arası hatun kesimine belli değil.
Buyurun misal, Jennifer Lopez'in şu hal ve gidişine. Daha açık söyleyişle:
Afedersin dağda bayırda hacet gideriyormuş da aceleyle kalkması gerekmiş, donunu toplayamamış şu hallerine.
Hanımefendi, kaldığı rezidansta yangın alarmı çalınca apar topar binayı terk etmiş, donunu toparlamaya vakit bulamamış bu haliyle, aslında çizmelerine dikkat etmemizi istiyor bizden.
Düşen don, çizme yani.Daha neler göreceğiz acaba. Yukarıdaki yazıya bir göndermeyle bağlayayım bu faslı da:
Bunlar iyi günlerimiz yine. Göreceksiniz başımıza asteroid yağacak, bu gidişle!