Hava Durumu

Ozan'a kulak verelim

Yazının Giriş Tarihi: 05.12.2020 08:51
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.12.2020 08:51

Onlara önce sakat dedik, sonra özürlü dedik, daha yeni yeni onların engelli olduğunu anlamaya başladık. Hem toplumsal, hem kamusal, hem de özel sektör alanında bunu daha yeni öğreniyoruz.

Biz toplum olarak özel günlere önem veririz. Sadece yılın bir günü biz bazı şeyleri anımsamak isteriz. Nasıl bir paradigmaya sahipsek, bu genelimizin kodlarına girmiştir.

Kadınları, engellileri, şiddeti, barışı ve daha birçok şeyi biz yılın bir günü anımsarız. Diğer 364 gün onlar yokmuş gibi yaşamaya devam ederiz.

Ozan Deveci, çocukluğundan beri tanıdığım bir kardeşim. O bu süreç içinde engeli yokmuş gibi yaşadı. Her sosyal ve bilimsel ortamda karşıma çıktı. Okudu, endüstri mühendisi oldu. Hem bir kuruluşun bünyesinde çalışıyor. Hem ortağı olduğu bir danışmanlık şirketi var.

Perşembe günü 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'ydü. Dünya Engelliler Günü, Birleşmiş Milletler tarafından 1992 yılından bu yana 3 Aralık'ta kutlanan uluslararası bir farkındalık günü. Bu günde dünya çapında organizasyonlar düzenlenmektedir. Hükûmet desteği ve sivil toplum organizasyonlarıyla birlikte bu günün kutlanması çeşitlilik göstermektedir. Her yıl bu gün için değişik bir tema edinilmektedir.

Sevgili Ozan Deveci, sosyal medya hesabından çok içten ve samimi bir paylaşım yapmış. Bu paylaşımı sizinle paylaşmak istedim. Bakın Ozan Deveci neler diyor:

"3 Aralık Dünya Engelliler Günü amacıyla Engelli kişilerin hayatın içinde daha çok olmaları için birkaç öneri yapmak istedim. Bu önerileri öyle hemen yabana atmayın 46 yıllık tecrübeye dayalıdır.

Engeli oluşturan unsurlara destek olacağınız davranışlarda bulunursanız daha fazla özgüven kazandıracaktır. Örneğin; Bir kişi yürümede zorluk çekiyorsa onunla birlikte yavaş yürüyün, yol arkadaşı olun. Konuşma zorluğu varsa fırsat verin dinleyin, en fazla biraz daha çok zaman harcarsınız, görme engeli varsa gözü olun.

Engelli kişileri hayata hazırlamak ve / veya tutundurmak için onların durumlarını net olarak ortaya koyarak sürdürülebilir daha kaliteli bir yaşam için yapabilecekleri işlere yönlendirin. Eğer bir kere balığı tutup verirseniz günü kurtarırsanız ama en uygun araçla balık tutmayı öğretirseniz sürekliliği sağlarsanız.

Toplum olarak kafalarımızdaki engelleri kaldırarak ve düşünce tarzımızı geliştirerek birçok engelli kişiyi sosyal ve iş yaşamının birer bileşeni haline getirmek herkesin çabası ile sağlanabilir."

Sevgili Ozan, seni ilk tanıdığım günden beri sevdim ve bu süreçte sana saygı duydum. Sen engelin, engel olmadığının somut bir örneğisin. Yolun açık olsun sevgili kardeşim.

MESLEKTE 46 YILA DOĞRU

5 Aralık 1975 sabahın 06.30'u. Mavi Köşe'den dönüp, ilk bir gazete bayiinin önündeyim. Daha gazeteler gelmemiş. Bir süre sonra tomar tomar gazeteler geldi. Ve ben o gazetelerin açılmasını bekledim. Zaman bir türlü geçmek bilmedi.

O dönemler Turhan Tayan'ın sahibi olduğu 4 sayfalık 25 kuruşa satılan Haber Gazetesi'ni aldım. Hemen spor sayfasını açtım ve o sayfadaki bir sütun içindeki ilk imzamı gördüm.

Bana bulaşan gazetecilik virüsünün ilk görüldüğü andı.

Aradan çok uzun yıllar geçti. Bugün 45. yılımı doldurup, 46. yılıma adım attım.

Bu süreçte ben de birçok ustamın ve ağabeyimin çeşitli emekleri oldu. Hepsine çok teşekkür ederim.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.