Hava Durumu

Aşı olma, öl! ADV ve BBO virüsüne dikkat!

Yazının Giriş Tarihi: 12.01.2021 07:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.01.2021 07:57

Ülkemiz ve dünya yaklaşık bir yıldır, bir virüs ile mücadele ediyor. Ama bizlerin Türk insanı olarak başımızda uzun yıllardır uğraştığımız iki virüsümüz daha var. Asırlardır DNA'larımıza yerleşen ADV, yani Aşağılık Duygusu Virüsü, bunun ilki. Bu virüsün en önemli semptomu (ukalalık olsun diye belirtisi demiyorum), "Bizden bir şey olmaz, abi." paradigması. Ve onun mutasyonları hali olan BBO, yani "Bize bir şey olmaz, abi."

Özellikle Osmanlı'nın gerileme devri ile başlayan bu salgın, Cumhuriyet ile birlikte kırılmaya çalışılmış, ama tam olarak ADV ortadan kaldırılamamıştır.

Bu ADV'den ve de BBO'dan maske, mesafe ve temizlik ile kurtulma şansımız yoktur. Aşısı hiç yoktur ve olmayacaktır, ilacı da hiç yoktur, bulunmamıştır, bulunmayacaktır.

Bu büyük bir paradigma değişikliği ister.

GERÇEKLER VE GERÇEKLER

10 Ocak 2021 itibarıyla Almanya'da 1 milyon 929 bin 353 onaylanmış vaka, 1 milyon 525 bin 300 iyileşen varken, virüs nedeniyle 41.434 hasta hayatını kaybetti.

10 Ocak 2021 itibarıyla İngiltere'de vaka sayısı 2 milyon 957 bin olurken toplam ölüm sayısı ise 79 bin 833.

10 Ocak 2021 itibarıyla Fransa'da 2 milyon 783 bin 256 onaylanmış vaka, 202 bin 429 iyileşen varken virüs nedeniyle 67.750 hasta öldü.

İspanya'da 11 Ocak 2021 itibarıyla 2 milyon 50 bin 360 vakaya rastlanmış ve 51 bin 874 ölüm meydana gelmiştir.

Ülkemizde ise 10 Ocak 2021 tarihi itibarıyla toplam vaka sayısı 2 milyon 326 bin 256, 2 milyon 198 bin150 toplam iyileşen sayısı toplam vefat ise 22 bin 807 olarak tespit edilmiş.

Burada 8 milyar insanın yaşadığı dünyamızda aşı şu birkaç gün öncesine kadar sadece 14 milyon insana yapılabildi.

DURUM

Rakamlar yukarıda. Bu rakamlar üzerinde basit bir değerlendirme yapacağım. Nüfusu bize yakın ülkelere oranla bizdeki rakamlar daha iyi.

Bunu söylerken biz bu işi bitirdik, tamam çıkın sokağa atın maskeleri falan demiyorum. Biz mükemmeliz sağlık sistemimiz harika da demiyorum. Sadece o kadar kötü olmadığımızı anlatmaya çalışıyorum.

Bu konular çok speküle ediliyor. Sonuç olarak hekimlerimize güvenelim. Bu ülkenin yurt içi ve yurt dışında çok değerli hekimleri var.

Ülkemizde tüm meslekler içinde, sadece hekimlik mesleğinin sayısı ülke ihtiyacımızı karşılamıyor. Hekimlik son derece saygın olan bir ustalık, çıraklık ilişkisidir, dolayısıyla bunu her yere Tıp Fakültesi açarak çözemezsiniz.

Sağlık sistemimize gelince... Hiçbir sistem genel sistem mükemmel olmadıkça mükemmele kendi başına ulaşamaz. Bir bütünün parçalarıdır, her bir sistem.

Hekimlerimize sahip çıkalım, onların haklarını verelim. Bu o kadar zor bir şey değil. Önemli olan şu anda bu sistem içinde yapılabileceklerin en iyisini yapmaya çalışmaktır.

AŞI KONUSU

Aşı konusu artık insanları baydırdı. Önüne gelen her kesin akşam tv'lerde saatlerce ahkam kesmesi beni bunaltıyor. O aşı mı iyidir, bu aşı mı iyidir? Kardeşim bu altın değildir, üzerine bir şey damlatıp, kaç ayar olduğunu anlayabilesin. Hekimlerimiz de büyük bir sabırla her platformda aşının önemini anlatmaya çalışıyor.

Bunu düşünmek, konuşmak ve yorumlamak da yanlıştır.

Markete gidip, aşı reyonundan aşı seçip, fiyatlarına ve son kullanma tarihlerine bakmıyoruz. Bu kendi kendine ithal edebileceğin bir şey de değil. Tüm dünyada devlet kontrolunda bir sistem içinde uygulanıyor. Hangisinin daha iyi olduğu, etkisinin ne zaman geçeceğini öğrenmeye çalışmak kadar abesle iştigal olmaz. Bu zaman isteyen bir şeydir.

Önüne sıran geldiğinde bir aşı gelecek ve o aşıyı olacaksın. Burada kola almıyoruz.

Ben aşı olmayacağım diyorsan da seçimin ortadadır,

"Ya aşı olursun, ya da ölürsün"

Aşının en büyük yan etkisi bile, ölümden daha kötü olamaz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.