Bursa, ev tekstilinde zor bir işe soyundu ve başardı

Ev tekstilinde, Türkiye ve Bursa’nın dünya liginin önemli oyuncularından biri olduğunu, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın programıyla Almanya’nın Frankfurt kentinde düzenlenen Heimtextil Fuarı’na gittiğimde öğrenmiştim.

Türkiye’nin yanı sıra en büyük üreticiler Çin, Hindistan ve Pakistan’dı. Dünyanın en güçlü brode makine parkına sahip Türkiye üretmenin yanı sıra sektörde trend belirleyen oyuncu haline gelmeyi de başardı.

195 ülkeye yıllık üç buçuk milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren Türk ev tekstili sektörü kilogram başına 8 doların üzerine çıkararak, Türkiye’nin en fazla katma değer sağlayan sektör haline geldi.

2021 yılında 195 ülkeye önceki yıla oranla yüzde 25,5’ luk artışla 3 milyar 125 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Geçen yıl en fazla ihracat yaptığımız ülkeler sıralamasında 515 milyon dolarla Almanya birinci, 413 milyon dolarla ABD ikinci,  161 milyon dolarla İngiltere üçüncü sırada yer aldı.

İki yıl önce insanlığın başına bela olan pandemi sosyal ve ticari hayatı derinden sarstı. Yatırım alanlarında planlar değişti. Birçok sektör zor günler yaşarken, ev testili için yeni fırsat kapıları açıldı.

Nasıl mı? Anlatayım…

Pandemi ile tüm dünya evlere kapanınca insanlar evlerindeki eksikleri görmeye başladı. Perdelerden halılara, mobilyalardan aksesuarlara kadar evdeki her şey değişmeye başladı.

Bu da sektörde ciddi talep oluşturdu.  Çin, Hindistan, İspanya ve Portekiz gibi sektördeki önemli üreticilerin pandeminin olumsuz şartlarından etkilenmeleri, lojistik maliyetlerin artması tedarikte önemli bir değişime yol açtı. Ev tekstilinde daha önce edemediğimiz ve ürün satmakta zorlandığımız bazı pazarlarda kendimizi göstermeye başladık.

Made in Turkey markası Çin ve diğer Asya ülkelerinden pozitif ayrım sağlanmasında etkili oldu.

Tam salgından kurtuluyoruz derken bu kez de Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik başlattığı savaş hem maddi ham manevi kayıpları beraberinde getirdi.  Savaş Rusya Ukrayna savaşı olmaktan çoktan çıkarken insanlığın üzerine düşen bombalar piyasaların ateşini de yükseltti. Enerji, emtia lojistik ve navlun fiyatlarında büyük artışlar yaşandı.

Yeni dönemde özellikle Çin ve Hindistan'dan boşalan pazarlara girmek isteyen sektör, hedef pazarlara yönelik farklı çalışmaları hayata geçirmek için adımlar atmaya başladı.

Bunun en iyi yolu ise fuarlar.

Heimtextil Fuarı, bu anlamda dünya vitrinlerinin birinci sırasında yer alırken İstanbul’da 25 yıldan beri düzenlenen Ev Tekstili Fuarı ikinci sırada yer alıyor.

GÜÇLER BİRLEŞTİRİLDİ, HOMETEX KAPILARINI 26’NCI KEZ AÇTI

BTSO’dan İstanbul’daki fuar için davet gelinceye kadar Bursa’nın daha doğrusu Başkan İbrahim Burkay’ın nasıl önemli bir rol oynadığını bilmiyorduk. Bursa’dan 30’a yakın gazeteciyle katıldığımız gezide, fuar öncesi bizi karşılayan Burkay ayrıntıları anlatınca öğrendik.

Bu yıl 26’ıncı düzenlenen HOMETEX’in geçmişi 29 yıl önce otellerdeki sunumlar ve satışlara kadar dayanıyor. 25 yıldan beri düzenlenen fuar, pandemi nedeniyle son iki yıldır gerçekleştirilemedi.

Daha önce Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin (TETSİAD) ev sahipliğinde düzenlenen fuarın bu yılki organizasyonunda ilginç gelişmeler yaşandı. BTSO, 7 yıl önce KOBİ’lerin dış ticaretini arttırmak için Küresel Fuarcılık AŞ'yi (KFA)  kurmuştu. Bu girişim sayesinde 3 bin 900’e yakın yeni ihracatçı şirket oluştu. 

KFA’nın diğer bir özelliği ise İTO yani İstanbul Ticaret Odası’ndan sonra BTSO, Türkiye’de fuar organizasyonu yetkisi alan ikinci oda olmasını sağladı.

Tam bu noktada, organizasyon konusunda CNR’ın devre dışı kalması nedeniyle sıkıntılar ortaya çıkınca BTSO KFA ile devreye girdi. Fuar alanını 4 yıllığına kiralayan KFA, İTO, BTSO ve TETSİAD’ın güçlerini birleştirmesiyle son gün başvuruda bulunarak fuarı gerçekleştirdi.

Burkay’ın deyimiyle tarihi bir gün yaşandı. Kendi alanında dünyanın en büyük ikinci fuarı 11 holün tamamını dolduran 250’si Bursa firması 650 katılımcı ile kapılarını açtı. Yurt dışından bine yakın alım heyetinin katıldığı fuarı 200 bine yakın kişinin ziyaret etmesi bekleniyor.

AVRUPA’NIN ÇOK DAHA ÖTESİNDE ULUSLAR ARASI FUAR

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in katılarak destek verdiği fuarla ilgili izlenimlerime gelince;

Burkay, bilgilendirmesinde fuarla ilgili ‘Bizim dokunuşlarımızı her yerde göreceksiniz. Fuarcılıkta Türkiye’nin çok ötesinde, hatta Fransa, İtalya ve Almanya’da yapılan fuarların çok ötesinde bir organizasyon gerçekleştirdik’ iddiasında bulunmuştu.

Yaklaşık 7 bin adım atarak fuarı dolaştığımızda daha önce gördüğüm Heimtextil ile kıyaslama imkanı bulduk.

Öncelikle sunu söylemek lazım gerçekten güzel bir organizasyon. Tıpkı Almanya’daki gibi sektörün üretim alanlarına göre düzenleme yapılmış. Yani kumaş üreticileri ayrı bir yerde, perdeciler farklı reyonda, havlucular ise başka bir bölümde. Geçişler ise trend alanlarıyla sağlanmış.

Açılış törenin ise uzun konuşmalı kurdele kesmeli tören yerine kokteyl ve kısa açıklamalarla yapılması Türkiye için alışık olmadığımız güzel bir uygulamaydı. Ama şu da söylemek lazım daha Heimtextil’e ulaşmamıza çok yol var.

Peki, Heimtextil’e rakip mi olacağız?

Burkay, bu sorumuza, farklı bir bakış açısı getirerek, şu yanıtı verdi:

‘Geçmişte Heimtextil’e rakibiz geçeceğiz konuşuluyordu. Ben tekstildeki bir oyuncu olarak hem Heimtextil’i hem de burayı destekliyorum. Çünkü orası da sektörün en büyük ihracatı yaptığı yer. Bunlar rakip değil, sektör için ortak platformlar. Beraber iş yaptığımız firmalar. Almanya’ya da destek olacağız. Ocak ayında fuar var. oranın da en büyük trend alanlarını biz yapacağız’

Burkay, yeni hedef için de çıtayı yükselterek, ‘Bu yıl 60 yabancı katılımcı vardı. İspanyollarla ve İtalyanlarla konuştum. Onlar da gelmek istiyor. Yabancı katılımcıyı 250’inin üzerine çıkarmaya çalışıyoruz’ dedi.