“Diğerleri gibi kulübü soymayacağım”

Futbolumuzda bilhassa mali yönden çöken ve hızla alt liglere inen takımlarımızda sıkça görülen bir durumdur bu. Transferlerde yaşanan şişirilmiş rakamlar ve dönen dolaplar kongrelerde ve basında karşılıklı suçlamalarla dile getirilir hep.

Ancak bu defa işin içindeki bir futbolcu tarafından açıklanması malumun ilanı gibiydi. 2015 yılında Süper Lig’den düşen ve aradan geçen 8 yıl içinde 3. Lig’e kadar inen Balıkesirspor’un uzun bir süre kalesini koruyan eski Hırvat kalecisi Vukovic sosyal medyadan yaşadıklarını bir bir gözler önüne serdi. Eski yöneticilere de adeta meydan okudu:

“Birçoğunuz beni arıyorsunuz. O yüzden size söyleyeyim. Antrenör olmak istemiyorum. Bir gün döndüğümde Balıkesirspor’a başkan olacağım. Kesinlikle bu amatörlerden daha kötü olmayacağım. Kesinlikle diğerleri gibi kulübü soymayacağım. Küçük para verip, oyuncuya ait olan büyük parayı aldılar.”

Eski Hırvat kaleci Vukovic’in Balıkesirspor’u şehirdekilerden daha çok sevdiği ortada. Dönen dolapları açıklamasıyla birlikte daha önceki dönemlerde Balıkesirspor’un transfer yasağının kalkması için kulübe 455 bin lira bağışlaması da ayrı bir hizmet.

“Kulübü soymayacağım” sözü Türk futbolu için çok büyük ve kanayan bir yaradır. Bu yaraya merhem olmak, sağlıklı bir futbolun yurt sathına yayılmasını sağlayacak, (TFF’nin görevleri hakkındaki kanunun 3. maddesi) mercilerden biri de TFF’dir. Nasıl ki transfer ödemeleri aksadığında futbolcuların mağdur olmasını engelleyici tedbirler alıyorsa, aynısını da kulüpler için yapmak ve gelen pis kokuların üzerine gitmek zorundadır.

Karabükler, Balıkesirler, Eskişehirler, Mersinler, Bursasporlar, kayboldukça Türkiye’de futbol yurt sathına nasıl yayılacak acaba?