Yüzde 7 devrim mi, yoksa çikolata mı?!

Ülke seçim barajının yüzde 7'ye inecek olması bir çok tartışmayı beraberinde getirdi.

Beraberinde iktidarın bu konuda çok özel hesaplar yaptığı görülüyor.

Açıklamaların ardından şöyle biraz bekledim.

Yorumları okudum, eleştirileri dinledim...

Herkes eteğinde ki taşı döktü.

Uygulamadan anladığım şu.

İktidar, millet ittifakına karşı son hamlesini yaptı.

İttifakın oyu, barajı geçerse tüm partilerin oyu olarak görülecek.

Fakat milletvekili seçimlerinde her partinin oyu ayrı olarak hesaplanacak.

Yani hesap artık eskisi gibi olmayacak.

Düne kadar ittifak oylarının toplamı alınıyordu.

Özellikle oy oranı düşük partiler için milletvekili çıkarmak dahada sıkıntı olacak.

AK Parti ve MHP'nin üzerinde birlikte oluşturdukları yüzde 7 projesi ve detayları sonuç getirir mi?

Böylece adına aşina olduğumuz, D'Hondt sistemi de arşive kalkacak.

Belçikalı hukukçu ve matematikçi Victor D'Hondt tarafından 1878'de tasarlanmış nispi temsil sisteminden söz ediyorum.

Türkiye’de 1961’den bu yana..

1965 Millet Meclisi genel seçimi ile 1966 Millet Meclisi ara seçimi dışında, tüm milletvekili genel ve ara seçimlerinde D’Hondt sistemi uygulanmıştı.

Türkiye dışında..

Arjantin, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Doğu Timor, Ekvador, Finlandiya, Galler, Hırvatistan, İskoçya, İsrail, İzlanda, Japonya, Kolombiya, Macaristan, Makedonya, Paraguay, Polonya, Portekiz, Romanya, Sırbistan, Slovenya, Şili ve KKTC 'de bunu benimsemişti.

Aslında masabaşında yapılan bu ayarın piyasası önemli.

Maya tutacak mı?

Bireysel fikrim..

Ekonominin ateşi..

Enflasyonun benziniyle hep yanacak gibi.

Çünkü bu tablonun düzelmesi öyle birden kolay değil.

O yüzden seçmenin D'Hondt kalkmış, kalkamamış..

Umursayacağını sanmıyorum.

Oy veren çoğumuzun Belçika matematiğinden haberi bile yok.

Bildiğimiz, aklımızda ki Belçika'nın çikolatası...

Onu da zatan almaya kimsenin gücü yok..

Sürekli cepten yerken.

Evdeki hasabın çarşıya uyacağını hiç düşünmüyorum.

Çarşı artık herşeye karşı..

Hatta yüzde 7'ler iktidar ortağı için bile sürprizlere gebe.

Dedi dersiniz!

Ne çok 'dedi'm birikti değil mi?