Milli Deniz topu ve İğrek Makina

MKE(Makine Kimya Endüstrisi), instagram hesabında MAKSAN Milli Topu'nun başmermi atışını paylaşmış. Merminin üzerine de şu yazıyı yazmışlar:

"Zafer inananlarındır."

Ayrıca instagram hesaplarında da şu mesaj var:

"Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Zafer, zafer benimdir diyebilenindir' sözünden esinlendik, Cumhurbaşkanımızın 'Yapılamaz denileni yapın' talimatıyla yola çıktık, YAPTIK!

Bağımsız ve güçlü Türkiye için çalışıyoruz."

Bu deniz topu ikili bir konsorsiyum tarafından üretildi. Konsorsiyumda MKE ve Bursa'nın köklü firmalarından İğrek Makine vardı. İğrek Makine, yüzde 45 konsorsiyumun ortağıydı.

Topun namlusu MKE tarafından üretildi. Geminin eksi(-) üçüncü katından, dakikada 70 adet kadar 600 mm. uzunluğundaki akıllı mühimmatı magazinden otonom alan sistem, üst kata hidrolik sistemle takılma yapmadan taşıyor. Kama payı denen Dövme Çelikten işlenen blok kanallarına sürüyor.

( Bu özel alaşımlı Dövme Çelik Bloğu işleyen 10 m boyundaki 5 Eksen CNC Portal Freze de İğrek Makina A.Ş. tarafından Uluslararası ihalede kazanılarak MKE - Kırıkkale Ağır Silah Fabrikasına üretildi)

Bu Deniz Topu dünyada 6 ülke tarafından üretiliyor. Böylece Türkiyemiz bu envantere girmiş oldu. Deniz Topu üretebilen 7. ülke oldu.

BİR DEĞERLENDİRME

Toplumsal zaaflarımızdan biri de "Bizden bir şey olmaz" mantığının genetik kodlarımıza işlenmiş olmasıdır. Ayrıca bu konu özdeyişlerle bizlere işlenir. Söze bakar mısınız?

"Türk gibi başla, Alman gibi devam ettir, İngiliz gibi bitir."

Bu ülke 70-80 yıl önce uçak yaptı.(Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş). Engellendi.

Bu ülke 60 yıl önce araba yaptı.(Devrim). Engellendi.

Bu ülke 20 yıl önce elektrikli otomobil yaptı.(Mindset). Engellendi.

Bize en büyük engel öncelikle biziz. Dış mihraklar muhabbeti ikinci sırada kalır.

Temel sorun bu Cumhuriyeti kuran Atatürk gibi gerçekten ülkesini seven, vizyon sahibi insanların sayılarının sınırlılığıdır. Bir de ülkenin başarılı olmasını kendi farklı ve kendilerine göre haklı gerekçelerle istemeyen insanların çabalarıdır.

Neyse...

Bu konu uzun satırlar ve sayfaları dolduracak kadar uzundur.

Konumuzu dağıtmadan son söze geçmekte yarar var.

SON SÖZ

Rahmetli Ali Osman İğrek'in kurduğu İğrek Makine 70 yılı aşkın deneyimiyle şu anda ikinci kuşak Orhan İğrek ve üçüncü kuşağın yönetiminde kentimize, ülkemize değer yaratmaya devam ediyor.

"Ali Osman amca sen rahat uyu, emanetini çocukların ve torunların senin çizdiğin yolda büyütmeye devam ediyorlar."

Orhan İğrek, bu yazıyı yazdığım sırada SAHA Fuarındaydı. USAŞ, TEİ , BAYKAR gibi kurumların bulunduğu Salon 5' in tam ortasında, kurulan İğrek Makine standında kendisini ziyaret eden Mete Yarar ile sohbet ediyordu.

Orhan İğrek bu gurur tablosunu şöyle özetliyor:

"Atam vasiyet etti, yaptık."

Evet, ülkemiz için emek, çaba, zaman, kaynak ve hayallerini harcayarak üretim yapan, katma değer yaratan, istihdam yaratan, ihracat yapan, millileşme konusunda çaba gösteren herkese teşekkür ediyorum.

Bu çabaların öncülerini, rahmet ve saygıyla anıyorum.