Bursaspor’u ilgilendirmez!

Dile kolay 8-0…

İsterdim ki 10 olsun…

‘Ne kadar acımasızsın’ demeyin sakın!

Bursaspor’un son yıllarda çektiğini bir Allah bilir bir ben bilirim.

“Bursaspor kümeye tezahüratlarının” yanı sıra burada dile getiremediğim bir sürü argolu tezahüratlara maruz kaldı yeşil-beyazlılar. Hem de gencecik çocuklarla mücadele ederken, maddi zorluklarla boğuşurken.

Kimse acımadı!

6 sene önce Süper Lig’de düşerken kahkahana atanlara şimdi acıyacak değiliz.

Acıma, acıncak duruma düşersin demiş atalarımız. Doğru söylemişler.

Bandırma’da göbek atanları da unutmuyoruz. Bursaspor hafızası kuvvetlidir, zamanı gelince cevabı hem tribünde hem de sahada verir. Bu 8-0’lık skor güzel mesaj oldu.

Rakip öylemiş, böylemiş Bursaspor’u ilgilendirmez.

Bursaspor, Süper Lig’e çıkana kadar o rakip zayıf, bu rakip güçlü, o rakip dost, şu rakip düşmanları unutacak. Hiçbiri Bursaspor’u ilgilendirmez.

Futbolcular çıkacak atabildikleri kadar gol atacak, kazanacak, Başkan Enes Çelik’in de hayalindeki gibi ‘Winner Takım’ olacak, Süper Lig’e çıkacak. Tek yol bu.

Senelerdir söylüyorum. Bursaspor’un bir tane rakibi var o da kendisi. Süper Lig’de mücadele ederken de defalarca dile getirdiğim bir sözdür bu. Takip edenler iyi bilir. Bursaspor kendi içinde güçlü olduğu zaman rakip tanımıyor, kendi içinde karıştığı zaman da rakipler Bursaspor’u tanıyamıyor.

Şu andaki yönetim anlayışı zaten sahaya da tribünlere de yansıyor.

Maça gelecek olursak Bursaspor’un saha içinde dağınık bir görüntü çizdiğini görmüşsünüzdür. Ancak ben Yeni Malatyaspor’la oynanan maça resmi bir lig müsabakası olarak bakmıyorum.

Bursaspor lige bu hafta oynayacağı 1461 Trabzon FK ile oynayacağı maçla başlayacak. Malatya’da oynanan karşılaşma bir antrenman maçı edasında geçti, Adem Çağlayan da o yönde hamleler yaptı.

Ligde 3-4 tane çok zayıf takım var. Bu takımlarla oynanan maçlarda Bursaspor’u değerlendirecek değiliz. Yapacağımız yorumlar futbolculara da haksızlık olur. İyi veya kötü diyemeyiz. Çünkü ortada rakip yok. Maç 100 dakika oynansa 10-11 olacaktı.

Ama maç içinde arkadaşlık seviyesine dikkat çekebiliriz. Erzurum kampında da söylemiştim, 40 yıllık Bursasporlu gibiler. Bu arkadaşlık seviyesinin yüksekliği, gelecek için oldukça önemli.

Bu takıma transfer gerekiyor mu, gerekmiyor mu? sorusunun cevabını da bu maçta bulamayız.

Transfer dönemi 12 Eylül’de bitiyor. Yineliyorum, Bursaspor fırsat transferi yapabilir. Bütçeye uygun, kalite bir ayak neden alınmasın? Veya Süper Lig ekiplerinden bir kiralık formülü neden olmasın?

Buna kararı Adem Çağlayan ve yönetim verecek. Allah korusun daha önceki yazımda da belirttim sakatlık olursa da acil bir transfer hamlesi yapılacak. Bu konuda liste de belli. Umarım gerek kalmaz.

Şimdi sırada 1461 Trabzon FK maçı var. Lig tam anlamıyla o zaman başlayacak. Bursaspor’un kağıt üstünde rakipleri de az çok belli. Kimseyi küçümseyecek durumda olmamakla birlikte, kimseyi de gözümüzünde büyütecek pozisyonda değiliz. Bursaspor kendi içinde güçlü olduğu müddetçe, taraftarını da arkasına alarak yenemeyeceği takım yok bu ligde.

Eski tezahüratlardan bir tanesini Süper Lig yolculuğuna uyarlarsak; ‘Bizler inandık, siz de inanın, bizim için kupaları alın’ diyelim ve gelecek için Bursaspor’a başarılar dileyelim…