AK Parti'li Esgin'den muhalefete: Aşı için ortak kampanya yapalım

Koronavirüs pandemisinde, vaka sayısı her geçen gün artarken, aşılama oranı özellikle gençlerde düşük seyrediyor.

Önceki gün Bursa Sağlık İl Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz bu konudaki sitemini dile getirerek, günlük 100 bine yakın aşılama kapasitesi olmasına rağmen 45 binde kaldıklarını ve gençlerin aşıya olan ilgisizliğini dile getirmişti.
AK Parti Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Esgin, virüsün Türkiye'ye giriş yaptığı günden beri pandemi konusunu yakından takip eden isimlerden biri. TBMM Genel Kurulu'nda AK Parti adına konuşmalar yapan Dr. Esgin de aşı konusunda gençleri ikna etmek amacıyla son günlerde sürekli sohbet toplantıları gerçekleştiriyor.

ASTV'de yayınlanan Gözlem Kulesi programının konuğu olan Dr. Esgin ile koronavirüs pandemisi ve Bursa yatırımlarını konuştuk.

'Aşılama ile kazanılan bağışıklık olmasaydı bu sayıların çok üzerinde vaka, yoğun bakım ve ölüm oranları görecektik' diyen Dr. Esgin, hastanelerin yoğun bakım servislerinde yatan hastaların yüzde 87'sinin aşısız olduğuna dikkat çekti.
Aşı konusunda birtakım zorlamalar yerine teşvik ve insanların kendi isteğiyle aşı olmasını tercih ettiklerine vurgu yapan Dr. Esgin, şöyle devam etti:

'Yoğun olarak gençlerle buluşuyorum. Sırası gelen gençlerden ancak üçte biri aşı oluyor. Sohbetlerimizde aşı ile ilgili soruyorum. Aşı karşıtlığı değil de bir ihmalkarlık ve tereddüt söz konusu. Ayrıca bize bir şey olmaz gibi yanlış bir algı var'

Aşı konusunda muhalefet temsilcilerine de seslenen Dr. Esgin, şunları söyledi:

'Eğer gerçekten bu anlamda ortak bir duyarlılığa sahipsek, Kovid üzerinden siyaset yapmak istemiyor, Kovid'in arkasına saklanarak iktidarı zayıflatmak gibi bir hedefiniz yoksa ve pandeminin bitmesini istiyorsanız, gelin hep birlikte bunu topluma anlatalım. Birlikte kampanya ve programlar yapıp seslenelim. Aşı karşıtlığının hiçbir anlamı yok. Kaybedilen her can bizim canımız'

Sağlık boyutunda bir nevi dünya savaşı yaşandığını vurgulayan Dr. Esgin, konuşmasını şöyle sürdürdü:

'Hep birlikte devlet- millet bütün siyasi kanaatlerin hep birlikte mücadele vermesi gereken bir olgudan bahsediyorum. Aşının dışında başka bir seçeneğimiz yok.

Ben ortopedi uzmanıyım. Polio diye bir hastalık var. Bilinen adıyla çocuk felci geçiren yüzlerce binlerce hasta ile karşılaştım. Şu anda çocukların ağzına damlatılan bir aşıyla bu hastalık kökünü kuruttuk.

Hastalar tekerlekli sandalyelerde geliyordu. Onlarca ameliyatlar geçirdiler, yazık günah değil mi? Bir hekim olarak gerçekten çok üzülüyorum'

Dr. Esgin'in çağrısı çok anlamlı ve bugünlerde tam da ihtiyaç duyduğumuz bir konu. Siyasi partilerin gençlik kolları ortak programlar yapıp, uzmanları çağırsa aşılama konusunda büyük ilerleme sağlanacağından eminim.

BURSA, HIZLI TRENİ MERAK EDİYOR VE BEKLİYOR

Bursa'nın yıllardır beklediği en önemli yatırımlardan biri hızlı tren. 2012 yılında temeli atılıp 2016'da biteceği açıklanınca çok umutlanmıştık. Maalesef hayal, bir türlü gerçek olmadı. O yıllarda esamisi okunmayan Sivas önümüzdeki ay hızlı trene kavuşacak ama biz hâlâ yatırımın bitmesini bekliyoruz.

Programda, Dr. Esgin'e Sivas'ı kıskandığımız hatırlatmasını da yaparak, geçen yıl ağustos ayında yeniden ihale edilen hızlı tren hattını sordum.

Raylı sistemin Bursa açısından çok önemli olduğu vurgusunu yapan Dr. Esgin'e göre, bunu bir yerden bir yere ulaşım olarak görülmemesi gerekiyor. Yatırım, İstanbul ve Ankara'nın yanı sıra Bursa'yı raylı sistem ağına bağlayacak.

Türkiye'nin ihracatının yüzde 78'inin karayoluyla gerçekleştiğine dikkat çeken Dr. Esgin, raylı sistemin bu maliyetleri deniz bağlantısıyla düşüreceğini söyledi.

Dr. Esgin, pandemiye rağmen böylesine büyük bir yatırımın yeniden ikmal ihalesinin yapılmasının önemli olduğunu da vurgulayarak şöyle devam etti:

'Tüm aşamalarını yakından takip ediyorum. Bakanlar ve ilgili bürokratlarla sürekli görüşüyorum. Yenişehir ve Osmaneli'ye şantiyeler kuruldu. Bursa ile Yenişehir arasındaki altyapının yüzde 80'i tamamlandı. Kredi konusu Hazine ve Maliye Bakanlığı'nda son aşamaya geldi'

Bursa ile ilgili meselelerin siyaset üstü olduğunu ve bütün siyasi partilerin aynı heyecanı duyması gerektiğini de ifade eden Dr. Esgin, Şehir Hastanesi ile ilgili eleştirilere ise şöyle yanıt verdi:

'Eksiğimiz, hatamız olabilir. Bunu birlikte konuşmalıyız. Bazı konular siyaseten saptırılmaya veya yalan yanlış bilgilerle kamuoyunun yanıltılmasının ciddi zararları olacağının altını çizmek istiyorum. Arkadaşlara şunu tavsiye ediyorum gerçekten doğru siyaset yapmak istiyorsanız. Çamur atma niyetin olmayan bir siyaset yapmak istiyorsanız yolu yapıcı siyasettir. Özellikle Bursa gibi ortak meselelerde insafı vicdanı elimizden bırakmadan siyaset yapmalarını tavsiye ediyorum. AK Parti yapıyor diye rahatsızlık duyan bir anlayış Bursa'nın çıkarlarına zarar verir. Kısır çekişmelerden Bursa hiçbir şey kazanamaz.'

DOMATES ÜRETİCİLERİNE GÜVENCE: KUMPAS KURAN BİZİ KARŞISINDA BULUR

Salçalık domates üretiminin yüzde 50'si Karacabey ve Mustafakemalpaşa ve çevresinde gerçekleştiriliyor. Geçen yıl domates fiyatlarının düşürülmesi üreticileri çok zor durumda bırakmıştı. Dr. Mustafa Esgin, bu dönemde girişimlerde bulunarak, Türk Şeker'in devreye girmesini sağlamış, 50 bin ton ürün alınınca piyasada fiyatlar yükselmişti.

Programda, bu yıl da domatesle ilgili süreci yakından takip ettiklerini bildiren Dr. Esgin, şunları söyledi:

'Ürün yeni çıkıyor. Geçtiğimiz yıl yaşananların tekrar olmaması için önlemlerimizi aldık. Çok net ifade ediyorum. Bir milyon ton Türkiye rekoltesinin yarısının üretildiği bir bölgeden bahsediyoruz. Bu noktada eğer birilerimiz bizim çiftçimizi zarar ettirecek bir kompozisyon içine girerlerse biz bu oyunu bozarız, Geçtiğimiz yıl bozduğumuz gibi ama biz bu noktada regülasyonun dışında başka bir şey düşünmüyoruz. Devletin kurumlarının bir ticari aktör olmasını düşünmüyoruz.'

Domatesin kaç kuruşa satıldığında çiftçinin zarar edeceğini bildiklerini de ifade eden Dr. Esgin, sözlerini şöyle tamamladı:

'Çiftçimizi bir kumpasın içerisine almaya kalkarlarsa karşısında bizi görecekler. Bir gecede bu operasyonu yapar müdahale ederiz fiyatları regüle ederiz. Kimse kendi ayağına sıkmasın üretici çok önemli. Onlar üretimden vazgeçerlerse biz mahvoluruz'