Vasati hayat...

Asgari ücret 2 bin 825 lira olarak açıklandı.

Bu ücreti, 'ortalama ücret' diye değiştirmek lazım aslında.

Çünkü bu ülkede çalışanların yaklaşık yüzde 50'si ancak ve sadece asgari ücret alıyor. Yaklaşık diyoruz çünkü, çalışanların ne kadarının asgari ücrete talim ettiği adeta 'devlet sırrı.' Em son 2014'te mi ne açıklanmış, çalışanların yüzde 40'ının asgari ücret aldığı.

Karşılaştırın diye söylüyorum, Belçika'da çalışanlar içinde asgari ücretli yok!

İspanya'da yüzde 1, Çekya'da bile yüzde 2!

Asgari ücret Türkiye'de yaklaşık 7 milyon çalışanı ilgilendiriyor.

Bu 7 milyon kişi bu ücretle, yiyecek, içecek, giyinecek ve barınacak.

Hesap yapılırken, ölmeyecek kadar beslenme, çıplak kalmayacak kadar giyinme gibi kriterler dikkate alınıyor bildiğim kadarıyla.

Aslında en az ücretin saptanması, çalışma saatleri, haftalık ve yıllık izin, kıdem tazminatı vs gibi, insanlığın önemli kazanımlarından biri. (Ben çalıştırdığım insana istediğim kadar para veririm dense daha mı iyiydi!)

Bizdeki asgari ücret hassasiyeti çok yüksek. Çalışan kesimin ekseriyetini ilgilendiriyor çünkü.

Asgari ücretin ne kadar olduğu, çalışanlar tarafından bilinmez bile, çoğu ülkede.

Bizde ise her yıl sonu, hacı bekler gibi bekleniyor 'vasati hayat' mensuplarınca.

CHP'Lİ BELEDİYELER

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde asgari ücret 3 bin 500 TL.

Dün açıklananın tam 700 lira üzerinde.

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nde 3 bin 350 TL, Mersin'de 3 bin 300, İstanbul, Ankara ve Adana'da 3 bin 100.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da zaten Aralık başından beri 'En az 3 bin 100 lira olmalı'deyip durdu.

İşverene maliyetini de düşünerek asgari ücretin vergiden muaf olması gerektiğini de vurguladı.

CHP'li belediyelerin çıtayı yükselten bu tavrı kimileri için 'bekara karı boşamak kolay' diye nitelenebilir. Bu kimileri, 'İktidar olsunlar onları da görelim!' diye el de yükseltebilir.

Öyle veya böyle. Bu partinin çalışanlar, emekliler ve hatta emeklilikte yaşa takılanlar için takındığı tavır, bana kalırsa hayati önemde.

Asgari ücret, CHP'li belediyelerin 'yukarı çeken' tavrı olmasa, çok daha düşük açıklanacaktı, bana kalırsa.

ÖMÜR ÇOK, BEKLERİZ!

Avrupalılar, Amerikalılar, Kanadalılar, Avustralyalılar ve Yeni Zelandalılar aşı olmaya çoktaaan başladılar.

Pekin gümrüğü sıkışmasaydı, bizim aşıların ilk partisi de gelecekti.

Gelmedi ama Sağlık Bakanı 1-2 gün içinde gelecek dedi. Aynı Sağlık Bakanı kasım ayında '11 Aralık' diye'temrin' vermişti.

Organizasyonda çok da mahir olmayan 'Türk İdare Sistemi'nde böyle bir 'acelesi yok, hallederiz, geç olsun da güç olmasın' durumu hep vardır.

Tıkır tıkır işleyen işleri zaten sevmeyiz milletçe.

EV PARTİSİ YASAK MI?

Yılbaşında evde parti vermek yasakmış. Bunu nasıl denetleyecekler ve engelleyecekler diye kafa patlatırken, Liberal Demokrat Parti'nin eski Genel Başkanı Cem Toker'in şu enteresan sorularına denk geldim.

1. Ev partilerinin hukuki tanımı nedir?

2. Ev partisi kaç kişi ile olur?

3. Akrabaların bir araya gelmesi ev partisi midir?

4. Polis eve izinsiz girebilir mi?

5. Kapı açılmazsa kapıyı kırabilir mi?

Gülmeyin! Bir ara çalıştığım gazetede ekonomi editörüydüm. Yurttan dünyadan gelen tüm haberler elimden geçiyordu. İran'da o sıralar en çok, 'Ev partisi basıldı' haberi geliyordu. Şimdi İran'da ev partileri, hatta dağ partileri (arabaya atla kaç kırsala) olmuş vakayı adiye..