Hava Durumu

Atatürk ve Öngürülemeyen Kırılma

Yazının Giriş Tarihi: 10.11.2020 07:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.11.2020 07:57

Seramik sanatçısı ve Akeramos Galerisi'nin sahibi Aysun Çölbayır Diniz, geçenlerde bir mail attı. Bu mailde dün akşam Akeramos'ta açılacak bir sergiden söz ediyordu. Safiye Başar'ın "Öngörülemeyen Kırılma" adlı sergisi, açıldı. Bu sergi Kocaeli Üniversitesi öğretim üyesi olan Doç.Safiye Başar'ın profesörlüğe uzanan yoldaki çalışmalarını içeriyor.

Sanatçı bu sergisinde içinde yaşadığımız kaotik dönemde, kavramsal bir yaklaşımdan ziyade duyusal deneyimi öncelediği çalışmalarıyla "Öngörülemeyen sonuçlar kırılgan bir yüzeyi ve bizi nasıl dönüştürür?" sorusuna yanıt veriyor, sanki. "Öngörülemeyen Kırılma" sergisi, 22 Kasım 2020 'ye kadar Akeramos Sanat Galerisi'nde izlenebilir.

Atatürk'ün ölüm yıldönümünde sergi ile başlayan bir ne alaka denebilir. O kadar karmaşık değil. Özünde son derece basit ve günün, bir bağlamda onun önemini anımsatıyorum.

Bu ülkede kadınlar Cumhuriyet ile birlikte yurttaş olmayı öğrendiler, eşit olmayı öğrendiler. Yüzyıllar boyunca ikinci sınıf vatandaş muamelesi görerek, birden fazla kadınla evlenme hakkına sahip erkeklerin yanında ezilen, eğitim ve iş hayatı da dâhil olmak üzere sosyal hayattan soyutlanan kadınlar; Cumhuriyet sonrası eğitimde, iş hayatında, siyasette fırsat eşitliğini yakaladılar.

"Bir millet sanattan ve sanatkardan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz. Böyle bir millet bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve alil bir kimse gibidir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş olur." diyen Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk döneminin Cumhuriyet kadınlarının bir torunu/belki de torununun çocuğu Atatürk'ün aramızdan ayrıldığı günden bir gün önce bir sergi açıyor.

Sana teşekkür ediyorum, Atam. İyi ki bize bu Cumhuriyeti ve dilimizi konuşabildiğimiz, dinimizi özgürce yaşayabildiğimiz özgür bir ülkeyi armağan ettin. Sana ve o mücadelede yanında olan herkese rahmet ve saygıyla diyorum.

BAŞAR'IN SERGİSİ "ÖNGÖRÜLEMEYEN KIRILMA"

Safiye Başar, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden 1992 yılında mezun oldu. Halen Kocaeli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü'nde doçent olarak görev yapıyor. Akademik çalışmalarının yanında sanatsal çalışmalar da sürdüren Başar'ın sekiz kişisel ve çok sayıda ulusal ve uluslararası düzeyde karma sergileri bulunuyor.

Başar, ''Kadına Dair'' çalışma dizisinde Anadolu coğrafyasında yaşayan tüm kadınların ortak sorunlarına, seramik malzemenin dili üzerinden işaret eder. ''Hakikati Aralamak'' serisinde ise erken cumhuriyet dönemi girişimi olan Yarımca Porselen Fabrikası kalıntıları üzerinden bir toplumsal bellek okuması gerçekleştirir.

Başar'ın biyografisinde ''Hakikati Aralamak'' serisinde Yarımca Porselen Fabrikası 'nı görünce içim cız etti. Cumhuriyet döneminin ülke sanayisini oluşturan kuruluşlarının başında gelen ve onlarca fabrikası ve bankasıyla büyük katma değer üreten Sümerbank'ın süreç içinde yok edilişine tanık oldum.

Sümerbank benim için önemliydi. İstanbul'dan Bursa'ya geldiğimiz 1970 yılına kadar babam Sümerbank'ta üst düzey yöneticiydi. Beşiktaş'tan onun Bahçekapı'daki işyerine yürüyerek tek başıma gitmek benim çocukluğumun en güzel anılarındandı. Hele hele o Yarımca Porselen'in ilk ürettiği ürünlerden olan babamdan kalan ve hala evimizde kullandığımız lacivert zemine, beyazla yapılmış çiçekleri olan yemek takımı bir başkaydı. En az 50 yaşında hala kullanıyoruz.

Evet, bir sergi bana bunları anımsattı. Safiye Başar'a başarılar diliyorum. Onun başarı dileklerine ihtiyacı yok, soyadı zaten Başar.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.