Hava Durumu

Münbiç fayı kırılırsa...

Yazının Giriş Tarihi: 18.02.2018 08:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.02.2018 08:00

Suriye Afrin'deki Zeytin Dalı harekatı ile birlikte Türk-Amerikan ilişkilerinde ciddi bir kırılma yaşandı ve hâlâ artçıları süren sarsıntılar söz konusu... ABD'nin hem mühimmat anlamında hem de eğit-donat noktasında terör örgütlerine desteğini ayan beyan sürdürmesi karşısında Ankara'nın öfkesini dindirmek kolay değil.
Afrin harekatı, ABD'nin yoğun ve ısrarlı itirazlarına karşın kararlılık mesajlarıyla başlatıldı ve yaklaşık bir aylık süreçte sınır güvenliği noktasında Türkiye, kıskandıran bir başarıya imza attı. Hatay ve Kilis'e Suriye topraklarından roket atışlarında çok ciddi bir kesilme yaşandı. Afrin'deki sürecin sona doğru yaklaştığını başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere devletin zirvesi tarafından dillendirildiğine şahit oluyoruz.


Vize krizi ile yeni bir doruk noktasına ulaşan Türk-Amerikan ilişkilerindeki bozulma, Afrin harekatıyla derinleşti. Ne var ki özellikle ABD kanadından peş peşe gelen kafa karıştırıcı ve çelişkili Türkiye değerlendirmeleri sonrası geride bırakmak üzere olduğumuz haftada kritik bir ziyarete ev sahipliği yaptı ülkemiz...
ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya geldi. Özellikle Erdoğan-Tillerson görüşmesi merak konusuydu. Türk dış politikası için belki de son dönemin en önemli görüşmesi denilebilir. Beştepe'deki kritik görüşmeden sonra Çavuşoğlu ile Tillerson'ın ortak basın toplantısıyla birlikte ön plana çıkan fikirler bir anlamda ete kemiğe bürünmüş oldu.
Bakanlar özetle sonuç odaklı çalışma, güvenlik kaygılarının dikkate alınması, gerilimin artırılmaması, müttefikliğin kuvvetlendirilmesi gibi unsurların ortak noktalara dönüştüğünü dile getirdi. Ancak iki bakanın da yaptığı açıklamaya bakılacak olursa Afrin'den sonraki durak olan Münbiç'teki operasyon için anlaşmazlık tam anlamıyla giderilebilmiş değil.
Tillerson, Münbiç için "ABD, buranın bizim müttefik kuvvetlerimizin kontrolü altında olmasını istiyor. Başka herhangi bir gücün buraya tekrar girmesini istemiyoruz. Bu bizim tartışmalarımızın önemli noktalarından biri olacak" dedi. Yani tek başına Türkiye'nin ön plana çıkacağı bir operasyona karşı oldukları mesajını veriyor ABD Dışişleri Bakanı...
Türkiye ile ilişkilerin sürekli ve stratejik olduğunu vurgulayan konuk bakanın "Türkiye ile Suriye'de birlikte çalışmamız önemli. Suriye'de gerilimin artmamasına çalışıyoruz. Suriye Demokratik Güçleri'ne sağladımız desteğin sınırlı olacağını aktardık" sözleri de önemli. Zira, Suriye Demokratik Güçleri denilen oluşumda YPG/PYD var. Tillerson, bu desteğin 'sınırlı' da olsa süreceğini net bir dille ifade etti. Peki 'sınırlı'dan ne anlamalıyız? İşte burası tam bir muamma...
ABD'nin pek de güven telkin etmeyen bu yaklaşımları, bir süredir Türkiye ile ilişkilerini doruk noktasına çıkaran Rusya'nın da radarında... Rus Dışişleri Bakanı Lavrov'un "ABD, Suriye'deki eylemlerinin başından itibaren Kürtlere dayandı ve Türkiye'nin hoşnutsuzluğunu görmezden geldi. Türkiye'nin konumu farklı şekillerde değerlendirilebilir ancak bu konum bir gerçektir ve hiçbir zaman da sır değildi" sözlerini burada hatırlatmak isterim.
Lavroc'un sözleri, Türkiye'nin konumunun dışardan nasıl görüldüğünü ve ABD'nin yarattığı güvensizlik hissinin ne kadar derin olduğunu özetlemesi açısından çok önemli... Türk-Amerikan ilişkilerinin bundan sonraki en önemli sınavı Münbiç olacak. Eğer tutarlı adımlar atılmaz ve güven dip yaparsa Afrin'dekinden daha büyük bir kırılma oluşur. Bu kırılmanın fay hatları bütün Ortadoğu'yu sarsar...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.