Hava Durumu

Çanakkale, Kurtuluş Savaşı'nın dibacesi

Yazının Giriş Tarihi: 19.03.2020 08:11
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.03.2020 08:11

Çanakkale Savaşı veya Çanakkale Muharebeleri, I. Dünya Savaşı sırasında 19 Şubat 1915 - 9 Ocak 1916 tarihleri arasında Gelibolu Yarımadası'nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleridir.
Kurtuluş Savaşı'nın dibacesi güncel deyimle önsözü ne zaman ve nerede yazıldı diye sorarsanız alacağınız yanıt bellidir:
"1915'te Çanakkale'de yazıldı. Kurtuluş Savaşı'nı veren kadroya baktığımızda, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere neredeyse hepsinin Çanakkale Savaşı'nda cephelerde görev yaptığını görürüz. Çanakkale'de kazanılan müthiş özgüven, bu lider kadronun yolunu aydınlattı"

Çanakkale Savaşı özeldir. Neden özeldir? Onun da yanıtı bellidir:
"I. Dünya Savaşı'nı uzatmıştır. Böylece I. Dünya Savaşı'nı Osmanlı'nın mirasını paylaşma savaşı olarak gören kimi tarihçilere göre paylaşım ötelenmiştir. Bir ülke geleceği olan eğitimli ve entelektüel birkaç kuşağını kaybetmiştir. Kurtuluş Savaşı'nın Başkomutanı ve komuta kadrosu o savaşın içinden çıkmıştır. Hatta bazı tarihçiler 1917 Bolşevik Devrimi'ni tetiklediğini söyler. Çanakkale Savaşı vatan müdafaasıdır, bu nedenledir ki duygu yükü yoğundur."
O döneme göz attığımızda Osmanlı İmparatorluğu'nda şunların olup bittiğini görürüz. Bağımsızlık savaşı veren Balkan ülkeleri birer birer Osmanlı'dan koparken, İngilizlerin Ortadoğu ve Afrika'daki Osmanlı topraklarına göz koyması, Ruslar'ın İstanbul hayali, savaşın artık Osmanlı'nın anavatanında yaşanacağının habercisiydi.
Düşman askeri Gelibolu yarımadasına çıktı çıkmasına ama belli noktalardan fazla ilerleyemedi. Korkunç siper savaşları yaşandı. Yarımadanın her bir karış toprağı, kanla sulandı. 9 ayı aşkın süre devam eden kanlı boğuşma sonrasında İngiliz Harp Kabinesi Gelibolu'dan çekilme kararı verdi. Çanakkale'de zafer Türk ordusunun olur.
Düşman, 525.000 askerle geldiği savaş alanında İngiliz, Fransız, Avustralyalı, Yeni Zelandalı ve Hintli olmak üzere toplam 284.000 askerini kaybetti. (Bu rakam ölüm, esaret, yaralanma gibi bir askeri savaş dışı bırakan etkenlerin tümünü ifade eder. Müttefiklerin toplam ölü sayısı 44 bin, yaralı sayısı 97 bindir.)
Osmanlı ordusunun kaybı da 253.000 asker olarak kayıtlara geçti. Bu rakama şehit, yaralı-esir-kayıp askerler tümü dâhildir. Genelkurmay Harp Dairesi kayıtlarına göre, Türk ordusunun şehit sayısı 57 bindir. Kayıp ifadesi 'can kaybı' olarak algılandığından, Osmanlı ordusunun 250 bin şehit verdiği ifadesi, yaygın kullanılır.
YABANCI BASIN YANSIMALARI
Çanakkale Savaşı'nı İngilizler safında başından sonuna kadar izleyen savaş muhabiri Ashmead-Bartlett, Times Dergisi'nde 19 Mayıs 1915 tarihli makalesinden bir alıntı:
"10 Ağustos günü Anzak Birlikleri büyük gayret sarf etmişler ve Conk Bayırı sırtlarına ulaşmışlarsa da ele geçirdikleri yeri koruyamamışlardır. Hele Ghurkalar'dan bir tabur Conk Bayırı'na çıkabilmişti. Fakat Türkler karşı saldırıya geçerek, tepeler üzerinde bulunan askerlerimizi bayırın eteklerine sürmüşlerdir. Bu savaş devler ülkesinde bir devler savaşıydı."
Avustralyalı tarihçi Dr. Jonathan King, Gelibolu Günlükleri - Kendi Anlatımlarıyla Anzakların Gün Gün Hikayesi adlı eserinde 25 Nisan 1915 Gelibolu çıkarmasından, harekatın son gününe kadar yaşananları anlatıyor. Savaşın 177. günü, 18 Ekim 1915 Pazartesi, Anzak eri N.Wilson tarafından kaleme alınan notlarda şu ifadeler yer alıyor:
"Siperler bazı yerlerde birbirinden sadece 20 yarda (metre) uzaklıkta ve karşılıklı bomba atmak bir tür oyun gibi. Bomba fırlatıcıları olarak eğitilmiş özel adamları var, fırsatını bulunca düşman siperlerine bomba fırlatıyorlar. Şu anda öldürülmüş olan çok asker yok. Sanırım siperlerin dışı çok tehlikeli, çünkü keskin nişancıların kör kurşunları sürekli havada uçuşuyor, top mermileri başımızın üzerinden geçiyor. Ne var ki birkaç günden sonra insan buna alışıyor. Türkler öyle kötü insanlar değil. Birkaç gün önce Fransızca yazılmış bir mesaj gönderdiler, 'Yiğit Avustralyalı yoldaşlara' hitaben yazılan mesajda sigara karşılığında sığır eti konservesi istiyorlardı. Siperler bazı yerlerde sadece 20 yarda uzaklıktaydı. Bu yüzden birbirimizle haberleşmemiz çok kolaydı."
Şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.