Bursaspor’un gündeminde transfer var!

Bursaspor camiasının büyüklüğünden fazlasıyla bahsediyoruz. Bu durumun yanında bir de bu camianın futboldan iyi anladığını eklemek lazım…

Yönetim, teknik ekip ve futbolcular adına dezavantaj olarak gözükse de bana sorarsanız inanılmaz iyi bir durum.

İyi futbolu alkışlayan, baş tacı yapan o taraftar, kötü oyun karşısında da sus pus evinde oturmaz.

Bursaspor ligde oynadığı 3 maçı da kazandı. Yeni Malatyaspor maçını saymazsak geriye 2 maç kalır.

1461 Trabzon FK ve Yeni Mersin İdman Yurdu ile oynanan maçlara baktığımızda rahat maç seyredemediğimiz net ortada.

Her iki maçta da puan kaybı yaşanabilirdi. Özellikle Yeni Mersin İdman Yurdu mücadelesi beni biraz endişelendirdi. Sadece beni değil tüm Bursaspor’a gönül verenler maçın 65. dakikasında sonra ecel terleri döktü.

2 haftada 6 gol yiyen ve puanı olmayan Mersin ekibine karşı daha farklı bir Bursaspor izlemek istiyor camia. Yönetim de, taraftar da, bizler de, teknik heyet de, hatta futbolcuların kendisi de, neredeyse rakipler bile, bunca yatırım ve çabanın karşılığını sahada görmek istiyorlardır mutlaka.

Başkan Enes Çelik 11 yeni transferi boşu boşuna yapmadı elbette! Ama geçen seneki kadro hiç değişmese, bu 3 haftada farklı bir tablo görür müydük? Bence görmezdik. Ama Başkan Enes Çelik ve camia görmek istiyor. Görmek istemekte de sonuna kadar haklılar!

Görev kime düşüyor? Önce Adem hocaya sonra da futbolculara.

Futbolcuları tek tek yorumlamak zamanlama olarak haksızlık olur. An itibariyle iyi oynayan da kötü oynayan da kendini biliyor. Ama Adem Çağlayan’ın sözleri bizim için önemli.

1461 Trabzon ve Mersin deplasmanında hop oturup hop kalktık. Gol yemediğimize şükretmemiz gerekiyor.

E peki böyle mi devam edecek? Taraftar oynanan oyundan pek de memnun değil! Açık ve net.

Daha önceki yazımda da belirttim, “Takımın zamana ihtiyacı var” gibi sözler, Başkan Enes Çelik tarafından aylar önce bloke edildi.

Maçların sonlarına doğru enerji anlamında izleyenlere güven vermeyen bir Bursaspor görüyoruz.

Erzurum kampında bizzat Adem hocanın kendisine şunu söyledim: “Hocam, antrenmanları basına kapalı yapıyorsunuz. Yapmayın. Takımın çalışıp çalışmadığını biz göremez ve kamuoyuna anlatamazsak, maçtaki görüntüye göre yorum yapmak zorunda kalırız. O yüzden lütfen antrenmanları basına açın” dedim.

Bu söylemime rağmen Erzurum’dan dönen Bursaspor’un tek bir idmanı tek bir dakika dahi açılmadı.

Maçlar öncesinde basın toplantısı düzenleyelim demem de havada kaldı ki hiçbir maç öncesi basın toplantısı düzenlenmedi.

Ne yapalım sağlık olsun. Adem hocama buradan soru sormak da bana yakışmaz, kısmetse bu hafta idmanlar açılır bir de güzel bir basın toplantısı düzenlenirse o vakit sormak isterim. Çünkü antrenmanlardaki Bursaspor ile maçtaki Bursaspor arasındaki farkı merak ediyorum!

Gelelim transfer muhabbetine.

Türkiye’de yaz transfer dönemi 12 Eylül Cuma günü saat 23.59’da sona erecek.

Peki kalan bu sürede Bursaspor’un gündeminde transfer var mı?

Evet var.

Bu transferin hangi bölgeye yapılacağı ve kimlerle görüşüldüğüne yönelik bir bilgi vermek kulübü zora sokar. Bekleyip göreceğiz. Ama Bursaspor her an bir transfer bombası patlatabilir.

Bu arada Furkan Soyalp’le ilgili bir girişimin olmadığını duydum. Birinci ağızdan aldığım bilgiye göre Furkan gümdende yok. Gündeme gelir mi? Orasını bilemiyorum. Ama bugüne kadar böyle bir temasın olmadığını öğrendim.

Kalan kısa sürede Bursaspor’un transferde nokta atışı yapacağına inanıyorum.

Farkındaysanız yönetim de, izlediğimiz futboldaki eksiklerin farkında. O yüzden kolları sıvadı.

Bursaspor’un şampiyon olacağına inancımız tam. Ama karnımız ağrıya ağrıya değil de kaşıya kaşıya şampiyon olmak için harcanan enerjinin doğru kullanılması gerektiğinin de farkındayız.