Hava Durumu

İşporta malı siyaset-2

Yazının Giriş Tarihi: 02.07.2021 07:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.07.2021 07:50

Yazının başlığını Kayme siyaset ya da Pul siyaset koymayı düşünmüştüm.
Kaime halk diliyle kayme nedir bilir misiniz? Osmanlı'da ilk banknotlar Tanzimat
Dönemin de reformların finanse edilmesi amacıyla tedavüle çıkarılmış, 1840 yılında " Kaime-ı Nakdiye-ı Mutebere " yani "Para olmayıp para yerine geçen kâğıt" bir anlamda para olmaktan çok faiz getirili borç senedi veya hazine bonosu niteliğinde idi. Bu paralar matbaa baskısı olmayıp, elle yapılmıştı. Kalpazanlık o dönemde de var olduğundan Amerikalı ve Avrupalı kalpazanlar Türkiye'ye sahte kaymeler sokmaya başlayınca 1863 yılında kayme tedavülden kaldırıldı.
Osmanlı Rus savaşı sonrası devlet çok büyük yara almış, maddi sıkıntı had safhaya çıkmıştı. Padişah fermanıyla damga ve posta pullarının arkalarına tescillenmiş kâğıtlar yapıştırılarak pullar para haline getirilmiştir, Halk "Para pul oldu" sözüyle paranın değerinin düştüğünü ifade etmiştir.
Muhalefetin siyaset tarzı Sikke yerine Kayme'nin tedavüle sokulmasını, muhalefetin siyaset kalitesi de para pul oldu sözünü çağrıştırıyor.
ABD Başkanı Joe Biden 24 Nisan'da sözde Ermeni iddiaları için soykırım demişti..
Meral Akşener eleştiri yapacak ya "Sayın Erdoğan, nefret ettiği rahmetlik İnönü'nün Johnson mektubuna koyduğu postayı Biden'a koyamıyor" dedi. Şimdi bu sözün neresini düzeltelim. Hem nefret suçlamasından ötürü hadsizlik yapıyor, hem de siyasi tarih fukaralığı var. İnönü aşkı da cabası.
İsmet Paşa'nın posta koyduğu dediği söz "Yeni bir dünya kurulur, Türkiye bu dünyada yerini alır" sözüdür. Bu söz ABD Başkanı Johnson'un 1964 Haziran'ında Ankara'ya o meşhur mektubu göndermesinden sonra değil, mektubun gelmesinden iki ay kadar önce Time dergisinde yayınlanmış bir sözdür. Zaten bu konuşma Milliyet'te 16 Nisan 1964'te, yani Başkan Johnson'un mektubunun gelmesinden bir buçuk ay kadar önce yayınlanmıştı. İşin aslına bakınca ne görüyoruz? Bırakın posta koymayı, mektup kamuoyundan gizlenmiştir. İki sene sonra gazeteci Cüneyt Arcayürek mektubu ele geçirmiş ve Hürriyet Gazetesi'nde 13 Ocak 1966 tarihinde yayınlamıştır. Yılın gazetecisi seçilmiş ama hakkında bir sürü soruşturma yapılmış, dava açılmıştır.
Halk dilinde henüz yürüyemeyen çocuklar için söylenen taytay durmak diye bir söz vardır. Devleti yöneten değilsin, sırtında yumurta küfesi taşımıyorsun işin başında bir siyasi parti ve lideri bu tip gafları yapmamalı. Ayrıca CHP sana emanet milletvekili verip taytay durmana seni inandırdı diye Kılıçdaroğlu'na çok güvenme, yanlış istikamettesin adam sizi Kandil'e attalara götürüyor aç gözünü.
Bizde gelenek halini almış 23 Nisan ritüelleri vardır. Çocuklar, Milli Eğitim Bakanı, eskiden Başbakan vardı şimdi ise Cumhurbaşkanının koltuğuna oturtulur mesaj verirler. Aşağıdaki haberi seyredince; böyle bir etkinlik mi var demeden kendimi alamamıştım. Buna bir Meral Akşener güldürüsü diyebiliriz.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ bile ekranlarda çıkıp övgüyle söz ettiği konuda bakın ne diyor "S-400'lerle ilgili bir duyumum var. Büyük bir güvensizlik neticesinde sarayın korunması için alındığına dair bir duyumum var" dedi. Hayda!!!. Askeri uzmanlar Akşener'in bu saçma açıklamasını ''Trajikomik'' buldular. S-400'lerin ülkenin genel hava sahasını korumaya yönelik 400 km menzilli füzeler olduğunu, Cumhurbaşkanlığı veya benzeri stratejik noktaların tüm ülkelerde 5-10 km menzilli füzelerle korunduğunu söylediler. Bu açıklamanın iyi bir tarafı var: o da insanlara kahkaha attırmasıdır.
Hesapsız kitapsız iddialar "TİKA'nın bütçesinin 36 milyar lira olduğunu söylüyor. 15 gün önce de TİKA'nın bütçesinin 4 milyar TL olduğunu söyleyen de kendisiydi. 4 milyarın üzerine 15 günde 32 milyar lira koydu. TİKA Başkanı, '"Bizim bütçemiz 650 milyon liradır"' diyerek resmî belgeleri ortaya koymasına rağmen "at yalanı yalan bulur inananı" siyasetine sarılıyorlar amma yalanın binası olmaz.
İşsiz diye konuşturup medyaya servis ettiği gencin lüks mekânlarda, lüks araçlarla çıkan görüntüleri, kuyumcu dükkânında tezgâha geçip esnaf diye görüntü veren kişiyi dükkân sahibi kuyumcunun tanımıyorum demesini mi ararsınız, grup toplantılarında ezberletilmiş metinlerle konuşturulanlar, çiftçi diye yoldan adam çevirip havaya soğan attırmalara sıradan M. Akşener olayları olarak alıştık. Oy uğruna her şeye mübah olarak bakan bu zihniyet Türkiye için talihsizliktir. Cumhurbaşkanına Netanyahu benzetmesi yapıp akabinde Rize'ye gitmek, Rize'de de MHP'li belediye başkanlarının olduğu İkizdere ve Çayeli ilçelerini ziyaret tahrik değil de nedir? Nasılsa taşkınlık olursa güvenlik güçleri beni korur ama ben de mağduru oynarım düşüncesi "kişiliğim izin vermediği için ancak; talihsizlikten de öte bir durumdur" diyebiliyorum.
En taze "inci"si ile bitirelim. Kanal İstanbul için CHP Genel Başkanı gibi konuşarak "Ben buradan kendi partim adına tekrar söyleyeyim, yerli yabancı şirketlere sesleniyorum. Bu ihalenin içinde yer alanlar, kesinlikle biz ilk seçimde iktidar olacağız ve kesinlikle o paraları ödemeyeceğiz" Bu tip karşı duruş konuşmaları Adalet Partisi'ne karşı CHP Boğaziçi köprüsü için yapmıştı, Turgut Özal'a karşı Necdet Calp köprüyü satamazsın kavgası yapmıştı. AP ve ANAP hep iktidar oldu karşı olanlar ise müebbet muhalefet oldular.
Muhalefetin her iki lideri de "o paraları ödemeyiz" diyorlar. Sormak lazım uluslararası sözleşmelerle yapılan taahhütleri mi ödemeyeceksiniz. Allah aşkına beyanat vermeden önce siz ne içiyorsunuz? "Atatürk bizim kırmızı çizgimizdir" derken samimi iseniz; Atatürk Osmanlı'nın borçlarını kabul etmiş, kendi döneminde başlayan ödemeler 1954 yılına kadar sürmüştür. Atatürk'ün yanında siz kimsiniz? Hangi galakside yaşıyorsunuz? UFO musunuz nesiniz? Bu dedikleriniz ancak Cervantes'in masalında olur. Yoksa yel değirmenlerine saldıran Don Kişot sizin idolünüz mü? Kılıçdaroğlu "Kanal İstanbul'a imzası olan bürokratların burnundan fitil fitil getireceğim" diyor. Bu devlet ciddiyetinden uzak mafya ağzı lakırdıya benim cevabım suç olur. N.F.Kısakürek ise bu tip seslere "Bağırsak gurultusu" derdi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.