Hava Durumu

Güle güle, gülen adam

Yazının Giriş Tarihi: 01.09.2021 07:59
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.09.2021 07:59

"Sevgilinin siyah saçları, hüma kuşunun kanadının talih bağışlayan gölgesi imiş.

Onun için o güzellik ülkesinin sultanı imiş.

Bir secde etmekle güneş gibi güzel yüzü altına dönüştü

Sevgilinin çevresinin toprağı nasıl bir kimya imiş.

Yüksek sesini bu aleme Davut gibi sal

Çünkü bu gök kubbede baki kalan ancak hoş bir seda imiş."

Baki (1526 - 1600 ), yüzyıllar önce dizelerinde yukarıdaki gibi sesleniyordu...

İnsanoğlu, yaşam denilen tatile, tatil olduğunu bilmeden; yaşam denilen sınava, sınav olduğunu bilmeden; yaşam denen öğretiye(Kamil insana uzanan) , öğreti olduğunu bilmeden gelip, gidiyor/gidiyoruz.

Kimileri buluşlar bırakıyor, insanlık için. Kimileri eserler(sanat eserleri, bilimsel yapıtlar) bırakıyor, insanlık için. Kimileri kötü anılar bırakıyor(kötülüğü de anımsayalım diye), yine insanlık için. Kimileri hayırlı, kimileri hayırsız evlatlar bırakıyor(modeller farkında olunsun diye), insanlıkiçin. Kimileri sessizce, gelip, sessizce aramızdan ayrılıyor. Yine insanlık için. Kimileri Baki'nin dediği gibi, bir hoş seda bırakıyor, insanlık için.

Kimileri ise gülen yüzlerini bırakıyor(Yüzler hep gülsün diye), insanlık için...

Evet, dün Bursa yakından tanıdığı bir ismi, ben bir kardeşimi birlikte toprağa verdik. O herkes için "Bursa'nın gülen adamıydı" yüzünden tebessüm eksik olmazdı. En rahat anında da, en zorlu anında da öyleydi.

Bursa'daki birçok sivil toplum örgütünde ya kurucu, ya yönetici, ya da üyeydi. Kalbi tertemiz bir insandı, Fahrettin Çakan.

Evet, güle güle Fahrettin, Goncan'a kavuştun.

Çakan Ailesine, sevenlerine ve Bursa'ya başsağlığı diliyorum.

Arkadaşım mekanın cennet olsun...

Işıklarda uyu....

METE SAVACI'NIN ARDINDAN

Bugün vefatlarla başladık, vefatlarla devam ediyoruz.

Yaşamın bir gerçeği ne zaman, nerede, nasıl ve ebeveynlerinin kimler olacağını bilmeden geldiğin dünyadan;ne zaman ayrılacağını bilmeden yaşayıp gidiyorsun.

Birkaç gün önce de Mete Savacı büyüğümüz aramızdan ayrıldı. Ben Mete Ağabeyi (Laf aramızda ona ağabey demekten çekinip, hep bey diye hitap ederdik) 1970'li yılların sonunda tanıdım. O zamanlar Oyak Renault'ta İnsan Kaynakları'ndan Selim Aral ağabey ile birlikte çalışıyordu.

Galatasaray Lisesi mezunuydu. Birikimli ve donanımlı bir büyüğümüzdü. O dönemler en büyük tutkusu satrançtı. Bursa'da satranç sporunun yaygınlaştırılması için kulüp kurmuştu. Yarışmalar organize ediyordu.

Ben de genç bir gazeteci olarak onu takip ediyordum. İlk simültane satranç turnuvasını onun sayesinde izlemiştim ve simültane kelimesini ilk orada duymuş ve orada öğrenmiştim.

Satranç ile birlikte bir diğer tutkusu da briçti. Briçte 2/1 sisteminin Türkçeye ilk çevirisini (Bu bilgiyi sevgili kardeşim Adnan Baştopçu'dan öğrendim. O iyi bir briç oyuncusudur.) o yapmıştı.

Sonuçta Bursa'da satranç ve briç gelişimine önemli katkıları oldu.

Bu arada geçtiğimiz günlerde komşum Sedat Kaya'yı gün içinde dışarı çıkarken gördüm. "Cenazeye gidiyoruz, ağabey." deyince; Mete Ağabeyin vefat ettiğini ve aynı zamanda Emek Yağ'ın sahibi Sait Uyar'ın eşi Binnurhanımın babası olduğunu öğrendim.

Buradan Savacı, Uyar Aileleri ile Oyak Renault, satranç ve briç camiasına başsağlığı diliyorum.

Işıklarda uyu Mete Ağabey...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.