İki göz odadan "building'e" taşınmak

Tribüne olduğu şehri değil sahadakilerin doğduğu yeri yazmak gerçekten büyük bir buluş. Futbolda klişeleri bozan Türkiye çapında bir olay.
Vakıfköy gerçeğini ortaya koymak, genç Bursaspor fotoğrafının altına ancak bu resim altı giderdi. Emeği olanların aklına, eline sağlık.
1976'da Vakıfköy'ün temelini atan dönemin başkanı Mümin Gençoğlu ve teknik direktör Ömeragiç'i de rahmetle bir kez daha anmamız lazım. Oradan yetişen yüzlerce futbolcuda onların da payının olduğunu da unutmamak lazım.
700 milyon TL'lik yeni stada işlenen bu Vakıfköy yazısı, 1976'da başlayan iki göz odanın "building'e" taşınmasıdır bence.

Yense de yenilse de sonuna kadar desteklenmesi gereken bu gençler için yapılacak bir şey daha var. Es kaza para bulunsa da tahtayı açmayın. Mevcut imkanları Vakıfköy'e ve bu gençlere harcayın. Hiç olmazsa Vakıfköy, antrenöründen malzemecisine kadar gününde maaş alsın. Emekler gününde karşılığını bulsun. Asıl kazanç bu.

Milyonları götürüp sahada yatanların dosyalarını da ibret olsun diye müzemize aktarmanın zamanıdır artık.
"Gençler gençler" diyoruz ama onları çabuk kaybetmek de istemiyoruz. Onları aşırı gaz vermek büyük tehlike.
Mesela TRT SPOR yorumcusu Ayhan Akman. Yeğeni Ali Akman için şimdiden Galatasaray'dı, Fenerbahçe'ydi, Avrupa'ydı afişleri asmaya başladı. Eski bir futbolcu olarak Ali Akman'ın aklını karıştıracak tantanalara değil, öncelikle kendini tamamen futbola verecek nasihatlere ihtiyacı olduğunu bilmesi gerekir. Daha sezonu tamamlayıp biraz pişmesi gerektiğini neden bile bile göz ardı ediyor.
Nedir bu telaşın Ayhan Akman?