AYM'nin, HDP'nin kapatılması talebiyle ilgili açılan davayı kabul etmesi bildik siyaseti ne kadar değiştirecek?
İsimler, cisimler.
Özneler, nesneler yer değiştirecek sadece.
Biraz yeni gündem yaratılacak.
Bu o partiye verilen oy oranını düşürmeyecek. Evet, HDP'yi çok yönlü tartışırız.
Terör örgütü PKK ile arasına koymadığı mesafe en büyük handikapıdır. Yine o partiye verilen tüm Kürt oyları aynı kulvardaymış gibi görmeyi gerektirmez. Asıl mevcut tüm siyasi partilerin Kürt tabandan alamadığı oyun hesabını iyi yapması gerekir. Deniz Seyrek, Sözcü'de, 'meraklısan parti kapatma rehberi' başlıklı bir yazısında partilerin kapatılma gerekçelerini şöyle sıralamıştı. Bölücülük: TİP, TEP, TBKP, SP, HEP, ÖZDEP, STP, DEP, SBP, DDP, EP, DKP ve HADEP (13 Parti)
Laiklik karşıtlığı: MNP, HP, ÖZDEP, RP ve FP (5 parti)
Bu rakamlar...
İsimler şunu açıkça gösteriyor. HDP kapanır, yerine bir başkası gelir.
O başkası zaten hüllesini çoktan hazırlamıştır. Dolayısıyla her ne kadar 'parti kapatmaya karşıyız' görüşleri söylense de çoğu zaman tribüne oynuyoruz.
Dünün Refah Partisi, Fazilet Partisi'ni düşünün.. Ya da Dep'i, Hadep'i..DTP'si (2009)..
Yerlerine yenileri gelirken siyasi bakışta, ideolojilerde ne değişti?
Koskoca bir hiç...
Elbet sebep ve gerekçeleri göz ardı etmeden demokrasi gereği özgürlükleri savunacağız...
Fikirleri önemseyeceğiz.Silahsız, çatışmasız devlet içinde devlet olmadan... Laik, demokratik, Cumhuriyet gerekleriyle... Bir bütün olmayı, bunu sindirmeyi.
Ve buna nasıl bakacağımızı.
Siyaset felsefesinin temel kavramları açıkken... Otoritenin temel kaynağı halkken...
Demokratik mi bakacağız, teokratik mi?
Konu aç, kapa artema musluk değil ki!