Pınarbaşı nostaljisi

Bir bayramı daha geride bıraktık sevgili okurlarım.. Geçmişte bayram coşkularının dorukta yaşandığı bir tarihi Pınarbaşı Meydanı'mız vardı. Unutulmaz.

Çünkü o yıllar henüz Kültürpark falan yok Bursa'da. Şimdi gelin bir uğrayalım isterseniz o yıllardaki Pınarbaşı'na. Burası; Bursa siyasetinin ve sosyal yaşamın kalbiydi. Genel seçimler öncesi dönemin en ünlü siyasi liderleri Süleyman Demirel, Bülent Ecevit gibi nice isimler bu meydanda binlerce

Bursalı karşısında kürsüye çıktı. Ve hayallerini, vaatlerini asırlık çınar ağaçlarının dalları arasında yankılanan gümbür gümbür sesleriyle duyurdu.

Bursa'nın fetih yıldönümlerinde de Mehter Takımı eşliğinde Kılıç Kalkancı'lar, askerler ve öğrenciler kale önündeki törende petekleştiler hep. Ki bu güzellik şükürler olsun halen devam ediyor.Ama unutulanlar var.

Örneğin, bayram için kurulan sazlı sözlü çadır tiyatroları, köfte ekmekçiler, uçan sandalye, dönme dolap, bedava sigara için nişan alınıp paketlere atılan çember tezgahları, dondurmacılar, tepsilerinde renk renk macun satanlar, hedefe doğrultulan oyuncak tüfekler, kiralanıp Hisar semtinin daracık sokaklarında tur atılan pata pata motosikletler, bisikletler.. Hatta jokeyliğe özenip kiralan atlara binenler, davullar zurnalar ve daha neler neler!.

Bayram dışıda da tarihi meydan semt sakinlerinin nefes aldığı bir yeşil alandı. Türkiye'nin ilk yasal grevini şehrimizde BOİ için örgütleyen sendikacı Salih Tarzan'ın bu meydanda alt katı kütüphane olan minik bir evi vardı. Öğrenciler burada ders çalışır, gürültü yaparlarsa, Tarzan Salih tavana asılı büyük bir çanın ipini kuvvetle çekip onları uyarırdı.

Ayrıca şu an meydan çevresindeki pekçok ağacı diken, sulayıp büyüten ve koruyan da rahmetli Salih Tarzan'ndı. Bu yazımızın ilham kaynağı da; okurlarım Sn.Serkan Özgiray ve Kemal Başeren'in çeşitli tarihlerde gönderdiği bir yakınma ve fotolar..

Okurlarım; havuz başında, BURFAŞ'ça işletilen çayhanenin kapatılmasını eleştirmişlerdi. Ayrıca, geçen 4 Mayıs'ta yayınladığım meydandaki çeşmenin çatısındaki bakır plakaların yok olması yazısı bu kez aynı fotoğraf ve aynı yazı ile; üstelik, noktası, virgülü değiştirilmeden ve başka bir imza ile bir İstanbul gazetesinin Bursa ekinde 7 mayıs günü yeraldı.

Oysa, okurumun yazısını gerekli düzeltme ve düzenleme yaparak bu köşede yayınlamıştım. Ama benim onca emek verip düzenlediğim yazı yeni haliyle bu kez bir başka gazeteye başka bir imza ile aynen transfer (!) edilmişti.
"Hiç olmazsa birkaç kelimeyi, paragrafı değiştirseydin be kardeş" dmekten kendimi alamadım doğrusu!..

Evet; demek ki bu yazı o şahsın çok hoşa (!) gitmiş ki başka bir gazete için aynen kopyalamış ve kendi imzasını atmış. O eki hazırlayanlar bundan habersizdir herhalde. Neyse; belki böyle uygun görmüşlerse de (!) sorun yok!.

Tarihi meydan; dilerim günümüz koşullarına uygun şekilde değerlendirilip yine işlev kazanır.

1 Haziran pazartesi yine bu köşedeyiz efendim. Beklerim. Bu kez bayrama yakın günlerde gönderilen birbirinden ilginç nazar boncuklarımız (!) olacak bu köşede.

NİLÜFER'DE OT ORMANI

"Nilüfer, Ataevler, Nilüfer Hatun Cad. Cumhuriyet Mah. Selvi Sokak'taki geniş bir alan resmen ot ormanı halinde. İnsan boyunu geçen otlar ne zamandır biçilmedi.
Benzer bir durum da aynı bölgede, Barış Mah.'ndeki Dalyan Park yanındaki korulukta.

Buradan gelip geçmek imkansız.

Adeta, orman şeklindeki otların arasında hertür haşaratın olabileceği de unutulmamalı. Otların biçilmesi gerek. Dikkate sunarım."

Nevzat ERGENE