Kılıçdaroğlu mıknatıs gibi 

CHP'nin Ankara'da meclis grup toplantısını izliyorum.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun veda ettiği, son toplantısı.
İzlenimim şu.
Duygusal..
Kucaklayıcı.
İnandırıcı..
Gerek salon, gerek koridorlar hınca hınç dolu.
Elbet, Akşener'in masaya geri dönmesiyle oluşan psikolojik rahatlama insanların yüzüne yansımış.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları bir çok CHP'liyi ağlattı.
Ama en çok dikkat çekense..
CHP liderinin 6'lı masanın ortaklarına dair tanımları.
Mert,ana kucağını da, masaya yumruk atmasını da bilen, arada ülkücü damarı kabaran Meral Akşener,
Bilge lider, siyasi aktör Temel Karamollaoğlu,
Cesur genç Ali Babacan,
Entelektüel, çaba sarfeden, uyumayan Ahmet Davutoğlu,
Menderes ve Demirel'in yüzünü yansıtan Gültekin Uysal..
Ve diğer iki kişi..
Ekrem İmamoğlu 'evladım'
Mansur Yavaş 'dostum'
Bana samimi geldi.

Dikkatimi çekense şu.
Çok farklı tabanlar aynı masada bir arada.
Düşünsenize, Milli Görüş'ün merkezinde CHP Genel Başkanını Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklıyorsunuz.
Saadet, saadet olalı böyle Saadet görmedi.
Kılıçdaroğlu krizi yapıcı fırsata döndürdü.
Mıknatıs gibi oldu adeta.
Dün Erdoğan'ı çok şiddetli eleştiren Devlet Bahçeli, Süleyman Soylu,Numan Kurtulmuş bugün onun yanında siyaset yaparken.
'6 benzemez' olarak eleştirilen Millet İttifak'ının ortakzhareketini eleştirenlerin aynada kendileriyle yüzleşmeleri lazım.