İznik'te 1.700 yıl sonraki tarihi konsil fırsatını kaçırmayalım!

Başından buyana yıllardır söylerim.

Dilimde tüy bitmiştir..

Bu kentin mutlak ve mutlak aynen New York, Helsinki,Stokholm, Glasgow, Edinburg'un yaptığı gibi gibi Şehir Pazarlama Ofisine ihtiyacı var.

Profesyonelce yönetilmeli.

Ekonomisinden, sanayisine,tarihine, kültürüne, turizmine kadarda dünyanın her noktasına anlatılabilmeli.

Bir çok fırsat geldi.

Dağın, denizin, sıcak suyunda var..

Doğru sloganlarla ve doğru hamlelerle çok şey yapılabilir.

Basit bir örnek..

Avrupa kentleri arasında çöküşteki sanayi şehri, en sağlıksız şehir olarak nitelendirilen Glasgow, 1961'de 1.1 milyondan fazla nüfusa sahipken 1991'de 662.000'e gerilemiş ve 1980'lerin başında şehrin pazarlanması fikri ile proaktif ve iki yönlü stratejiler geliştirilmiş. Bunun sonucunda iç yatırımlar artırılmış ve şehir imajının gelişimi sağlanmış. Şehir pazarlaması sayesinde 1984 yılında 4 olan otel sayısı 2005 yılında 114 otele ulaşılmış. Şehir 1990'larda Avrupa'nın kültür başkenti haline gelmiş.

Türkiye'deki şehirler belki dünyadaki örneklerden çok daha kendine özgü satılabilir özellikleri olmasına karşın pazarlama düşüncesiyle yoğrulmadığı için sorunlarla boğuşuyor..

Mesela bakın İznik..

2025 yılında 1.İznik Konsili'nin 1.700. yıldönümü kutlanacak..

MS 325 yılında İmparator I. Konstantin tarafından Roma İmparatorluğu'nda resmî din olacak Hristiyanlığın içerisinde tartışılan bazı konuları netleştirmek amacı ile toplanmıştı.

İznik bu yüzden Hristiyan dünyası için özeldende ötedir.

İkinci Konsil'de 24 Eylül 787'de toplanmıştı.

Papa Francis ile Ekümenik Patrik Bartholomeos'un Kudüs'te bir zirvede bunu konuştukları biliniyor. 2014'ten bu yana gündemde..

Yani Vatikan 2025 için yeniden İznik'i işaret ediyor.

Al sana tarihi fırsat.. Önümüzde 4 yıl var..

Doğru hamlelerle şehri tanıtma adına çok önemli.

Şehri yönetenler ortak akılla birbirine entegre olup turizm dünyasıyla el ele verip İznik'le, şehri tüm dünyaya anlatabilir. Yeterki isteyelim..

Evet salgın pandemi var, yarın ne olacak belli değil...

Fakat herkes üzerine düşeni yapmalı...

İnanç turizmini kimse yabana atmasın...

Tüm altyapı eksikliklerinin tamamlanarak bu turizmi kullanıma açmalıyız..

Bakın dünya genelinde sadece inanç turizminde seyahet eden 300 milyon kişinin harcadığı rakam 20 milyar dolar...

Niye pastayı 2025'te İznik'le taçlandırıp, şehre, Uludağ'a bütüne yaymayalım..

Otellerimizin hepsi turisti en iyi şekilde ağırlamaya hazır.

Yüzyılın değerleriyle birlikte aydınlık stratejimizi kullanalım.

Bu treni lütfen kaçırmayalım...

Ha üstüne hızlı trende bir an önce gelirse... 'misss' gibi olur...

Şehri ulaşılabilir kıldıkça bir adım daha öteye gideriz..