Basın mı hasta, Terim mi hasta?

Bu Lig’den futbol, kin ve nefretten sonuç çıkar mı?
İşte Milli Takım’ın hali, işte Fatih Terim’in hali.
Arada bir gelen başarılarla, sistemsizlik denizinde nereye kadar yüzebilirsin? Sonunda boğulmak ve dibe inmekten kaçış var mı? Türkiye’de futbol piyasasının anormal şekilde yükseldiği, futbolcu ve teknik adamlara verilen para ile ortaya konan futbolun arasında 80 katlık gökdelenle, tek katlı gecekondu kadar fark olduğu gerçeğini görmemek için kör olmak lazım.
Artık sıradan takımlar, sıradan ülkeler bile Türkiye’deki zihniyetin tersine hareket ettiklerinden ezip geçmeye başladılar bizi.
Fatih Terim, günlük olaylarla, vatan millet sakarya ile nereye kadar götürecek bu işi?
Kendinden izinsiz haber yapıyor diye basına” Siz hasta mısınız?” diye fırça atacak, Gökhan Töre’yi gaza getirecek, Gökhan da goller atacak , ondan sonra da Fatih Terim yılda 4 milyon euroyu cebe indirecek.
Futbolda var mı böyle bir sistem, böyle bir düzen?
Eski Galatasaraylı Milan Baros, Çek maçından 1 gün önce Terim’i çok güzel tarif etmişti:
“Çok abartılmış.Onunla Galatasaray’da çalıştıktan sonra gerçeği gördüm.Taktik konusunda konuştuğunu hiç hatırlamıyorum. Terim sadece rakibi yıkmaktan bahsederdi”
Yani dediğim gibi, vatan, millet, sakarya.
Fatih Terim, 2-1’den sonra futbolcular için “Onu biliyorlar, bunu bilmiyorlar” diye sızlanıp durdu.
Madem öyle, hepinizin cebine neden trilyonlar konuyor? Futbolun gereğini yapmak, SİSTEM oturtmak için hiçbir çalışma yapılmazken, bunun üzerinde durulmazken, neden hep cepler şişiriliyor?
Yıllardır söyleyip duruyorum:
Futbolda sadece kendimizi kandırıyoruz.