J.P.Morgan beni niye şaşırtmadı?

İşin içinde Amerika olunca... Yorumum açık..

O yüzden..

ABD'li yatırım bankası JP Morgan Chase'in Avrupa Süper Ligi hamlesinde 4 milyar euro'luk finansal desteği sağlamasının da ardında aklınıza gelebilecek her tür tezgah açıktır.
Teknik Direktör Lucescu'nun "Avrupa Süper Ligi asla kabul edilemez. Arkasında Amerikalılar var. Futbolu bir iş olarak görüyorlar, spor değil. Futbol, işçilerin sporu olarak büyüdü. Her şeyi yıkıyorlar. Futbol sadece bu ülkelerden ibaret değil. Rekabeti yok ediyorlar. Utanç verici!" yorumunun ötesine bakmalı.

J.P.Morgan'ın lige sağladığı finansman yüzde 2-3 arasında bir faize sahip olacakmış.

Niye utansın ki, paranın efendisi.

23 yıllık bir dönemi kapsayacakmış bu anlaşma.

Daha ilk hamlede tüm dengeleri sarstılar baksanıza..

Ekmek, su, futbol..

Damardan girdiler anlayacağınız.

Türkiye siyasetine dair de geçmiş dönemlerde Mehmet Şimşek, Naci Ağbal gibi isimleri akılda tutmaya gayret etmişlerdi.

Dünya medyasında da sık sık manipülasyonları gündeme gelmiştir.

Kartel oluşturmak..

Yatırımcıları çıkarlarına göre yönlendirmek...

Kara para..

Faiz ve döviz oyunları...

Haklarında açılan bir yığın soruşturma..

Trilyon dolarlarla oynarken, 3-5 milyar dolarlık cezalarla da işleri yırtan varsal Amerikalı ailelerden..

AB Komisyonu'nun banka hakkındaki soruşturmaları da akıllarda..

Finansal hileler, 10 trilyon dolarlık kredi türevleri sektöründe rekabete zarar vermek gibi..

Özetlersek, Avrupa futbolunu bölüp parçalama hamlelerindeki rakamlar onlar için devede kulak.

Pandemi sürecini anlık fırsat olarak gören J.P.Morgan'lar doyar mı?

Doymaz...

Entrikalar,anlaşmazlıklar, sözde devrimler, turuncular, maviler, savaşlar, her tür teoride yeni senaryolar yazmaya devam ediyorlar..

Hedefleri tamamen kendi kontrolleri altında olacak tek bir 'dünya devleti' stratejisi.

Ülkenin adı para.

Başkenti dolar..

Dolmazsa da zaten dolduruyorlar...

Şaşırmadım yani!