Bir virüsün düşündürdükleri ve aklımı kemiren sorular...

Hayatımızın bir parçası olan koronavirüs etkisini göstermeye devam ediyor. Hayatını kaybedenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Yakalananların sayısı milyonu geçmiş durumda. Belki yaşı ellili grupta ve daha düşük olanların hayatta iken gördükleri ilk salgın... Böyle bir salgını hayatta ikinci kez görüp de

hayatta kalanların şansı yüz milyonda bir gibi bir şans desek abartmış olmayız. Virüsten uzak kalmanın en önemli şartı evde kalmaktan geçiyor. Biz de yazımıza "Evde Kal Türkiye Sosyal Mesafeyi Koru" diyerek yazıya başlamak gerekiyor... Virüsle beraber aklımı kemiren sorular başladı sıralanmaya...

Her gün yeni bir soru. İşte o sorulardan bazıları,

Bu virüs Çin'in bir kenti Vuhan'da çıkıyor. Toplamda 1 milyar 500 milyon nüfusun sadece 13 milyonluk kısmında etkili oluyor. Gel de şaşma bu işe!... Ya Çin yalan söylüyor, ya da virüs...

***

Hadi bunu geçtik. Böyle bir virüs var... Biyolojik silah mı yoksa gerçekten hayvandan insana geçen bir virüs mü? Bu soruya yanıt vermeden bir kaç ayrıntıdan bahsetmek gerekiyor. Dünyanın en önemli CEO'ları virüs çıkmadan görevi bırakıyor yada devrediyor.

Virüs çıkmadan beş on yıl öncesinde çizgi filmler, diziler, kitaplarda bu virüste bahsediliyor... Bunun yanı sıra dünyanın bazı ülkelerinde yer altı şehirleri kuruluyor. Buna koloni mi desek yoksa korunma mı bilemedim. Kirli paranın merkezi İsviçre'de virüsten korunmak için otel kapılarını sınırılı sayıdaki

zenginlere açıyor Bunların hepsi tesadüf mü demeden geçemiyorum. Hadi bunları da bir tarafa koyduk.

***

Yine virüsten ölenlere baktığımızda ortaya çıkan hedef kitle belirli bir yaş grubu ortaya çıkıyor. Ortaya çıkan yaş grubu 60 yaş üstü. Hal böyle olunca insan şunu demeden edemiyor. Bu virüs eğer biyolojik silahsa, ortaya çıkaranlar belirli bir yaş grubunu ortadan kaldırmak mı istedi? Öte yandan yine bir

tarafta aşı çalışmalarının sürdüğü de bir gerçek.... Ama diğer bir gerçek ise virüsün 10 yaş altında etkisinin çok zayıf olduğu. Bunları da yazın bir tarafa.

Şimdi sıkı durun...

Bir grup. yarın öbür gün dünyanın kelli felli ilaç firmalarından biri virüsün aşısını bulduk deyip bunu ilk önce çocuklarda kullanmak gerekir derse kim ne diyecek? O aşı belki ilk başta virüsten koruyacak, ama neleri götürecek? İşte orası soru işareti. Ama geçmişte bu ülkeden Oktar Babuna için binlerce

yurttaşımızın kanı dış ülkeye gitmedi mi? Onlar genetik şifremizi çözmedi mi? Eğer böyle bir aşı bulunursa onun etkileri de en az 15 sene sonra görülecek. O etkiler içinde kimbilir neler olacak? Belki bir yada birden fazla ırkı yoketmeye çalışacaklar...

Belki de tek tip insan yetiştirmeye çalışacaklar. Belki de dünyayı yönetenler dünyanın beşten küçük olduğunu ifade edecek kim bilir?

***

Şimdilik bunların hepsi bir senaryo diyenler vardır. Evet ya gerçekse... Ama senaryoyu yazanların unuttukları bir gerçek daha var. Gerçek senaryoyu Allah yazar. Bu virüsü yapanlar bu virüsten belki de etkilenmeyeceğini düşünüyorlardı. Belki tedavilerinin sadece kendilerinde olduğunu zannediyorlardı. İşte

burada yanıldılar. Ülkemizde de bu anlamda ciddi bir çalışma var. İnşallah biz kendi tedavi metodumuzu ve aşımızı geliştireceğiz.

***

Gerçek olan şu ki;

Kişisel kanaatim odur ki egemen güçlerin yaptıkları virüs, kendi ayaklarına dolandı. Sonunda döndü dolaştı virüs kendilerini buldu. Onlar da bu virüsün ağına düştü. Onlar da hayatlarını kaybettiler. Kendi tuzaklarına kendileri düştüler.Belki bu Allah'ın onlara kurduğu ilk tuzak. Ama anlayabilene...

*********************

MASKE FIRSATÇILARINA DEVLET TOKADI...

Koronavirüsün ortaya çıkmasıyla beraber bu virüsten daha tehlikeli b ir virüs daha ortaya çıktı. O virüste karaborsa, fırsatçılık virüsü.

Kimler mi onlar?

Virüsü fırsat bilip kutusu 10 TL olan maskeyi 200 TL'ye çıkaranlar, 4 TL'lik kolonyayı 30 TL'ye, y" 25 TL'lk dezenfaktanları 100 TL'ye satanlar. Bunları önce Allah'a sonra devletimizin adli kurumlarına havale ediyorum. Özellikle maskenin hayatımızın ayrılmaz parçası haline gelmesiyle iştahları artan virüs

tüccarlarının hayallerini CumhurbaşkanıRecep Tayyip Erdoğan yıktı. 20-65 yaş arası vatandaşlarımıza kişi başı haftalık beş adet maske ücretsiz olarak devletimiz tarafından evine kadar teslim edilecek. Bu karar sonrası bakalım stoklarını dolduran maske karaborsocıları ne yapacak? Bekleyip, takip edelim.