Uzaklarda kalan Süper Lig

Bize şimdi uzaklarda olan Süper Lig başladı.

Dile kolay; 

50 sezon ile Süper Lig’de en çok oynayan takımlar sıralamasında ilk 5’te yer alan Bursaspor artık 2. Lig’de.

Ümraniye bile çok geride bıraktı bu koca şehri, bu koca takımı.

Ne kadar acı ne kadar elem verici. 

Süper Lig yayıncı kuruluşu ilk hafta maçlarının tamamını şifresiz verince biz de hepsini izleme fırsatını bulduk, takımları tek tek gördük.

Çoğunun oynadığı futbol yine ümitsiz ve tatmin etmekten uzak.

Sadece yeni ve genç teknik adamların oynattığı cesur ve sistemli oyun ümit verici.

Artık eski teknik adamların kenara çekilme zamanının geldiğini gösteren bir Süper Lig başlangıcı bu.

Bilhassa Ümraniye, Kayseri ve Antalya’nın 3 İstanbulluyu dut silkeler gibi silkelemesi haftanın olayıdır.

Hala Del Valle’nin oynadığı Ümraniye’nin transfer ve teknik direktör kralı Fenerbahçe’yi resmen perişan etmesi parayla saadetin olmayacağını bir kez daha gösterdi.

Yersiz yurtsuz Dinamo Kiev’e elenince Jorge Jesus, “Bizim asıl hedefimiz Süper Lig.” demişti. Geldi Süper Lig’e daha ilk maçta yine takla attı. Gerçekten yazık harcanan bu paralara. Göz göre göre eriyor Euro’lar. Süper Lig’de Ümraniye’yi, Kayseri’yi yenmek için 8 Milyon Euro’luk bir teknik adamı getirmeye 50’ye yakın transfere ne gerek var? Bu Fenerbahçe gerçekten akıllanmayacak.

Cüneyt Çakır’a yapılanlar ise şaşırttı bizi.

Önce dışlandı sonra da tekrar hakemliğe döndürüldü.

Çakır, “Bir yılım daha var.” dedi.

Seminere katıldı, arkasından da “Jübile yapılacak, eğitimci oldu.” dendi.

Cüneyt Çakır’ın bu 3-5 ay içindeki durumu tam bir muamma. 

Neden gerçekler bir türlü açıklanmıyor, neler yaşandı?

Sanırım Türkiye’nin bunu öğrenmeye hakkı var.