Boğaziçi kırkışması ve 5816!

Melih Bulu'nun rektörlüğe atamasıyla başladı çok şey. Öğrenciler direndi.
Akademisyenler sırtını döndü.
Bir genelgeyle gelen yine bir genelgeyle gitti.
Ne değişti?
Hiç bir şey...
Sonrasında akademisyenler arasında 19 aday ismi tartışıldı.
17 si güven oyu aldı.
Yüzde 95'lik ret gören Prof. Dr. Naci İnce'yse genelgenin yeni rektörü oldu.
Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu'da yüzde 93 ret oy almıştı.
Boğaziçi Üniversitesi Oylama Koordinasyon Komisyonu (OKK)30.07.2021 tarihinde bu sonuçları kamuoyuna duyurdu.
Üniversite'de ki 746 seçmenin yüzde 82'si oylamaya katılmıştı.
Yani ne Bulu..!
Ne de yerine gelen İnci'nin Boğaziçinde bir karşılığı yok.!
Siyaseten atanmış bir memur durumunda kaldılar.
Tepkiler sürdükçe yine bir gece genelgesiyle bu kez Kumbaroğlu atanırsa onada şaşırmam.
Fakat bu kadar diretmek.. Bu kadar kırkışmak..
Kimseye bir şey kazandırmıyor.
Boğaziçi gibi kurumları, akademik kadrolarını yok saymak ne kadar sağlıklı?
Ayrıca siyasi kimlikleri olan bakış açılarının..
Partilere üye olan akedemik kadrolarıda tartışırım.
Düne kadar bu atamaların dışında farklı örneklerde gördük.
Seçim zamanlarında ilk sıralarda çıkan adayların yerine daha altta yer alan isimlerde tercih edilmişti.
Özünde olması gerekende özgür ve özerk akademiler değil mi?
Ana hedef üniversitelerimizi dünya çapında derece ve başarılarıyla ilk sıralara taşımak varken sadece tartışıyoruz..
Dizayn edip, kurguladıkça çatışıyoruz....

5816 KALKACAK DİRETMESİ!

Bunu anlayan beri gelsin..
Sosyal medyada 5816 kalkacak hastagi açıp inadına Atatürk düşmanlığı yapmak!
Bu nasıl bir kin?
Ve bu kin üzerinde nabız yoklama... Ego tatmini..
Bir yandan Dilipak'lar hastag'in peşinden koşup "5816'yı kişi bağından bağımsız olarak düşünün. Bu yasa hukuka uygun değil. Hukuka uygun olmayan yasa suç aletidir." diyor..
Diğer yandan "10 Kasım'da saat 09:05'te kenefe (tuvalete) gidin" yorumu yapan Püsküllü Kadir ve yandaşlarının buna verdikleri destek..
Yok.. Kişi bağından bağımsızmış!
Yok bilmem ne!
İşte bugün..
Bu kafaların, paralı trollerinin olmayan zekalarıyla mikserledikleri ülkede böyle bir tabloda var.
Haa nedir bu 5816 diyeceksiniz şimdi, onuda söyleyeyim..
Atatürk aleyhine işlenen suçlar hakkında kanun...
25.07.1951 de Demokrat Parti tarafından çıkarılmıştı.
Özünde...'Hakaret etme, sövme, saygılı ol' diyor...
Bu kadar...
O tarihlerde Mustafa Kemal Atatürk gibi bir dünya lideri olmasaydı, bugün nasıl bir Türkiye olurdu?
Sordunuz mu kendinize?

GÜNÜN SÖZÜ:
"Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar."
(Mustafa Kemal ATATÜRK)