Bundan tam 63 yıl önce. 1961 yılında İstanbul’da İstanbul Tıp Fakültesi’nde ikinci sınıfın bir dersinde Mustafa Özyurt bir sıraya oturur. O sırada da bir kadın doktor adayı vardır. Mustafa Hoca “Merhaba ben Mustafa” der, hanımefendi de “Ben de Gürayten”.
Sırada başlayan tanışıklık önce arkadaşlığa, sonra sevgililiğe, ardından da hayat arkadaşlığına dönüşür.
Kızları Ebru Özyurt ve sonrasında Ahu Özyurt dünyaya gelir. Ebru Özyurt, Maltepe Üniversitesi’nde akademisyendir. Ahu Özyurt ise meslektaşımız olur. Uzun yıllar NTV ve CNN Türk’te görev yapar. Şimdi galiba Suna ve İnan Kıraç Vakfı’nın bünyesindeki “Suna’nın Kızları Projesi”ne katkı koyuyor.
Bu hayat arkadaşlığı 54 yıl sürer ve Prof. Dr. Mustafa Özyurt, 3 yıl önce 1 Ekim 2021’de hayat arkadaşı Prof. Dr. Gürayten Özyurt hocamızı kaybeder.
Bu kaybının ardından Mustafa Özyurt hoca duygularını mısralara döker ve 3 yıl önce kaybettiği eşi Prof. Dr. Gürayten Özyurt hoca için yazığı şiir artık bir hüzzam şarkı olur.
Şiiri hocanın dostu emekli astsubay bestekar Ramazan Özyurt(soyadı benzerliği), besteler. Youtube’da bu hüzzam şarkıyı bulmak mümkündür. Ardından bu şarkı TRT repertuarına alınması için TRT’ye gönderilir. Bakalım ne çıkacak?

Mustafa Özyurt Hoca’nın “Çıkıp gelsen karşıma” şiiri şöyledir:
“Çıkıp gelsen karşıma el, ayak çekilince,
Hiç olmayacak şey değil, biliyorum delice,
Bilsen ne çok bekledim, belki gelirsin diye,
Hiç olmayacak şey değil, biliyorum delice,
***
Resimlerin önümde, sensiz yaşam işkence,
Alışamadım gitti yokluğuna günlerce,
Gelmesen bile inan, rüyalarım seninle,
Hiç olmayacak şey değil, biliyorum delice.”

ÖZYURTLAR KİMDİR?
Prof. Dr. Mustafa Özyurt, 1941 Bolu doğumludur. Prof. Dr. Gürayten Özyurt’ta 1943 Bursa doğumludur. İkisi de İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdikten sonra Hacettepe Üniversitesi’nde uzmanlıklarını yapar.
Prof. Dr. Mustafa Özyurt, Üroloji uzmanı, Prof. Dr. Gürayten Özyurt ise Anestezi ve Reanimasyon uzmanı olur.
Mustafa Özyurt hoca Ankara’da iken Bursa Üniversitesi (Uludağ Üniversitesi) kuruluş süreçlerinin Ankara’daki işlerini takip eder.
Sonrasında da Uludağ Üniversitesi’nin Tıp Fakültesi’nin ilk hocaları arasına katılırlar. Prof. Dr. Gürayten Özyurt, Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı öğretim üyesi, Klinik Toksikoloji Derneği’nin kurucusudur.
Prof. Dr. Mustafa Özyurt hocam da Üroloji Anabilimdalı Başkanlığı yapar. Tıp Fakültesi Dekan Yardımcılığı da yapar. Sonrasında Cumhuriyet Gazetesi’ne yazılar yazar.

SON SÖZ
Yaşam budur. Doğacağınızı bilmesiniz. Nerede ve kimlerin çocuğu olacağınızı da bilmezsiniz. Doğduktan sonra da ne zaman öleceğinizi bilmezsiniz. Yaşam iki bilinmez arasında yolculuktur. Bu yolculukta aklınızla yapacağınız seçimler sizleri bir yerlere taşır. Bu yolculuk herkes için farklı geçer.
Her ölüm erkendir. Ve her ölüm acıdır. Özellikle eş kayıpları kuşkusuz bu acıların büyüklerindendir.
Mustafa Özyurt Hocam ve eşi rahmetli Gürayten Özyurt Hocam yaşamlarında başları yukarıda yaşamış, eğitimini gördükleri alanlarda profesör olma mutluluğunu yaşamış, sayısız öğrenciye dokunmuş ve bu ülkeye iki aydın evlat yetiştirmiştir.
Mustafa Özyurt hocamın öğrencilik yıllarında başladığı şiir yazma merakı, yoğun koşuşturma döneminde aksaklığa uğrasa da emekliliği sonrası devam eder.
Sonrasında 63 yıllık aşkını ve 54 yıllık eşini kaybedince dizelere dökülür.
Ve o dizeler sonrasında bir hüzzam şarkıyı doğar.
Gürayten Hocam, ışıklarda uyu.
Mustafa Hocam sağlıklı yılların olsun, kimseye muhtaç olma.