Hava Durumu

Bursa'nın fatihi Orhan Gazi'nin miğferi fetih müzesinde

Yazının Giriş Tarihi: 16.06.2021 08:12
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.06.2021 08:12

Beylikten cihan devletine uzanan Osmanlı'nın Bursa'yı fethetmesi 23 yıllık bir mücadele sonucu gerçekleşti.

Devletin kurucusu Osman Gazi'nin fethini çok isteği Bursa vasiyetini oğlu Orhan Gazi gerçekleştirdi. Fetih sonrası da babasının kabrini, Osman Gazi'nin fethi beklerken işaret ettiği gümüş kubbeli yapıya defnetti.

Aradan 7 asır geçtikten sonra Osmangazi Belediyesi, Panorama Fetih 1326 Müzesi ile Orhan Gazi'nin kente girdiği anı ölümsüzleştirdi.

Resmi açılışını 15 Şubat 2019 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı müze, kısa sürede ilgi odağı haline geldi. Pandemi öncesi 123 farklı ülkeden ziyaretçileri ağırlayan müze, geçtiğimiz günlerde çok önemli bir çalışmaya daha imza attı.

Orijinali Harbiye Askeri Müzesi'nde yer alan Orhan Gazi'nin miğferinin replikası bir buçuk yıla yakın süren bir çalışma sonucu panorama müzesindeki yerini aldı.

Replikanın nasıl müzedeki yerini aldığının kısa öyküsünü anlatayım:

Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi Genel Direktörü Dr. Orhan Mollasalih, müzenin daha zengin bir içeriğe sahip olması için araştırma ve görüşmelerini sürdürürken, Orhan Gazi'nin orijinal miğferinin Harbiye Askeri Müzesi'nde olduğunu öğrenir.

Miğfer, Osmanlı Devleti'ne ait bilinen en eski eserlerden biridir. Müzede özel bir odada ve havası özenle sürekli kontrol altında tutulan cam bir fanus içinde korunmaktadır. İzinler alınarak odaya girilir. Mollasalih'in amacı miğferin orijinalini Panorama'da sergilemektir ancak görüşmeler sonucu bunun çok zor hatta imkansız olduğunu öğrenince bu kez replikası için girişimlerde bulunur.

Müzede, miğferin üç boyutlu görüntülerinin bulunması işi kolaylaştırır. Yapacak uzmanlar bulunur ve sonunda metal miğferin replikası, panoramada Osmanlı döneminin önemli olaylarının resmedildiği kronolojik sergi salonundaki yerini alır.

Tepelik altında ve ağız çevresinde yer alan yazı kuşaklarında, 'Güçlü kuvvetli büyük Sultan Orhan Gazi, Allah'ın selamı seninle olsun, hakimiyetin ve gücün ölümsüz kılınsın' anlamına gelen 'ed-Devletu ve's-Sultânu ve's Selam Emir Sultan Gazi Orhan Hulide Mülkühü ve Devletühü ve Emrühü' metninin yer aldığı miğferin küçük replikaları da yapılarak müzenin satış reyonuna konuldu.

Miğferin ilk ziyaretçilerinden biri olan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, bu toprakları fethederek yurt yapan Osman Gazi ve Orhan Gazi'yi minnet andıklarını ifade ederek, miğfer gibi daha birçok eserle müze içeriğini zenginleştirme çalışmalarının devam edeceğini söyledi.

Mustafa Dündar, dün Murat Hüdavendigar'ın vefatının 632'inci yıldönümü törenleri için bulunduğu Kosova'daki protokol ziyaretlerinde, Türkiye'nin Kosova Büyükelçisi Çağrı Sakar, TİKA Priştine Program Koordinatörü Cihan Dinçer, Kosova İslam Birliği Başkanı Naim Ternava'ya Orhan Gazi'nin miğferinin replikasını hediye etti.

SIRADA ŞEHİT PADİŞAHI ÜZERİNE ÖRTÜLEN SANCAK VAR...

Balkan coğrafyasındaki fetihleri ile Osmanlı'ya Avrupa'nın kapılarını açan isim olan Sultan Murad Hüdavendigar, savaş meydanında şehit düşen ilk ve tek padişah.

Sultan Murad'ın şehit olduğu Kosova savaşı öncesi yaptığı ve kabul olan duasıyla da tarihteki yerini almıştır. Şehit padişahın iç organları Kosova'da Obiliç kasabası yakınlarındaki türbesinde, bedeni ise Çekirge'deki türbesinde defnedilmiştir.

Dün, Kosova'da Sultan Murad Hüdavendigar'ın şehit oluşunun 632'nci yıldönümü anma törenleri yapıldı. 16 yıldan beri düzenli olarak yapılan törenler, geçen yıl pandemi nedeniyle gerçekleştirilemedi. Dünkü törene AK Parti Bursa Milletvekilleri Refik Özen ve Zafer Işık ile Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar da katıldı.

Bursa Fetih Müzesi Genel Direktörü Dr. Orhan Mollasalih, bu yıl dönümünde müzeye kazandırılacak anlamlı bir eserin daha bilgisini verdi. Murat Hüdavendigar'ın şehit olunca üzerine örtülen sancak.

O da Harbiye Askeri Müzesi'nde özenle korunuyor. Üzerinde hala merhum padişahın kan izlerinin bulunduğu söylenen sancağın yine replikasının yapılması için olgunlaşma enstitüsüyle görüşmeler devam ediyor.

Umarız o da kısa sürede panoramadaki yerini alır.

GÖZLEM KULESİ'NDE GÜNDEM: DEPREM

Deprem, Kuzey Anadolu Fay hattının yanı sıra irili ufaklı deprem üreten doğal oluşumlar üzerinde bulunun Türkiye'nin kaçınılmaz kaderi.

Ancak biz, gerçekle yüzleşip önlem almak yerine unutmayı yeğliyoruz.

Biz unutsak da deprem, her seferinde acı dersler vererek tekrar hatırlatıyor. Bu günlerde, pandemi, müsilaj derken deprem gerçeğini yine bir kenara ittik. Oysa çok değil, İzmir depreminin üzerinden daha bir yıl bile geçmedi.

Televizyon başına kilitlenip, insanların enkaz altında sağ çıkarılmaları bekliyorduk.

O günlerde Bursa'dan İzmir'e giden Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beyhan Bayhan, çöken binalarda incelemelerde bulunmuş ve ASTV'de katıldığı Gözlem Kulesi programda binaların çökme nedenini ayrıntılarıyla anlatmıştı.

Geçtiğimiz günlerde İzmir depreminde yıkılan Rıza Bey apartmanı ile ilgili bilirkişi raporu açıklandı. Rapor, Prof. Dr. Bayhan'ın o gün anlattıklarıyla birebir örtüşüyor.

Halen BTÜ Rektör Yardımcılığı görevini yürüten Prof. Dr. Bayhan, bu akşam yeniden Gözlem Kulesi'nin konuğu olacak. Prof. Dr. Bayhan ile deprem gerçeği ve kentsel dönüşüm konusunu ele alacağız.

Gözlem Kulesi bu akşam 20.30'da ASTV'de

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.