Hava Durumu

'Bu yolculuk arkayı dörtlemeden kurtarmaz'

Yazının Giriş Tarihi: 05.01.2021 08:16
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.01.2021 08:16

Türkiye'nin gecikmiş ulaşım yatırımlarından biriydi.

Tamamlanıp ulaşıma açıldığında, her bayram veya tatil dönemlerinde oluşan uzun kuyruk ve trafik çilesinin yaşandığı İstanbul ve İzmir yollarındaki sorunun çözülmesine Bursa olarak sevinmiştik.

Hem trafik rahatlamış, hem de mesafeler kısalmıştı. Gemlik'ten her gün Bursa'ya işe geldiğim için araç yükünün otoyola kayması nedeniyle rahat bir nefes almıştık.

Açıldığındaki 5,5 liralık ücret uygun olduğu için acil durumlarda otoyolu kullanmaya başlamıştım.

Ancak, peş peşe gelen zamlar sonucu ücretleri o kadar arttı ki kullanmaya yürek ve cep dayanmaz. Bir de üstüne üslük zamlarla birlikte araçların eski yolu tercih etmesi nedeniyle sabah ve akşam saatlerinde Gemlik yolunun Acemler'den farkı kalmadı.

Yeni yılla birlikte açıklanan yüzde 25'lik zam ise işin tuzu biberi oldu. Sabah gidip akşam dönerseniz sadece ve sadece otoyola ödediğiniz ücret 45 lira.

Gemlik serbest bölge kavşağından girip, Bursa Kuzey'den yani Ovaakça yakınlarından çıkıyorsunuz. Süre 10 dakika falan. Kilometre ise sanırım 16-17. Dünyada bu kadar kısa mesafeye bu kadar yüksek ücret ödenen başka yol yoktur sanırım.

Geçtiğimiz yıllarda yapılan zamlar üzerine milletvekilleri aracılığıyla sorduğumuzda, otoyolu yapan şirketin çevre yolunun da bakımı üslendiği için ücretlendirme bu bölgenin sonuna kadar yapılıyor.

Böyle bir mantığa yanıt bulmak mümkün değil.

Gelelim zam oranının yüksekliği konusuna;

Daha önce devletin belirlediği kamu hizmetleri ile ilgili artış oranı yüzde 9,11 olarak açıklanmıştı. Pasaport, araç muayenesi gibi hizmetlerin yanı sıra trafik cezaları da bu oranda artmıştı. Dün de kira artış oranları yüzde 12,28, enflasyon ise yüzde 14,60 olarak açıklandı.

Hangi rakama baksanız otoyol ve köprü ücretlerine yapılan yüzde 25,1'lik zam oranıyla uyuşmuyor.

Memur ve emekliye yapılan zamları geçtik asgari ücretteki yüzde 21'lik zammın bile üzerinde.

Meslek duayenimiz Ahmet Emin Yılmaz geçtiğimiz gün haklı olarak sormuştu: Bu otoyollar ve köprüler kimse gelip geçmesin diye mi yapıldı?

Zammın bu kadar yüksek oluşundan çıkarılacak sonuç maalesef bu...

EN İRONİK TEPKİ İSMAİL HOCA'DAN

Bursalı gazetecilerin İsmail Hoca'sı yani İYİ Parti Grup Başkanı ve Bursa Milletvekili Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu, zamma en ironik tepki verenlerden. Zammın ertesinde tepkisini sosyal medyadan iki mesajla paylaşan Prof. Dr. Tatlıoğlu, zamlı fiyatlarla önce hesaplama yaptı.

İstanbul'dan İzmir'e otomobille gidiş-dönüş: 1429 lira. Bunun içinde 294 lira Osmangazi Köprü, 734 lira otoyol ücreti, 400 lira yakıt. (Geçen araç başına alınan 440 lira Hazine katkısı hariç)

Uçakla gidiş-dönüş 318 lira...

Mesaj, 'Bu yolculuk arkayı dörtlemeden kurtarmaz!' cümlesiyle sona eriyor.

Hocam, Gemlik-Bursa arasında arkayı dörtleseniz de kurtarmıyor.

İsmail Hoca'nın ikinci mesajında ise dünyadan örnekler var. Mesela 55 kilometrelik dünyanın en uzun deniz üstü köprüsü Hong Kong- Zhuhai- Macao için 150 Yuan yani 170 lira.

2,7 kilometrelik Osmangazi Köprüsü 367 lira (147 araç sahibinden, 220'si Hazine'den)

Bu mesajın sonu da yine ironik; Bazı ülkeler müteahhitlerine hiç acımıyor. Çok zalimler çok!

VALİ CANBOLAT İKİNCİ DOZU DA YAPTIRDI

Koronavirüs salgınının önlenmesinin en önemli yolu aşılama. Salgının ilk gününden beri umutla beklenen aşılar, dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları tarafından bugüne kadar görülmemiş bir hızda geliştirilerek, uygulanmaya başlandı.

Ancak, aşı konusundaki tereddütler ve kararsızlık hala devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde yazmıştım. Bu kararsızlık ve tereddüdün önüne geçilmesinin en önemli yolu şeffaflık ve toplumun güvendiği kişilerin buna öncü olması.

Bursa Vali Yakup Canbolat da tam bu görevi üsleniyor. Aşı çalışması için gönüllü olan Canbolat yapılan testlerinde bir engel çıkmayınca 18 Aralık'ta Uludağ Üniversitesi'nde Sinovac aşını yaptırmıştı.

Canbolat, dün de deneme aşının ikinci dozunu yaptırarak, fotoğrafıyla birlikte sosyal medyadan duyurdu.

Aşı konusundaki tereddütlerin önlenmesi için Vali Canbolat gibi kamu yöneticilerinin örnek olması büyük önem taşıyor.

'BASİT ŞEKİLDE KAZANACAĞIM' DEDİ VE KAZANDI

Koronavirüs karantina günlerinde evde kapalı kalmanın doğal sonucu olarak televizyona başında zaman geçirirken dikkatimi geçmişti.

Sonradan fark ettim; meğer reyting rekorlarını altüst eden programmış MasterChef...

Yarışmacılar arasındaki rekabet ve kıyasıya yarış bir yana ziyaret edilen illerin yöresel yemekleri, Türk Mutfağının yıldız lezzetlerini program sayesinde tanımıştım.

Finale doğru Bursalı Şef Ümit Akkor'un katıldığı programda Edirne sarayından helva-i hakani ve Sarımsaklı pilav gibi bir lezzetin farkına varmıştık.

MasterChef, önceki akşam yaptığı finalle sonuçlandı. Kazanan ise yarışmaya katıldığı ilk gün 'Basit bir şekilde kazanacağım' diyen Serhat Doğramacı oldu.

Geçmiş yıllardaki örneklerinde böyle miydi bilmiyorum ama bu yılki yarışmadaki centilmenlik gerçekten alkışlanacak türdendi. Serhat Doğramacı'nın annesi yarışma devam ederken, favorisinin oğlunun rakibi olduğunu açıklaması ve ona nazar boncuğu vermesi, finalde ise kazanan Serhat Doğramacı'nın rakibi Barbaros Yoloğlu birlikte kupayı kaldırması çok güzel ayrıntılardı.

İşin özü, Acun Ilıcalı bu işi biliyor. Baksanıza yeni kurduğu paralı Exxen platformu 3 günde 500 bin üyeyi geçmiş..

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.