Hava Durumu

Geri Kazanım, Emine Erdoğan, Belediye/Sanayi (II)

Yazının Giriş Tarihi: 04.07.2020 07:58
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.07.2020 07:58

Sizlere perşembe günkü yazımda "Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği" nin yürürlüğe girmesinin ardından ilgili kurumların sorumluluklarını yeterince yerine getirmediği, bu noktada özellikle yerel yönetimlerin tabiri caiz ise "göstermelik ve sadece basın bülteni" olan etkinliklerle "miş" gibi yaptıklarını anlatmaya çalışmıştım.

Ayrıca bu kapsamda 10 Aralık 2018'de Çevre Kanunu'nda yapılan değişiklik ile gündeme gelen "Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP)", Kanun'un Ek 1 sayılı listesinde yer alan ürünleri piyasaya süren/ithal eden kurumlardan belirlenen oranda bir katılım payı tahsil edilmesi hükmünden söz etmiştim.

Bu yılbaşı itibarıyla GEKAP Yönetmeliği, 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe girdi. Bazı sanayi kuruluşları, bu kapsamdaki yükümlülüklerini derhal yerine getirdi. Büyük çoğunluğun ise geri kazanım diye bir derdi yokmuşçasına hareket ediyor.

23 Mart 2020 tarihinde yapılan düzenleme ile de, 2020 yılı için birinci dönem, "Ocak-Şubat-Mart-Nisan-Mayıs-Haziran", ikinci dönem ise "Temmuz-Ağustos-Eylül-Ekim-Kasım-Aralık" olarak belirlendi. 2020 yılı birinci döneme ait beyan/ödeme işlemleri 01 - 31.07.2020 tarihleri arasında gerçekleştirileceği ilan edildi.

Bilindiği gibi COVID-19 salgını nedeniyle, bütün sanayi sektörleri ciddi oranda etkilendi. Bazı üretim tesisleri geçici olarak faaliyetlerini durdurdu. Tekrar üretime başlayan kuruluşlarda ise COVID-19 önlemleri kapsamında düşük kapasitelerle çalışmaya devam ediliyor. Bir de lojistik aksaklıklar nedeniyle ihracat ve ithalat süreçlerinde sıkıntılar var.

Gıda sektöründe yer alan kuruluşlar, talep daralmasından görece daha az etkilenmiş olsalar da, stoklu üretim, hammadde sürekliliği, üretim hatlarında ve servislerde sosyal mesafe için kişi sayısının seyreltilmesi, lojistik süreçlerde ilave korucuyu tedbirler, ihracat pazarlarında değişimler ve sevkiyat sıkıntıları gibi finansal riskleri üstlendi.

Bu nedenle hem GEKAP 'ın uygulanmasına ilişkin teknik detayların layığı ile netleştirilerek hiçbir paydaşı mağdur etmeyecek şekilde belirlenmesi, hem de bu uygulamanın salgınının olumsuz etkilerini en aza indirerek hayata geçirilebilmesi önemlidir. Görülen o ki bu şartlarda sanayi kuruluşlarının GEKAP bedellerini ödeyebilmesi çok zor.

ACİZANE ÖNERİLER

Bu noktada aşağıdaki öneriler kanımca göz önüne alınması gereken ve sektörün ortak görüşleri olarak değerlendirilebilir:

"Sanayi kuruluşları daha önceden olduğu gibi yetkilendirilmiş kuruluşlar aracılığı ile yükümlülüklerini yerine getirerek belediye çalışmalarının daha etkin bir şekilde uygulanmasına destek olabileceği gibi, bu yükümlülüğünü yerine getirmeyenler veya tercih edenler GEKAP uygulamasına da tabii olabilmelidir.

Bu sayede sanayi kuruluşları için alternatif uygulamalar oluşturularak mükerrerliğin önüne geçilecek ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının varlığı korunarak, toplumsal farkındalığın gelişmesine imkân tanınmış olacaktır."

Bu açıdan, bana göre GEKAP uygulamasının 1.1.2021 itibarı ile başlatılması, sanayi kuruluşlarının ve belediyelerin sıkıntıları geride bırakmış bir şekilde GEKAP uygulaması gereklerine odaklanmasını sağlar.

Öte yandan, 1 Ocak itibarı ile beyanname vermiş, iki ay süre ile GEKAP ödemelerini yapmış, yani yükümlülüklerini sorumlu bir şekilde yerine getirmiş olan kuruluşların yaptıkları ödemelerin de bir sonraki yıla mahsup edilmesi, tüm kuruluşlar ödeme yapmamış olduğu için, hakkaniyetli bir karar olacaktır.

EMİNE ERDOĞAN VE SIFIR ATIK

Tarih, 10 Haziran 2019. Yer, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından başlatılan "Sıfır Atık Projesi" Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde tanıtıldı.

O gün Emine Erdoğan şahsi düşüncemle inanarak, şu cümleleri söyledi:

"Çevre yönetimi tüm dünyanın en büyük sorunu haline gelmiştir. Sürdürülebilir kalkınma ancak atıkların kontrolüyle mümkündür. Zira atıklar kılık değiştirmiş enerji kaynaklarıdır. Tüketimi üretime dönüştürmeliyiz. Bu konuda bireysel bilinç kadar kurumsal kararlılık da oldukça önemlidir.

Sıfır atık kültürünü yaygınlaştıralım. Bizlerin gayreti tonlarca atığı ekonomiye kazandıracaktır. Sıfır atık farkındalığı dalga dalga evlere de yaygınlaşmalı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde biz bu çalışmayı etkin bir şekilde başlattık. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı öncülüğünde bir sistem kurduk. Tabiatı bekçilerle değil inşallah bilinçle koruyacağız."

Ayrıca, katıldığı birçok toplantıda da bu konuda önemli konuşmalar yaptı. Ama ne yazık ki onun inanmışlığına ne iktidar, ne de muhalefet partilerinin olduğu yerel yönetimlerin büyük çoğunluğu inanmadı. Sadece göstermelik işlerle uğraştılar.

UNUTMAYALIM

Geri dönüşümün başlangıç noktasını bireylerdir. Kullanılmış ambalaj bir atık değil, çevre, ekonomi ve toplumsal kalkınmaya katkı için bir kaynak, bir güçtür. Günlük yaşamımızda kullandığımız ürünlerin ambalajları, geri dönüşüm yolu ile hammadde olarak ekonomiye kazandırılmalıdır. Bu sayede hem kaynak tasarrufu, hem de çevrenin korunmasının sağlanması mümkündür. Hedef "Sıfır Atık" olsun.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.