Hava Durumu

Dilin (Lisanın) kadar varsın (7)

Yazının Giriş Tarihi: 04.02.2022 08:16
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.02.2022 08:16

Yıl 2008 TBMM başkanı Köksal Toptan başkanlığında Bosna Hersek ziyaretimiz olmuştu. Parlamentolar arası dostluk grubunu da ben temsil ediyordum. Mostar köprüsünü ziyaret etmiş dönüşte Konjic kasabasına uğramıştık. Savaşta minaresinin şerefeden yukarısı havan topu ile vurulan Vardacka camisinin olduğu şehir. Orada TİKA tarafından yeniden yapılan Konjic köprüsü inşaatı devam ediyordu, Köksal bey köprüye yönelince, hemen yan taraftaki kahvehaneden kahvenin mis gibi kokusu geldi.  Selam verdim sade Türk kahvesi “turska kafa bez šećera” dedim. Kahveyi getiren benimle Boşnakça konuşmaya kalktı. Bilmediğimi anlayınca İngilizce, Rusça Almanca Fransızca, İspanyolca, Sırpça sorunca; canım sıkıldı ve bende, Biliyormuş gibi hızlı bir şekilde Arabi, Farsi, Urdu, Peştun diye saymıştım. Allah’tan adam evet der gibi bir hareket yapmadı. Tercüman geldi onun aracılığı ile sohbet ettik. Bunu niçin anlattım.  Bosna da yaşayanlar hadi birbirine yakındır Sırpça ve Hırvatça bilsin diyelim, diğer dilleri saymasına hayret etmiştim. Sebebi belli. Onların dilleri bizim gibi budanmamış dillerini iyi öğrenmişler, kelime hazineleri geniş.

Araştırmacı yazar Numan Aydoğan Ünal “Esas Beka Meselemiz: Dilimiz’’ adlı makalesinde Türk milletinin tarihinde maruz kaldığı en büyük facialardan birisinin de  ‘’Öztürkçecilik’’ adı altında yapılan “uydurma dil” darbesi olduğunu ifade eder.

“Öz Fransızca”, “Öz İngilizce”, “Öz Almanca”, “Öz Rusça” duydunuz mu? Başka dillerde bugün Türkçedeki gibi “özleşme” hareketi görülmediği halde, niçin Türkçe yıllardır üstelik resmi ellerle allak bullak edilmektedir?

Bundan 60 sene evvel bir lise mezunu dahi yabancı dil öğrenir, ecnebice romanları okur anlardı. Millî Eğitim eski Bakanlarından merhum Hasan Celal Güzel diyor ki, Türkiye’nin İngilizce öğretim neticesi bütün masraf ve gayretlere rağmen kocaman bir sıfırdır. Çünkü ana dilini iyi bilmeyen kimse yabancı bir lisan öğrenemez. Bu gidişle, yeni nesiller ecdadının eserlerini okuyup anlayamadığı gibi; bundan sonra da ülkemizde kıymetli fikir adamı, tarihçi, edebiyatçı, şairler de yetişemeyecektir.

Fransızca ve İngilizceden binlerce kelime alınırken, Arapça-Farsça, Osmanlıca diye yüzlerce kelime kasten kullanılmıyor yerlerine de “edebî değeri olmayan kelimeler” uyduruluyor. Milletimiz tarihinden ve akraba olduğu dünyadan koparılıyor.  Uydurulan bir kelime ile dilimizde yer etmiş çok sayıda kelimeyi katlediyoruz.

Mesela: Neden kelimesini pek çok kelime yerine ısrarla kullanıyorlar. Böylece birçok kelimemiz kayboluyor, unutuluyor. ‘’Neden?’’ Türkçede, bir soru edatıdır. Ancak “nedeniyle” uydurma olup, telaffuzu da zordur. 50 sene evvel dilimizde hiç yokken bu kelime bugün “sebebiyle, münasebetiyle, dolayı, dolayısıyla, vesilesiyle, için, yüzünden, ötürü’’ yerine kullanılmaktadır. Mesela, “kar nedeniyle”’ yollar kapandı cümlesinde “nedeniyle’’ yerine “sebebiyle, yüzünden, dolayısıyla’’ kelimelerinden biri kullanılabilir. Yine “Bayram nedeniyle bazı yollar trafiğe kapatıldı”  cümlesinde ise ‘’nedeniyle’’ yerine ‘’münasebetiyle, vesilesiyle, sebebiyle’’ bazı yollar trafiğe kapatıldı denilebilir;  Bir uydurma ile kaç kelimeden oluyoruz gördünüz mü?

“Millet” kelimesi Arapçadan geçmiştir ama bin yıldan beri Türkçeleşen bir kelimedir. Üstelik Azerbaycan Türkleri de, Türkmenler de, Özbekler de, Uygurlar da, Tatarlar da bizim gibi millet diyorlar. Yerine getirilen kelime “Ulus” ise Moğolcadır. Millet kelimesi ile yaptığımız deyimler, birleşik kelimeler ne olacak? Milletvekilini, Millet Meclisini Kadın milletini,  şoför milletini, Milli ruhumuzu, Milli Marşımızı, Milli kıyafetlerimizi çöpe mi atacağız? (kadın ulusu, şoför ulusu mu diyelim)

Bay-Bayan: Ecdadımız edep ve terbiyenin bir ifadesi olarak insanlara “hanımefendi, beyefendi’’  diye hitap ederlerdi. Öztürkçeciler bunların yerine bay-bayan uydurdular. 2011 yasama döneminde Ak Parti Kocaeli Milletvekili Azize Sibel Gönül’ün iç tüzük değişikliği teklifi ile Bayan Milletvekili ifadesi yerine Kadın Milletvekili ifadesi kondu. Gerçekten de “bay-bayan” kelimeleri hafif kalıyor; ağırlık, ciddiyet ve vakar ifade etmiyordu. Bu sebeple uydurukça olan “bay-bayan” kelimeleri şimdilerde ancak tuvaletlerin kapısında kendine bir yer bulabilmektedir.   

Oxford Üniversitesi Türkçe profesörü Geoffrey Lewis,  ‘Trajik Başarı - Türk Dil Reformu’ kitabında alay ederek diyor ki “Türkiye, dünyada 200 devlet arasında anadilini yeterince öğretmeyen ve nesilleri birbirinden koparan tek devlettir.”

Ali Fuat Başgil diyor ki: “Fransızca; Latince, Grekçe, eski Frank kelimelerden meydana gelmektedir. Fakat hiçbir Fransız yabancıdır diye bu kelimeleri atmak ve yerlerine kelime uydurmayı hayalinden bile geçirmez. Ya şu muazzam İngiliz Amerikan dünyasına ne dersiniz? İngilizcenin; bir yarısı Fransız, öbür yarısı Almanca kelimelerden teşekkül etmiştir. Fakat İngiliz-Amerikan milleti içinde hiç kimsenin ve hiçbir zümrenin çıkıp da, bunlar yabancı diye Fransızca ve Almanca kelimeleri dillerinden atmak, akıllarından geçmez.” 
Gelin görün ki Ali Fuat Başgil hocanın 1960-70’li yıllarda Türk gençliğinin başucu kitabı olan “Gençlerle Başbaşa” adlı eserini bugünkü gençlik anlayamıyor. Bunun için de bu kitap, şimdi sadeleştirilerek basılıyor.

Yurtdışı akrabalarda şimdilik bu virüs yayılmış değil.  Türkiye’de 60 sene önce kullanılmayıp sonradan uydurulan kelimeler “yanıt, kanıt, yapıt, sorun, olanak, koşul, öneri, ödün, öykü, doğa, sınav, gereksinim, olasılık, bellek, birey, yaşam, önlem...” gibi yüzlerce kelimenin hiçbirisi; Kırım-Kafkasya Türkistan, Azerbaycan, Başkurdistan-Tataristan, Balkanlar-Rumeli gibi akraba ülkelerdeki Türklerin edebî eserlerinde ve konuşma dillerinde yoktur. Tehlike şudur bu kardeş ülkelerden gelen öğrenciler,  uydurukça kelimeleri buradan kapıp virüs gibi ülkelerine yaymaları ihtimali vardır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.