Bursaspor Kulübü’ne girip, çıkmamayı alışkanlık haline getiren menajerler Özlüce’nin yolunu unuttu!
Elbette Bursaspor’a fayda sağlayabilecek, ya da yapılan transferlerde futbolcuların temsilcileri olan menajerlerden bahsetmiyorum.
Bursaspor’un ilini kemiğini kurutmaya çalışan, yöneticilerle gündelik dostluklar kuran o menajer kılıklı isimleri söylüyorum.
Ne günlerdi ama!
‘Bursaspor bitti, bir darbe de biz vuralım’ diyen insanlarla doluydu bir zamanlar Özlüce İbrahim Yazıcı Tesisleri.
Bugüne geldiğimizde ise aramaya dahi çekinilen bir kulüp haline geldi. Ağır başlı yöneticiler ve işi bilen profesyonellerle dolu.
Hiç mi arayan yok? diyebilirsiniz. Haklısınız, çünkü var.
Transfer döneminin en hızlı kulübü olan Bursaspor’u aramazlarsa eksik kalırdı zaten!
Aldığım bilgiye göre de genellikle önce hal hatır sorup, kulübün maddi olanaklarını merak ediyorlarmış.
Yine aynı senaryo… “Elimde bir topçu var Messi” deyip, 100’lük topçuyu 800’e verme girişimleri…
Ama bu günler çoktan geride kaldı.
Hatırlıyor musunuz? Başkan Enes Çelik, transferlerin %100’üne teknik direktör de karar veremez tarzında bir şey söylemiş, sonrasında hoca ile yollar ayrıldığında o getirdiği topçunun tüm maddi külfetini kulüpler çekiyor diye de eklemişti.
Çok haklı.
Mevcut teknik adam için bunu düşünen bir başkanın, menajere olan tavrının nasıl olacağını siz hayal edin.
Bursaspor’un altyapısına tabiri caizse salça olanlar da yavaş yavaş uzaklaştı Vakıfköy’ün o temiz havasından.
Yakın zamanda yeşil-beyazlı forma ile yıldızlaşacak bazı isimler var aklımda. İsimlerini sayamadığım genç kardeşlerimden şimdiden özür diliyorum. Emir Kayacık, Kerem Matışlı, Ensar Durman, Emre Işık, Eray Duman, Enes Çalışkan, Arda Ahmet Güneş, Ahmet Efe Çakmakkaya, Selahattin Sevim ve Ercüment Sancaklı gibi isimleri, gelişim sürecinde eksik kalmazlarsa hepsini bir yıldız adayı olarak görüyorum.
Vakıfköy’den çok yıldız adayı geldi, geçti. İşte burada isimlerini saydığım veya saymadığım tüm topçuların bilinçli bir aileye, arkadaş ortamına ve en önemlisi de futbola olan konsantrasyona ihtiyacı var. Diğer konular zaten kulübün ve hocaların işi.
Bursaspor’dan kaçırılan veya kaçan futbolcu duyamayacak olmak içimizi rahatlatıyor. Enes Çelik de bunu demiyor mu zaten!
Güvenilir yönetim istediniz işte buradayız. Hadi şimdi desteğe…