Covid, değil İnfodemi öldürür

Geçtiğimiz günlerde, "Haddinizi bilin, kendinizi bilin" başlıklı bir yazı kaleme alıp, son yıllarda ortaya çıkan ve ekranlarla, gazete köşelerini işgal eden her konunun uzmanı konumunda ortalarda dolaşan kişilerden dert yanmıştım. Bu kişiler bu salgın döneminde de iyice yaygınlaştı.

Ayrıca onlara sosyal medyada ciddi rakiplerde çıkmaya başladı. Yazdığım yazı sizlerden ilgi gördü. Çeşitli geri dönüşler için teşekkür ediyorum. Bu dönüşlerden birinde değerli büyüğüm Prof.Dr.Ulviye Özer beni "Murat, Herkese Bilim Teknoloji'nin 11 Aralık sayısını oku, senin şikayet ettiğin konudan söz ediyor" diye uyardı.

Yazı İnfodemi kavramından ve onun Corona virüsten daha büyük bir öldürücülüğü olduğundan söz ediyordu. Size biraz bu konudan söz etmek istiyorum.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) genel direktörü Dr. Tedros, Şubat 2020'de DSÖ Münih Güvenlik Konferansında yaptığı açıklamada şöyle diyordu:

"Biz sadece bir pandemiyle(salgın) değil aynı zamanda bir infodemiyle (-doğru/ yanlış- bilgi salgını) de savaşıyoruz."

Böylece bir süre kullanılan bu kavram yeniden gündeme geldi. İnformasyon/bilgi ve pandemi/salgın kelimelerinden oluşan "Bilgi salgını" diye tanımlayabileceğimiz bir kavram.

DSÖ, 7 Temmuz 2020'deki bir raporunda da COVID-19'a yönelik gerçek dışı ya da hatalı bilgilerin yayılımının "Aşırı bilgi yükünün kaçınılmaz olarak beraberinde yanlış veya güvenilir olmayan bilgileri de getirmesini, yanlış bilgi epidemisini(salgınla ilgili)" karşılayan bu fenomen kapsamında tanımlanmakta, bu durumun toplumlarda panik ve korkuya sebep olabildiğini, hastalıkla mücadeleyi güçleştirebildiğini, damgalamayı artırabildiğini ifade ediyordu.

Bu konu hakkında nasıl davranılacağıyla ilgili olarak ESTÜDAM Halk Sağlığı Dergisi 2020;5(COVID-19 Özel Sayısı)makalesinde Gölbaşı ve Metintaş sonuç bölümünde şu önerilerde bulunuyor.

"Her salgının beraberinde getirdiği infodemi, son dönemde sosyal medya iletişim ağlarının yaygınlaşması ile COVID-19 mücadelesinin merkezinde en önemli zorlayıcı faktörlerden biri olmuştur. Bu süreçte DSÖ ile aynı medya kanallarını kullanan politika düzlemi, insanlara sağlık konusunda doğru bilgiyi ulaştırmada ayrıca mücadele edilmesi

gereken bir başka saha haline gelmiştir. Dünya Sağlık Örgütü önderliğindeki infodeminin yönetiminde 'risk iletişimi ve toplum katılımı' çatısı altındaki birçok uygulama destekleyici olmuştur. Pandemi süreci, topluluklara doğru bilgi iletimi için esnek ve sağlam sistemlerin inşa edilmesi ihtiyacını belirginleştirmiştir; çevrim içi-çevrim dışı söylentilerin ve yanlış bilgilerin tanımlanıp görünür hale getirildikten sonra toplulukların değer yapılarının da hesaba katılarak aşamalı şekilde mücadele edilmesi önem kazanmıştır."

İNEGÖL'Ü ATLAMIŞIM

Cumartesi günkü yazımda Erengül Bilenser'in 11 yıldır düzenlediği Özel Kalem Dergisi Ödülleri'nden söz etmiştim. Bu ödülleri anlatırken, Bursa'nın da iki kategoride (Nilüfer Belediyesi ve Harmancık Belediyesi) ödül aldığını anlatmıştım.

Bu yazıda bir eksikliğim oldu. Aynı törende Katılımcı Yönetim Kategorisi'nde, İnegöl'ün Fikri Platformu Projesi ile Yılın Büyükşehir İlçe Belediye Başkanı Ödülü, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban'a verildi.

Evet, noktada İnegöllüler'den ve İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban'dan özür diliyorum. Kendisine de geçmiş olsun diyorum.

Ve onları kutluyorum.