Bir direk, üç de Frey çıkarmasa

Maçtan önce, “Allahtan bu krizin üstüne Elazığ denk geldi” dedik ama maçtan sonra da “Allahtan Frey 3, bizim direk de 1 tane çıkardı” diye şükür ettik.
30 gol yemiş bir takıma karşı hiç orga- nize bir atak yapamayacağımız, ancak penaltı ve uzaktan şut ile sonuca gidebileceğimiz kimin aklına gelirdi ki?
Onun için Ferhat’ı arkadan çekip düşüren İbrahim Kaş’a ve 25 metreden bazuka gönderen Belluschi’ye dua etmek lazım.
Ancak duanın en uzunu da tabii kaleci Frey’e.
Aslında Batalla’nın pozisyonunda kimin oynayacağından ziyade Bursaspor’un takım oyunu olarak ne vereceği önemli. Çünkü bu konuda hiç ümit ışığı yok. Üstüne üstlük savunma ve orta sahadaki sürekli pas hataları da insanı sıkıntı denizinde boğulmaya mahkum ediyor.
Elazığspor’u bilhassa sağ kanattan hücuma çıkmaya davet eden bu hatalar Timsah’a gözyaşı değil ama, ecel terleri döktürdü.
Bursaspor pas hatası yapar da İlker Meral ve yardımcısı durur mu?
Serdar Aziz’in rakibi ile girdiği dayılanma harekatında çıkan 2 kırmızı karta hayret etmek lazım. Normal bir sarıdan öteye gitmeyecek itiş-kakış ama savunmada zaten sallantıda olan dengeyi bir anda bozdu.
Burada hatalar zincirine Daum da balıklama atladı.
Serdar Aziz’in kırmızı kartından sonra İbrahim’i oyuna sokması gerekirken bu işi tam 18 dakika geciktirdi ve bu arada Elazığspor’un beraberlik golü geldi.
Bu kadarına da pes dedirtecek   cinsten.
Her şeye rağmen çalkantılı bir sureçte zor da olsa gelen 3 puan için “Elazığ’da altın bulduk” demek lazım.