Hayat eve sığar ama sivil toplum torbaya sığar mı?

Aslında ne yalan söyleyeyim.

Farkında olduğum bir konu değildi.

Öyle abanmışızki gündelik yaşama.

TBMM' de bir görüşmenin detaylarına odaklanamadık..

Türkiye Kent Konseyleri Platformu'nun ortak çağrısı dikkat çekici.

Detayları da önemli...

"Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Yasa". İlk bakışta çok anlamlı ve hepimizin kabul edebileceği bir madde gibi görünmektedir. Gerekçede ise açıkça bu yasa teklifinin "Yardım Toplama Kanunu ve Dernekler Yasası'nda değişiklik yapılarak, denetimlerin artırılması ve idari yaptırımların daha etkili uygulanmasına yönelik hükümler düzenlemek" amacı ile kaleme alındığı belirtiliyor.43 maddeden oluşan bu teklifin 7. Maddesinden başlanarak 'Dernekler Yasası ve Yardım Toplama Kanunu'na ek yaptırımlar getiriliyor. "

Benimde bireysel fikrim kitle imha silahları konusunda aynı.

Dünya da ve bölgemizde ki savaşlara baktığımızda böl-parçala-yönet-pazarla stratejileri çok açık ve net. Bu işin kazananları da elbet ortalığı karıştırıp sonra hak hukuk adı altında her tür silahı satanlar.

Ancak karar vericilerin gündeme getirdiği yasanın alt başlıkları tepki doğurdu.

İnsan Hakları Derneği,Türkiye İnsan Hakları Vakfı,İnsan Hakları Gündemi Derneği,Hak İnisiyatifi Derneği,Yurttaşlık Derneği,Eşit Haklar İçin İzleme Derneği,Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi, Kent Konseyleri Platformu ve çok sayıda sivil toplum kuruluşundan uyarılar, çağrılar geldi.

Ve şöyle denildi.

" Üye aidatları ile ayakta duran derneklerin suç örgütlerini besleyecek kadar ne finansmanı ne de niyeti vardır. Bu yasa teklifi ile asıl amacın, "mal varlığını dondurma" ile sınırlı olmayıp keyfi bir biçimde dernek yönetimlerini görevden alarak ya da idare eliyle faaliyetlerine son vererek çalışamaz hale getirme girişimi olduğundan kuşkulanmaktayız. Yapılmak istenen nedir? İfade ve örgütlenme özgürlüğü önüne konulan engellere bir yenisi ekleniyor. Olağanüstü halin fiilen sürdüğü ülkemizde, bu kez de yasalar üzerinden yeni yaptırımlarla korku duvarı pekiştiriliyor. "

Kanun teklifiyle birlikte bireysel haklara dokunulduğununda altı çiziliyor..

Ve teklifin yeniden düzenlenmesi, uluslararası anlaşmalara ve Anayasay'a uygun hale getirilmesi isteniyor.

Bu durumda kanun yapıcılarında mutlak yorumları olacak..

Meclis İnsan Hakları Komisyonundan, hukukçu tüm vekillerin değerlendirmeleri önemli..

Görüşlerini aktarırlarsa paylaşacağım...

Terör, şiddet, silah, hatta sigaraya kadar karşı olan bir birey olarak 'önce insan' felsefem hep bakidir...

Sonuçta, hayatı bugünlerde eve sığdırsak ta...

Sığdırmaya çalışsak ta...

Sivil toplum torbaya sığar mı?