48 saatlik bir yolculuk...

Hayat, bazen hiç beklemediğiniz bir anda tutar elinizden ve sizi bilinmez bir yola çıkarır. Benim yolculuğum da tam olarak böyle başladı...

Tam 48 saat süren, nereye gittiğimi bile bilmediğim, adeta bir hızlı trenin içindeymişim gibi başlayan bir yolculuktu bu. Her şey öylesine hızlı gelişti ki... Tünelin içi karanlıktı belki, ama o karanlığı dostlarım, evlatlarım, sevdiklerim öyle bir aydınlattı ki… Kalbim yeniden umutla doldu.

Çok şükür, atlattık.

"Hiçbir şeyim yok" derken bir anda kalbimle yüzleştim. Bypass ameliyatı geçirdim. Zor bir süreçti… Ama bugün buradayım ve iyiyim. Bir süreliğine işlerimi evden yürüteceğim. Bu zorlu yolda, beni bir an olsun yalnız bırakmayan güzel yürekli insanlara teşekkür etmeden geçemem...

İlk teşekkürüm; yoğun bakımın soğuk, sessiz duvarları arasında gözümü açtığımda karşımda gördüğüm Safa Yaşar Çelik’e… Onu orada görmek, yüreğimin en derin yerine kadar işleyen tarifsiz bir güç verdi bana. Sessiz duruşunun ardında taşıdığı o kocaman kalp, içtenliği, samimiyeti… Her sözü, her bakışı ayrı bir umut oldu. Minnettarım.

Şehir dışından kalkıp gelen, hastane kapısında yanımda duran Sayın Bakan Faruk Çelik’e de gönülden teşekkür ediyorum. Varlığı bile başlı başına bir moral kaynağıydı.

Doruk Hastanesi'nin çok kıymetli hekimleri Prof. Dr. Osman Tiryakioğlu ve Doç. Dr. Sinan Demirtaş… Sizlere, beni yeniden hayata bağlayan ellerinize, emeğinize, insanlığınıza minnettarım.

Ve elbette sabırla, şefkatle yanımda olan tüm hemşire arkadaşlara ve sağlık emekçilerine…

İyi ki varsınız. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ederim.

Her gün yanıma gelen, Bursa siyasetinde derin izler bırakmış değerli büyüğüm Mustafa Esgin’e, Teşkilatın ruhunu bilen, vefasını gösteren kıymetli milletvekillerimiz Ahmet Kılıç ve Refik Özen’e, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve Genel Sekreter Doç. Dr. Ergün Halisçelik’e gönülden teşekkür ediyorum. Varlığınız, yüreğime güç kattı.

Eski siyasetin vefalı iki ismi Zeki Temiz ve Harun Topçu, “Abi, her zaman yanındayım” diyerek nezaket ve vefa örneği sergileyen Hüdai Yazıcı…

Her birinizin yüreğimde yeri çok özel.

Ve her zor zamanın kadim dostu Erdal Türkoğlu… Senin kardeşliğin her zaman baki. İyi ki varsın.

Bursaspor Başkanı Enes Çelik…

Her zaman sessiz ama güçlü bir destek oldun. Sezon açılışında hastaneye kadar gelip o içtenlikle “Abi” deyişin… O kısacık an, kalbimde ömürlük bir iz bıraktı.

Bursaspor Genel Müdürü Hüseyin Yeşilkavak…

Tatlı atışmalarımızla, ama her daim samimiyetinle hep yanımda oldun. Sana da kucak dolusu sevgiler kardeşim.

Bu 48 saatlik meşakkatli ama bir o kadar da öğretici yoğun bakım süreci... Sizler sayesinde daha kolay geçti. Acılar hafifledi, kalbim ısındı, ruhum güçlendi.

Ve son olarak...

Büyük Bursa Hakimiyet Ailesi’ne,

Özellikle olayın en başından beri bir abi gibi yanımda olan Namık Göz abime,

Ve telefonla arayıp ulaşamadığım, cevap veremediğim ama gönlümde yeri ayrı olan tüm dostlara...

AS TV’de birlikte emek verdiğim, omuz omuza çalıştığım tüm arkadaşlarıma...

İyi ki varsınız.

Yanımda olduğunuzu bilmek, kelimelerle anlatılamayacak kadar kıymetliydi.

Şimdi, yeniden hayata dönmenin huzuruyla…

Daha sağlıklı, daha güzel günlerde görüşmek dileğiyle…

Sevgiyle, umutla, sağlıkla kalın.