Mikromekanik ve Saat Teknolojileri Vakfı

Kentimizde kurulan Mikromekanik ve Saat Teknolojileri Eğitim ve Araştırma Vakfı, Bursa 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/12/2020 tarihinde kesinleşen 23/09/2020 tarihli ve E: 2019/411, K: 2020/207 sayılı kararı ile kurulur.

Merkezi Bursa’da olan vakfın kuruluş galası kurucu üyelerin çoğunun İstanbul’da olması gerekçesiyle İstanbul’da Malta Köşkü’nde yapılır.

Vakfın amacı “Saatçilik mesleğinin ve mikromekanik teknolojisinin eğitim ve gelişmesi için her türlü ilmi ve teknik çalışmalar yapmaktır.”

Vakfın kurucuları (vakfedenler ) şu isimlerden oluşur:

“Hayrettin Akpınar, Ahmet Kadri Aydın, Ömer Fatih Aydın, Ertuğrul Erzin, Gülay Şahin, Emir Erzin, Ali Galip Orak, Hüsnü Karaman, Ahmet İrfan Nalçacı, Cihan Görgün, Kasım Araz, Turan Bekar, Mehmet Karakoyun, Haluk Külahcıoğlu, Savaş Tansoy, Hüseyin Melih Aslan, Ayhan Yalçınkaya, Kenan Özyurt, Hakan Yazdıçutan, İbrahim İmamoğlu, Fatih Serhat Yurtdakal, İrfan Altıkardeş, Enes Konuş, Özcan Tufan, Mustafa Ergün, Sait Dübüş, Güneş Hüner, Ramazan Kaya, Mahmut Şevket Arıkan, Sedat Güngörür, Bülent Ögel, Mehmet Kaya, Mustafa Hatipoğlu.”

***  

Bazı işler, bazı alanlar, bazı uğraşlar her ne kadar kurumsal bir yapıya dönüştürülme çabaları olsa da bazı insanlarla (onlar varoldukça) yürür. Gönüllülük üzerine kurulmuş dernek ve vakıflarda eğer bir siyasi veya farklı amaç güdülmüyorsa hep birkaç kişinin çabalarıyla yürür, yürütülür.

Hayrettin Akpınar, 1953 yılında Gümülcine’de doğdu. Meslek okulu sonrası babası onu 15 yaşında Gümülcine’de saat ustası Hafız Hüseyin Efendi’nin yanına çırak olarak verdi. 23 yaşında ailesi ile Bursa’ya göçtü. Genç bir girişimci olarak Ulucami’nin batı yakasında ilk saatçi dükkanını Pırlant markası ile açtı. Bir süre sonra saat camı üretmeye ve ulusal bazda pazarlamaya başladı. Tam 15 yıl bu uğraş devam etti. Bir ulusal saat markası yaratmak hayaliyle kendi gibi bu işe gönül vermiş 3 arkadaşı ile İsviçre’ye gitti. Oradan makine getirmek nasip olmadı. Bir başka girişiminde bir uluslararası saat parçaları üreten firmanın montajını Türkiye’de yapmak için uğraştı. O da gerçekleşmedi.

Sonunda 2020 yılında kendi gibi yaşamını saatçiliğe adamış arkadaşları ile bu vakfı kurdu. Uzun uğraşlar sonucu Ankara’da bir meslek lisesinde atıl halde bulunan mikromekanik ve saatçilikle ilgili makinaları alıp, Bursa Tophane Endüstri Meslek Lisesi’nde vakıf olarak önce bir Mikromekanik ve Saatçilik bölümü, arkasından da bu alanının açılmasına vesile oldu.

Bu arada buraya getirilen atıl makinalar ve tezgahlar için İsviçre’den ustalar getirildi ve bu aletlerin, tezgahların kalibrasyonun yapılması sağlandı. Okul bu yıl 25 öğrenci aldı. Bunlar geleceğin saatçi ve mikromekanikçileri olacak 25 genç beyin.

***

Bunları geçtiğimiz aylarda İstanbul Sirkesi Garı’nda Orient Ekspres restoranında düzenlenen Mikromekanik ve Saat Teknolojileri Eğitim ve Araştırma Vakfı’nın genel kurulundan söz etmek için yazdım. Bu genel kurulda Hayrettin Akpınar yeniden başkan seçildi.

24 Ocak 2024’de yapılan genel kurul sırasında Hayrettin Akpınar mütevelli heyeti üyelerine kurmaya çalıştığı kütüphaneden söz etmişti. Ve oradaki dostlarından destek istemişti.

Bu talebe ilk destek NOR Elektronik sahibi ve vakıf üyesi Bülent Ögel’den geldi.

Bunu Akpınar şu mesajla üyeler duyurdu:

“24 Ocak 2024 tarihinde yapılan Vakıf Genel Kurulumuzda Vakıf Kütüphanemizin zenginleşmesi talebim üzerine Vakfımız Kurucularından NOR Elektronik sahibi Sayın Bülent Ögel Beyefendi, yıllarca biriktirdiği kütüphanesindeki çok değerli birbirinden özel ve değerli Saat ve Saatçilik Kitapları ( 157 Kitabı ) ile saatler, yüzlerce saat mekanizmaları, aletler, zımba takımları ve pek çok malzemeyi  42 koli  olarak okul öğrencilerimizin eğitimine bağışladı.”

SON SÖZ

Hayrettin Akpınar, Mikromekanik ve Saat Teknolojileri Eğitim ve Araştırma Vakfı kurucuları ve onlar gibi belirli alanlara gönül vermiş insanlar gerçekten bu toplumun mayasını oluşturup, toplumun ayakta kalmasını sağlayan çok değerli unsurlardır.

Hayrettin Akpınar nezdinde topluma katkı koyan, bir şey kovalamayan, farklı bir amacı olmayan herkese saygıyla diyorum.

NOR Elektronik sahibi ve vakıf üyesi Bülent Ögel’e de bu değerli katkısı için teşekkür ediyorum. Aklımda kaldığı kadarıyla kendisi uzun yıllar önce bir helikopter üretmiş ve onunla uçmuştu. Galiba şimdi o helikopter Rahmi Koç Sanayi Müzesi’nde duruyor.