Hava Durumu

Geleceğin benzini, lityum karbonatta Türkiye neden fark yaratmasın?

Yazının Giriş Tarihi: 09.03.2021 08:13
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.03.2021 08:13

Bu tanımı Goldman Sachs yapıyor... "Geleceğin benzini - lityum karbonat''ı.

Kimine göre Amerika'da bir yatırım bankası Goldman Sachs, kimine göre küresel tefeci.

Ana ilgi alanlarından biri haline gelmiş lityum karbonat.

Çin ve ABD birbirlerini bu pazarda egale etmek için yırtınıyorlar.

Çünkü geleceğin petrolü..

Beyaz altını...

Birçok tanım.

Elektrikli otomobil, otonom robotların en temel maddesi.

Belki bu tanımlar son dönemlerde dağarcığımıza girdi.

Ama biraz ötesine bakmalıyız.

Hatta, direkt odaklanmalıyız.

Lityum karbonat bor atıklarından elde ediliyor.

İşte burada Türkiye faktörü ön plana çıkıyor.

Çünkü dünya bor madenlerinin yüzde 73'ü ülkemizde.

1 milyar tondan fazla bir rezervden söz ediliyor. Tam bir cevher...

2020'in son ayında Eti Maden'in, Lityum Karbonat Üretim Tesisi bu yüzden gerçekten çok önemli.

İlk etapta yılda 10 ton sonrasında 600 tona ulaşacak.

Dünyada ciddi anlamda bir ilki yapıyoruz.

Ve bu madenlerde burnumuzun dibinde.

Bigadiç, Emek, Kırka'da.

AR-Ge'ler işe yaradı ve şimdi borun sıvı atıklarıyla lityum üreteceğiz.

Bununla beraber elektrikli araçlar, elektrikli aletler, küçük ev aletleri, tablet, telefonlar ve bir çok akıllı teknolojiye ana kaynak lityum karbonat olacak.

Eti Maden'in üzerinde adeta yarının devriminin sorumluluğu var.

Geriye sadece bunu doğru anlatıp, dünyaya pazarlamalıyız.

Avrupa Birliği'nin de , Amerika'nın da, en önemli gündem maddelerinden biri bu konu.

Sadece Almanya'nın pillerle ilgili projelere 3 milyar euro finansman desteği biliniyor.

Ve uzmanların...

"Geçmişte petrolün ambargo ve arz/fiyatlandırma politikalarıyla stratejik bir silah olarak kullanılması gibi, gelecekte de otomobillerden otonom robot ve makinelere kadar birçok alanda kullanımı zorunlu olan lityum madeni benzer bir silah olarak pek tabii kullanılabilir." yorumları çok önemli.

1958'li yılların sonunda Nato, sonrasında bazı yabancı firmalar ülkede bor madeni stratejileri üzerine hep ince hesaplar yapmıştır. Şimdi bizim 'geçti Bor'un eski pazarı' deme zamanımız, eşeklerini neree sürerlerse sürsünler...

Geçmiş dönem siyasetlerinin, ya da teslimiyetlerinin ötesinde ulusal bir politikayla hareket ettiğimizde kendi topraklarımızdaki havzaların önemi yarın adına açıktır.

Özetlersek..

Türkiye'nin lityum hamlesi, elindeki bor madenlerinin yeterliliği-yle dünya pazarlarına yeni bir bakış getirecektir. Getirmeli de..

Politikaları, pazarlama sistemlerini yerinde yapabilirsek, ciddi kazançlar elde edebiliriz....

Hatta becerebilirsek trilyon dolarlara hükmeden Goldman Sachs gibi kurumların kendi içlerinde uyguladıkları 'Kamusal alanda gösteriş yapmayın. Zenginliğinizi mümkün olduğu kadar saklayın' stratejilerini şimdi biz uygulayalım.

Gösteriş yapma, sakla , geliştir ve geleceğe hükmet.

BOR NERELERDE KULLANILIR?

Borun kullanım alanları oldukça fazla ve giderek artıyor. Son yıllarda teknolojideki gelişmeler, nanoteknolojinin endüstride kullanımının artması gibi etkenlerle bora duyulan ihtiyaç da doğru orantılı olarak artıyor.

Her sektör bordan faydalanmanın yollarını arıyor. Genel olarak bakıldığında yaklaşık 500 farklı üründe bor izine rastlamak mümkün.

Hafif olan bor, sürtünmeyi azaltması, enerji verimliliği sağlaması, ısıya karşı dayanıklılığı sebebiyle birçok üründe tercih ediliyor. Kimyasal yapısı sebebiyle hidrojen bileşenleriyle birlikte enerji üretiminde de borun önemi giderek artıyor. Borla enerji üretim çalışmaları çerçevesinde yapılan bir araştırmaya göre 200 gram borla 50 megabayt elektrik enerjisi üretilebiliyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.