Ahmet Vefik Paşa’da ilk mesai günü

Tanzimat döneminin önemli tiyatrocularından Güllü Agop, Osmanlı Tiyatrosu’ndan ayrılır Thomas Fasulyeciyan ve bazı arkadaşları ile Bursa’ya gelerek Melek-zat bahçesinde temsiller verir. Ahmet Fehim’in anılarından öğrendiğimize göre Ahmet Vefik Paşa, Fasulyeciyan ve arkadaşlarını izledikten sonra onlara “Size tiyatro yaptıracağım, eserler vereceğim, kira vermeyeceksiniz, yalnız senede iki kez Gureba Hastanesi için oynayacaksınız.” der. 

Ahmet Vefik Paşa’nın Bursa’da yaptırdığı bu tiyatro binasında ilk olarak 15 Eylül 1879’da Paşa’nın Moliere’den dilimize uyarladığı “Meraki” piyesi oynanır. Böylece Anadolu’da ilk tiyatro hayata geçer.

1 Ekim 1972’de Lilian Helmann’ın yazıp, Ali Cengiz Çelenk’in sahneye koyduğu Küçük Tilkiler oyunuyla Bursa Ahmet Vefik Paşa Tiyatrosu yeni bir döneme girer. Artık Bursa’nın yerleşik kadrolu bir tiyatrosu vardır. Tiyatronun ilk müdürü Ali Cengiz Çelenk’tir.1936-1978 yılları arasında Tiyatronun sanatçı kadrosu ise; Oğuz Bora, Işık Yenersu, Feyha Çelenk, Maral Üner, Babür Nutku, Şener Ünal, Cengiz Yılmaz, Yıldıray Akıncı, Değer İmsel, Vacide Öksüzcü’den oluşmaktadır.

***

Ahmet Vefik Paşa Bursa Devlet Tiyatrosu idari personeli yılın ilk mesai gününde Sanat Yönetmeni ve Tiyatro Müdürü Arzu Tan Bayraktutan liderliğinde bir araya geldi. Ve onlar için yeni yıl yürekten güzel dileklerle başladı.

Ben tiyatromuza ve onun her kademedeki tüm emekçilerine iyi bir yıl diliyorum. Perdeniz hep açılsın, alkışlarınız eksik olmasın.

CEYLİN ERBAK AYTEKİN VE BAHAR DÜŞÜ

Kentimizin yerli ve milli ulusal/uluslararası markalarından Uludağ İçecek bizlere dört kuşaktır değişmeyen bir tadı yaşatıyor. Özellikle son 20 yıl içinde yaptığı inovatif ürünlerle de dünya devlerinin bulunduğu sektöründe önemli bir konumda.

Erbak Ailesi’nin dördüncü kuşağı Ceylan Erbak Aytekin kurum içindeki fonksiyonlarının yanı sıra bir de sanatsal yönü bulunuyor. Dede ve babasının tutkusu olan fotoğrafçılığı o da sürdürmekte. Her yıl babası Mehmet Erbak ve kendi çektiği fotoğraflardan oluşan Erbak Uludağ takvimi masamızda yerini alırdı.

(Son birkaç senedir, göremiyoruz. Bu da işin latifesi).

Ceylin Erbak Aytekin’in bir diğer tutkusu da edebiyat. Kendisinin 2021 yılında yayınlanmış olan “Zamandan Kaçan Ayrılık” isimli bir öykü kitabı bulunuyor. 12 öyküden oluşan kitapta Ceylin Erbak Aytekin,  kopuşları, kavuşmaları, terk edenleri, terk edilenleri mercek altına alıyor. Bu duyguları bazen bir martının ağzından anlatıyor bazen de yatılı okulun karanlık ve soğuk koridorlarından sesleniyor.

Ceylin Erbak Aytekin’in son kitabı ise bir şiir kitabı. “Bahar Düşü” adını taşıyan bu kitapta Doğa, Hayat ve İnsan üzerine yazılmış şiirleri bulunuyor.

Kitapla ilgili değerlendirme şöyle yapılmış:

”Bu kitabın dizelerinde yaşanmış, yaşanan ve yaşanacaklara dair pek çok gerçeği, hayali, duyguyu ve düşünceyi bulacaksınız. Bilmediğim, bilmediğini bildiğim mehtaplı bir yolda yıldızlara kavuşmaktı dileğim diyen mısralarda, ‘doğa’, ‘hayat’ ve ‘insan’a dair farklı bir yolculuğa çıkarken, şiirler; hayallerim, hayallerime sahip çıkamayışına isyanda diyecek.

Ceylin Erbak Aytekin’in kaleminden bizlere ulaşan Bahar Düşü farklı bir şiir kitabı olarak hem geçmiş hem de günümüz dünyasına zarafetle çentik atıyor.”

Kitaptan birkaç dize aktarıyorum ve Sevgili Ceylin Erbak Aytekin’i kutluyorum:

“Yıldızlar yükseldi göğe,

ay kalakaldı olduğu yerde…

Samanyolu muydu

gökteki aydınlık?

hülya mıydı

karanlıktan doğan alacalı beyazlık?”