Sağlam ne demişti: Futbol böyle bir oyun

Sanki tribünlerin boşalması bekleniyormuş gibi  bu defa da goller yağmaya başladı.
İlginçlik mi, dengesizlik mi, kaçan seyirciye davetiye mi, artık gelecek haftalar belirleyecek bunu.
Kimin ne yapacağı belli olmayınca belki Lig’e yeni bir hava gelir ama, gerçek futbola dönüş de herhalde zaman alır. Bursaspor’un beşlediği, Galatasaray’ın dörtlendiği kadar bana ilginç gelen Eskişehir’in durumu.
Bursa’daki 2-2’lik sürprizden sonra Ertuğrul Sağlam söyle demişti:
“Kazanabileceğimiz pozisyonları bile bulduk. İşte futbol böyle bir oyun”
Mersin’in de 0-2’den sonra neler bulduğu da ortada. Hakikaten futbol böyle bir oyun.
İstanbul basınına bile,” Yurtta 4, cihanda 4” başlığını attırma başarısı gösteren  pastalı-çilekli Galatasaray’ın pazardaki çıkma meyve-sebzeye dönmesi de aynı ifadeyi kullandıracak cinsten:
Futbol böyle bir oyun.
Sneijder bile kaybolup gitti.
Belluschi’nin Balıkesir’deki ilk golüne, “Sneijder’in Fener’e attığı’nın tıpkısının aynısı” diyorduk ama sonradan parmağımızı masaya vurmak zorunda kaldık.
Hem nazar değmesin hem de Sneijder gibi birden toz olmasın diye.
Balıkesir derken Volkan Şen’i unutmamak lazım.
O yoktu, hakemle, rakiple, tribünle boğuşma da yoktu. Sarı kartlar da üst üste gelmedi ama  toplar ite kaka değil, daha rahat, daha futbola uygun olarak geldi.
Hani “Kıssadan hisse” denir ya.
Bakambu ve Josue’ye de ayrıca teşekkür etmek lazım, akıl ve mantığı oyuna soktukları için.
Ancak 5-0’ın da, kimseyi havaya sokmaması gerektiğini tekrar takrar hatırlatmak lazım.